Bir gecede rezerv alan ilan edilen İstanbul Ümraniye’deki Topağacı Mahallesi’nde kentsel dönüşüme karşı mahallelinin direnişi devam ediyor. AKP’li Ümraniye Belediyesi önünde bu sabah bir araya gelen mahalleli, “Ümraniye Belediye Başkanının ‘proje‘ dediği şey, halkı yerinden etme operasyonudur” diyerek, evleri ve mahalleleri için direnmeye devam edecekleri vurguladı.
Yağma ve talan iktidarı AKP faşizmi halkın malına el koymak, çökmek için her yolu yöntemi deniyor…
Halkın evine çökmek için merkezi politika haline getirdikleri Kentsel Dönüşüm projesi kapsamında depreme dayanıklı olmadığı iddiasıyla binalar evlere haraç mezat el konuluyor. AKP iktidarı depreme dayanıklı hale getirmek yalanıyla deprem korkusunu da ranta çevriyor.
El koymak istedikleri alanların depreme dayanıklı olması talanın önüne geçmiyor, bölge alel acele rezerv alanı ilan ediliyor.
“Rezerv alanı”, genellikle kentsel dönüşüm projelerinde, özellikle riskli alanlardaki yapıların yenilenmesi veya yeniden inşası için belirlenen, yeni yerleşim alanı olarak kullanılacak bölgeleri ifade eder. Bu alanlar, mevcut yapıların yıkılıp yeniden yapılması veya mevcut yapıların güçlendirilmesi gibi uygulamaların gerçekleştirileceği alanlardır.” Ancak riskli alanların neye göre riskli olduğunun belirlenişi depreme karşı direncine göre değil AKP talanına göre oluyor. Satın alamadıkları, talana dahil edemedikleri, kentsel dönüşüm kapsamına girmeyen bölgelere el koymak için rezerv alanı ilan ediliyor.
Bu arada direnen halkın elektriği, suyu, doğal gazı kesiliyor. Bu şekilde halkın direncini kırmaya çalışılıyor. Topağacı mahallesinde de aynı yola başvuruyor AKP faşizmi…
Burada Topağacı Mahallesi halkı adına yapılan açıklamada “Topağacı’nda rezerv alan var. Topağacı’nda zorbalık var ama biz susmayacağız” denildi. Mahallenin “kentsel dönüşüm” adı altında bir saldırı altında olduğu belirtilen açıklamada “Mahallemizde alenen bir zorla tahliye, sürgün ve talan operasyonu sürdürülmektedir. Halkın onayı alınmadan, hiçbir bilimsel rapor açıklanmadan, gece yarısı kararlarıyla mahallemiz rezerv alan ilan edildi. Bu kararla birlikte tapulu evlerimizde bir günde işgalci ilan edildik. Tahliye ve yıkım için süre vermeden herhangi bir tebligat dahi gönderilmeden elektriğimiz, suyumuz ve doğalgazımız kesildi. Bakanlık ve belediye, halen devam etmekte olan davalarımızı hiçe sayarak hukuka aykırı bir şekilde tahliye ve yıkım yaptı. Mahallemize yüzlerce polis ve TOMA’larla girildi, insanlara biber gazı sıkıldı. Solunum cihazına bağlı hastalar, çocuklar ve yaşlılar can tehlikesi atlattı” ifadelerine yer verildi.
