Selçuk Kozağaçlı’ya yeni dava: MAHALLE FİLMİNİN SENARYOSUNU YAZMAK:

AKP faşizminin yargısı, Selçuk Kozağaçlı’ya “Mahalle” filmin senaryosunu yazdığı ve böylelikle örgüt propagandası yaptığı iddiasıyla bir dava açtı. Açılan davanın ilk duruşması 14 Mart’ta yapılacaktı. Dava ile ilgili detayları yayınlayacağız.

Mahalle filmi bir Grup Yorum projesidir. Ülkemizde ve dünyada hiç bir filmin çekimi aşamasında karşılaşılmayan şeyler ile karşılaştı Mahalle filmi.
Setini polis bastı. İnsanlar tehdit edildi. Oyuncuları polis tarafından aranarak taciz edildi. Yapımcıları, yönetmeni, başlarına ödül konularak arananlar listesinde yayınlandı.

Yetmedi.
Her koşulda filmi bitirme iradesi gösteren Grup Yorum ve İdil Yapım’ın projesinin gösterime girmesi yasaklandı. İsmini dahi yasakladı.

Yetmedi.

Şimdi de filmin senaristlerinden halkın avukatı Selçuk Kozağaçlı’ya dava açıldı.

Peki bu filme olan öfke, kin neden?
Ne anlatıyor bu film?

Filmi izleyenler görmüştür. Aslında film ülkemizde hergün haberlere yansıyan bir gerçeği dile getiriyordu.
Uyuşturucu çeteleşme konusuyla çıktı seyirci karşısına film. Bu konuda bir çok proje vardır.
Ancak bu filmin başka bir yanı var AKP faşizmini filme karşı düşmanlaştıran.
Film çeteleşmenin, uyuşturucunun birebir devlet eliyle yaygınlaştırıldığını anlatıyordu. Ama bir noktası çok önemliydi, o da çetelere ve uyuşturucuya karşı mücadele edenlerin devrimciler olduğunu gösteriyordu. Bir de tüm yoksul mahallelerde halka yaşatılan bu yozlaştırma politikasına karşı ne yapılması gerektiğini anlatıyordu bu film ki bu nokta işte AKP faşizminin kontrolünü kaybetmesini sebep oluyor.
Film faşizmin saldırılarına karşı yapılması gerekenin örgütlenmek, komiteleşmek olduğunu anlatıyor. Halk toplantılarını gösteriyor.
Ülkemiz faşizmi, tarihi boyunca tüm baskılarını, işkencelerini, hapislerini ve tüm zulmünü halkın örgütlenmesine, komiteleşmesine engel olmak için kullanmıştır. Halkın kendi sorunlarını kendisinin çözeceğini görmesi durumunda, devletin yıkılması gereken köhnemiş bir yapı olduğunun açığa çıkacağıdır en büyük korkuları.

Bu yüzden dünya sinemacılık tarihinde benzeri olmayan bir şekilde film ile ilgili her şeye saldırıyor AKP faşizmi.
Bu durumda yapılması gereken açık: Filmi daha geniş kesimlere ulaştırmak. Halka bu filmi izletmek…

Sosyal ağlarda paylaşın