UZUN YÜRÜYÜŞÜN MANİFESTOSU:

Yunanistan’daki 11 Türkiyeli devrimci tutsak için başlatılan Uzun Yürüyüş¸ “Adalet İstiyoruz Komitesi” tarafından düzenleniyor.

Yürüyüş, 22 gün önce Adalet İstiyoruz Komitesi’nin yayınladığı aşağıdaki bildiriyle başladı. Bu bildiriyi yeniden yayınlayarak tekrar hatırlatmak istiyoruz.    

YUNANİSTAN’DA TÜRKİYELİ 11 DEVRİMCİ TUTSAĞA 333 YIL HAPİS CEZASI VERİLDİ.
BU KARAR SİYASİ BİR KARARDIR.

ADİL BİR YARGILANMA İSTİYORUZ!

TÜRKİYELİ 11 DEVRİMCİ TUTSAK SERBEST BIRAKILSIN!

Yunanistan’da 11 Türkiyeli devrimcinin yargılandığı davada 19 Temmuz 2021’de karar verildi. Atina Ağır Ceza Mahkemesi, siyasi talimatlarla ve önceden hazırlanmış bu kararla, Türkiyeli 11 devrimciye toplam 333 yıl hapis cezası verdi. Bu kararda hukuk yoktur, adalet yoktur.

Bu karar adil olmayan, taraflı, siyasi bir yargılama sonucu verilmiştir. Mahkeme heyeti, yargılamanın başından beri bağımsız ve tarafsız değil tutsaklara, tanıklara ve avukatlara karşı, taraflı ve önyargılı hatta düşmanca davranmıştır. Mahkeme heyeti hukuk kurallarını ve evrensel hukuk ilkelerini açıkça çiğnemiş, Türkiyeli devrimcilerin, başta savunma hakkı olmak üzere, birçok temel haklarını ihlal etmiştir.

Savcı, sanıkların duruşma salonuna girerken ve çıkarken zafer işareti yapmalarını, slogan atmalarını, aynı evde birlikte kalmalarını bile örgüt üyeliği suçlamasının delilleri arasında sayarak 11 devrimcinin tamamının örgüt üyeliği ve diğer suçlardan cezalandırılmasını istemiş, mahkeme de bu şekilde karar vermiştir.19 Temmuz’daki karar duruşmasında, mahkeme, savcının tüm taleplerini eksiksiz yerine getirerek, sanıkların ve avukatların savunmalarını yok sayarak, avukatların tüm taleplerini reddederek, hiçbir hafifletici sebebi dikkate almadan ve aralarında hiçbir ayrım yapmadan 11 devrimcinin tamamına aynı cezayı vermiştir.

Mahkeme, Türkiyeli devrimciler hakkındaki kararını somut delillere, kanıtlara değil anti-terör polislerinin senaryolarına dayandırmış, hiçbir delil, hiçbir kanıt olmadan “biz böyle düşünüyoruz” diyerek açıkça siyasi bir karar vermiştir. Mahkeme, zafer işareti yapmayı, slogan atmayı, aynı evde birlikte kalmayı bile örgüt üyeliği suçlamasına gerekçe yapmıştır.

Bu yüzden bu kara hukuki değil siyasi bir karardır.

Bu karar mahkemenin değil işbirlikçi Miçotakis hükümetinin kararıdır.

Bu yargılama ABD ve AB emperyalizminin dayatmalarıyla Türkiyeli devrimcileri sindirmeye yönelik bir yargılamadır. Bu yargılamada, emperyalizmin „terör“ tanımları, emperyalizmin çıkarları için hazırlanan “anti terör yasaları” uygulanmış, hukuki değil siyasi bir karar verilmiştir.

Bu karar, Türkiye faşizmi ve ABD-AB emperyalizminin baskıları sonucu, Türkiyeli devrimcilerin anti emperyalist, anti faşist mücadelesini mahkum etmek için verilmiştir.

İşbirlikçi Miçotakis hükümetinin bu karar karşılığında ne aldığını bilmiyoruz ama bildiğimiz bir şey var ki, bu karar Atina mahkemesinin kararı değildir. Bu karar Miçotakis hükümetinin kararıdır. Bu kararda Yunanistan topraklarında kurulan ve kurulacak olan ABD ve NATO üsleri belirleyici olmuştur. Bu kararda işbirlikçi Miçotakis hükümetinin AB ve ABD emperyalizmiyle, Türkiye faşizmiyle olan ekonomik ve siyasi ilişkileri belirleyici olmuştur.

Miçotakis hükümeti, ekonomik krizini aşmak için ABD ve NATO’ya yeni askeri üsler için izin veriyor, mültecileri koz olarak kullanıyor ve anti emperyalist, anti faşist mücadele yürüten Türkiyeli devrimcileri pazarlık konusu yapıyor. İşte bu karar da bunun sonucu verilmiş siyasi bir karardır.

SALDIRI TÜRKİYELİ DEVRİMCİLERE DEĞİL HEPİMİZEDİR

Bu karar, sadece Türkiyeli devrimcileri değil tüm Yunan halkını, Yunan halkının bugüne kadar büyük mücadelelerle, bedeller ödeyerek kazandığı demokratik haklarını da hedef alan bir saldırının küçük bir parçasıdır sadece. Bugün şunu çok açık şekilde görüyoruz ki, Yunan halkının bugüne kadarki tüm demokratik kazanımları, uzun mücadeleler sonucu ve bedeller ödeyerek elde ettiği demokratik hakları tehlikededir.

Bu yüzden başta Yunan halkı olmak üzere, demokrasiden yana tüm ilerici güçleri Türkiyeli devrimcilerle dayanışmaya, bu hukuksuzluğa, adaletsizliğe karşı birlikte mücadeleye, bu mücadelede beraber yürümeye çağırıyoruz.

Yunanistan’da tutsak Türkiyeli 11 devrimci için yapacağımız “ADALET VE ÖZGÜRLÜK İÇİN UZUN YÜRÜYÜŞ” 27 Ocak 2022’de Almanya’dan başlayıp İngiltere, İrlanda, Belçika, Fransa, İsviçre, Avusturya ve İtalya’dan geçerek Yunanistan’da son bulacak.

Yürüyüş boyunca birçok şehirde paneller ve eylemler yapılacak.

Yunanistan’da tutsak Türkiyeli 11 devrimcinin yaşadığı haksızlığa, hukuksuzluğa, adaletsizliğe karşı olan herkesi yapacağımız eylemlere ve etkinliklere katılmaya çağırıyoruz.

Nerede olursanız olun, Twitter’da, Facebook’ta paylaşarak, video, fotoğraf, yazı vb. yayınlayarak ve daha birçok yöntemle eylemlerimize destek verebilirsiniz.

Anti-emperyalist, anti-faşist, devrimci olmak suç değil görevdir. Türkiyeli devrimcilerin derhal serbest bırakılmasını istiyoruz. Yunanistan’daki 11 devrimciye adalet ve özgürlük istemek için enternasyonalist dayanışmayı, birlikte mücadeleyi büyütelim. Uzun yürüyüşe destek olalım.

ENTERNASYONALİZM HALKLARIN KAN KARDEŞLİĞİDİR.

YAŞASIN HALKLARIN BİRLİĞİ VE MÜCADELESİ

YAŞASIN HALKLARIN ENTERNASYONALİST MÜCADELESİ

Email:committeeforjustice@riseup.net

Twitter:@_AIF1

FB sayfalar:Antiimperialist Front- AIF TV

People’s Law Office-International

Adalet İstiyoruz Komitesi

Sosyal ağlarda paylaşın