Dörtlü Teslimiyet Bloku Bu Sene de 1 Mayıs’ta Yasaklara Teslim Oldu

1 Mayıs 2021 kutlama ve anmalarına ilişkin program DİSK, KESK, TMMOB ve TTB genel başkanlarının katılımıyla düzenlenen bir basın açıklamasıyla duyuruldu

1 mayıs ülkemizde faşizmin olduğu kadar reformizmin, oportunizmin ve düzen sendikalarının da korkusudur. Her sene faşizmin valilerinin ağızlarından çıkan beyana göre 1 mayıs’ın biçimini belirler ve teslimiyetçiliklerini süslü laflarla gizlemeye çalışırlar.

Devrimcilerin bedeller ödeyerek kazandıkları Taksim’i 1 mayıs’ta ağızlarına almamaya özen gösterirler. Taksim’in bu kesimler için, 1977’de yaşanan katliamdan, bir nostaljiden başka bir anlamı yoktur. Türkiye işçi sınıfı için, devrimci mücadele açısından ne kadar önemli olduğu faşizm tarafından iyi bilinir ve dişe diş bedellerle kazanılmış mevziyi geri almak için hiç bir  fırsatı kaçırmaz. Faşizmin Taksim politikasını belirlerken sendikalar asla hesaba katılmamıştır çünkü ağızlarından çıkan her şey hiç bir direniş gösterilmeksizin kabul edilmiştir. O yüzden yasaklar, engellemeler devrimcilerin verecekleri tepki hesaplanarak hayata geçirilmeye çalışılır.

Bu sene de AKP faşizmi 1 mayıs’ı yasakladı.

Ve ülkemiz işçi sınıfının, emekçilerin sırtına çöreklenmiş işbirlikçi 2 sendika konfederasyonu KESK ve DİSK, iki meslek örgütü TTB ve TMMOB yaptıkları ortak açıklama ile “1 mayıs’ı en yaygın biçimde işyerlerinde 1 Mayıs kutlamalarını ve alanlarda basın açıklamalarımızı gerçekleştireceğiz” dedi.

Birlik dayanışma ve mücadele günü olan 1 mayıs, hele hele içinden geçtiğimiz bu zamanlarda alanların zorlanmasını gerektirirken bu teslimiyetçi blok 1 mayıs’ı kafalarına göre evlerin balkonlarına ve fabrikalara hapsetti. Kafalarına göre dememizin sebebi bu blok karar alırken hiç bir konuda hem de tabana gitmez, demokratik karar alma mekanizması işletilmez.

Yayınladıkları açıklamada 1 mayıs’ı nasıl karşılayacaklarının cevabını şöyle vermişler:

“30 Nisan’da İstanbul Taksim’deki Kazancı yokuşunda her sene gerçekleştirdiğimiz anma etkinliğinde buluşacak, 1 Mayıs 1977 katliamında yitirdiğimiz canları anacak, tüm anma programlarımızı pandemi koşullarına uygun biçimde planlayacağız. Aynı gün ülkenin dört bir yanında -yine pandemi koşulları da dikkate alınarak- en yaygın biçimde işyerlerinde 1 Mayıs kutlamalarını ve alanlarda basın açıklamalarımızı gerçekleştireceğiz. 1 Mayıs günü de çalışmakta olan emekçileri işyerlerinde, çalışmayan milyonları da evlerinde, balkonlarında, sokaklarında, sosyal medyada 1 Mayıs coşkusunu çeşitli biçimlerde büyütmeye çağıracağız.”

Baştan sona çelişki ve teslimiyet dolu açıklamayı yayınlamanın anlamı yoktur. Ancak kısaca bu paragrafın dışında yazılanların tamamı safsata, tamamı ajitasyon, demagoji.  30 nisan’da şehit anması yapılacağını duyurmuşlar? Hiç gerek yoktu, kasım ayında da yapabilirdiniz!!! 1 mayıs şehitlerini 1 mayıs’ta anacak iradeye sahip olmayan bu 4’lü blok işçiler emekçiler adına verdikleri kararın hiç bir hükmü yoktur.

1 hafta öncesinde faşist Süleyman Soylu ile poz verip ortak protokole imza atan Arzu Çerkezoğlu’nun, Şeref Malkoç’u konuk ettikten sonra Yüksel direnişçilerini sendikadan kovan KESK yönetiminin, 1 mayıs ile karar alma hakkı var mıdır bunun cevabını emekçiler mutlaka verecektir.

Sosyal ağlarda paylaşın