Tarihin Işığında: 11 Ocak 1929 Sovyetler Birliği’nde Çalışma Süresi 7 Saate İndirildi

Bugün insanlar, günde 8 saat değil, en az 11-12 saatini işe ayırıyor.
Hizmet sektöründe, sağlık sektöründe, yiyecek sektöründe mesai saatleri uzadıkça uzuyor.
Çalışma süresi konusunda adeta VAHŞİ KAPİTALİZM dönemine dönülmüş durumda.
İşe gidip gelmek için yolda harcanan zaman, şehirlerin büyümesi ve trafik sorunu nedeniyle iyice artmış durumda. Ama patronlar işe gidip gelme süresini mesaiden saymıyorlar. Oysa, tüm emekçiler, yolda geçirdikleri o zamanı patronlar için harcıyorlar.

Bugün size, tarihten bir not aktaracağız.
Sosyalizmin, bir yandan çalışma koşullarını tamamen emekçilerin lehinde yeniden düzenlerken,
çalışma sürelerini de sürekli olarak azaltmayı hedefleyen tarihsel bir kararını hatırlatacağız.

1980’lerin başlarında Avrupa’da bir çok ülkede 35 saat mücadelesi başlamıştı. Bazı sektörlerde, çalışma süresinin 8 saatin altına indirilmesi talebi kabul da ettirilmişti.
Çünkü emekçiler, sosyalist ülkelerdeki uygulamalardan esinlenip, kendi taleplerini şekillendiriyorlardı.
Öte yandan emperyalist-kapitalizm, bu noktada “sosyalizmle rekabet” edebilmenin ağır baskısı altındaydı.
Ama sosyalist sistemin yıkılmasından sonra, süreç tersine işlemeye başladı ve bugün emperyalist-kapitalist ülkelerde çalışma koşulları kötüleşirken, çalışma süreleri de fiilen uzuyor.

DÜNYADA BİR İLK!
Devrim öncesi Rusya’da, günlük çalışma süresi 10-12 saat arasındaydı.
Devrim sonrasında hızla yeni düzenlemeler yapıldı. 1929 yılında çıkarılan bir yasayla, Sovyetler Birliği’nde çalışma süresi 7 saate indirildi.
Sovyetler Birliği dünyada çalışma süresini 7 saate indiren ilk ülkedir.
Bu, sosyalizmle kapitalizmin farkıdır.

1936’da kabul edilen SSCB Anayasası ile, çalışma sürelerinin kısaltılması politikası devam ettirildi; çalışma saati bazı sektörlerde 7 saate, bazı sektörlerde ise, 6 saate indirildi.
İkinci emperyalist paylaşım savaşında, Hitler faşizminin Sovyetler Birliği’ne saldırısı altında, çalışma saatleri bir süre için 8 saate çıkarıldı ancak hemen savaş sonrasi tekrar 7 saate indirildi.

1966 yılında çalışma saatlerinin günlük 6 saate indirilmesi önerildi. Bu yasalaştırılamadı fakat bir hedef olarak belirlendi.
1977 Anayasası’nda haftalık çalışma süresinin hiçbir nedenle 41 saati aşmaması yasa haline getirildi.
Sovyetler Birliği’nde işçiler için, işsizlik diye bir olgu yoktu.
Emekçiler, eğitim, barınma, sağlık, tatil, kültür gibi haklara ücretsiz veya sembolik denilebilecek ücretlerle ulaşabiliyorlardı.

Çalışma süresi konusunda, sosyalizmle kapitalizmin farkını görmek açısından şu bilgileri de eklemek gerekir:
Sovyetler Birliği’ndeki Emek Yasası’na göre bir yıl (on bir ay) boyunca çalışan işçiler için net 28 gün ücretli izin hakkı vardı.
Mesleklerin zorluğuna, riskine, tehlikesine göre bu süreye 3-7 günlük ek yapılıyordu.
Bu hak hiçbir nedenle işçinin elinden alınamazdı.

TARİH TANIKTIR;
Emekçiler, vahşi kapitalizmin bu baskısına, dayatmalarına, köleleştirmelerine, uzun mesai saatlerine mahkum değil.
Alternatif var. ALternatif sosyalizmdir.

Sosyal ağlarda paylaşın