Humus’ta Alevi Katliamı: 52 Kişi Katledildi

23 Ocak günü Suriye’de Humus’a bağlı Fahel köyünde, Alevi halkına mensup 52 kişinin katledildiği öğrenildi.
Bölgeden gelen bilgilere göre, HTŞ’ye bağlı çeteler önce silahları toplamış, “bölge halkına zarar gelmeyeceği” şeklinde garantiler vermiştir. Ardından silahsızlanmış halka güya “kimliği belli olmayan” çeteler saldırmış ve 52 kişiyi katletmişlerdir.
Saldırgan grupta 100 kişiyi aşkın katliamcı yer alıyordu.

Ardından Meryamin’e yapılan baskında da insanlar dövülmüş, mezheplerinden kaynaklı hakaretlere uğramış ve 2 kişi katledilmiştir.
Sonrası, tüm faşist yöntemlerin klasik olarak yaptığı gibidir.
Bölgeye gelen HTŞ’ye bağlı vali, “sorumluların bulunacağını” söyleyerek katliamı geçiştirmiştir.

Bir başka katliam da Hama’nın kuzeydoğusundaki Al-Anz köyünde yaşandı, Arap Alevi halkına mensup 5 kişi katledildi.


ALEVİ ÖRGÜTLERİNDEN BM’YE “ACİL MÜDAHALE” ÇAĞRISI

Alevi örgütleri, Suriye’de Alevilere dönük saldırıların durdurulması çağrısıyla Birleşmiş Milletler’e (BM’ye) başvuru yaptı.
Çağrı, Avrupa Arap Alevileri Federasyonu, Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu ve Alevi Bektaşi Federasyonu tarafından yapıldı.
Üç kurumun ortak hazırlayarak BM’ye sunduğu metinde “acil görev” çağırısı yapıldı.

“Suriye’deki Alevi katliamını durdurmak için Birleşmiş Milletler Acil Göreve” başlığını taşıyan metinde şöyle denildi:
“Suriye’de bugün şiddetin aldığı yeni boyut önümüze insan hakları yönünden acil görevler yüklemektedir. Açık savaşın yerini terör, insanlığa karşı suç ve soykırım tehditlerine bıraktığına dair kaygılar giderek yaygınlaşmaktadır. …

(…) Bu yeni sürecin en kırılgan ve şiddete hedef olan topluluğu ise Hristiyan gruplar, Dürziler ve İsmailler ile birlikte Arap Alevileridir. Suriye’deki Hristiyan topluluklar kaygılı biçimde beklerken, Alevi topluluklar diğer bazı güçlerden farklı olarak kendi bağımsız savunmalarını örgütleme yoluna gitmeyip demokratik yolları işletilmesini bekledikleri için açık ve kolay bir hedef olarak görünmektedir. Ayrıca selefi grupların dini liderlerince doğrudan Alevileri hedef alan şiddet çağrısı yapılmaktadır. Yeni Suriye’nin kurucu güçleri dışında bırakılan Alevilerin yaşadığı şiddet insan kaçırma, işkence, cinayet ve toplu infazlara uzanan ve giderek yaygınlaşan bir yıkımla beraber korku ve kaygıları da büyütmektedir.
Bizler aşağıda adları geçen ve yüzbinlerce üyesi bulunan demokratik kitle örgütleri olarak BM’nin ilgili kurullarını harekete geçirmek üzere gerekli başvuruları başlatmış bulunuyoruz.”

Sosyal ağlarda paylaşın