PELİN AKBAŞ İÇİN İMZA KAMPANYASI

Pelin Akbaş, AKP’nin kamu emekçcilerine karşı kıyım makinası olan 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamesi ile ihraç edilen bir emekçi.
Pelin Akbaş, 14 yıl boyunca anaokulu öğretmenliği yaptı.
Meslek hayatı boyunca Eğitim-Sen içinde aktif olarak çalıştı.
Pelin Akbaş, halkının ve ülkesinin sorunlarına duyarsız kalmamış devrimci bir kamu emekçisiydi.
Hak gasplarına karşı mücadele ve direnişler içinde yeraldı. Her zaman uzlaşmacı ve teslimiyetçi politikaların karşısında oldu. Kamu Emekçileri Cephesi (KEC)’nin OHAL ilanının ardından düzenlediği Ankara yürüyüşlerine katıldı, OHAL’e ve AKP faşizminin baskı ve yasaklarına karşı yapılan demokratik eylemlere katıldı.
Ve işte bütün bunlardan dolayı da, faşizmin bir KHK’sı ile ihraç edildi.
Pelin Akbaş’ın ihraç kararında şöyle yazıyordu:
“375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin (KHK) Geçici 35’inci maddesinin (B) fıkrası uyarınca terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olduğu değerlendirilerek… ihraç edilmesine”

Mücadelede yer aldığına göre, “devletin milli güvenliğine karşı” bir tehlike idi; örgütlü bir kamu emekçisi olduğuna göre, “devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunan gruplarla iltisaklı” idi.
Pelin Akbaş’ın “SUÇLARI” neydi?

  • Emperyalizmin Eğit-Donat Projelerinin Ülkemizdeki Politikalarına Karşı Çıkmak,
  • Tasfiyeci KESK Yönetiminin Yüksel Direnişçilerini Linç Etmesini Teşhir Etmek,
  • AKP Faşizminin Suriye Halkını Katletmesine Karşı Tavır Almak
    Faşizm işte bu nedenlerle Pelin Akbaş hakkında ihraç kararı verdi.

PELİN ÖĞRETMEN SADECE MESLEĞİNDEN DEĞİL, SENDİKASINDAN DA İHRAÇ EDİLDİ
Pelin Öğretmen’in mücadelesi, devleti olduğu kadar KESK’i de rahatsız ediyordu.
Çünkü; Pelin Öğretmen, Hatay Eğitim-Sen’in yönetiminde yer alan bir kamu emekçisiydi.
Hatay Eğitim-Sen’in yaptıkları ise, KESK yönetiminin uzlaşmacı, teslimiyetci çizgisine tersti.
Hatay Eğitim-Sen, KESK Genel Merkezi’nin aksine, işbirlikçi AKP’nin emperyalizmin Eğit-Donat projesine topraklarımızı açmasına, Suriye’nin işgaline karşı Hatay’da eylemler yaptı.
Hatay Eğitim-Sen, KESK Genel Merkezi’nin aksine, Yüksel Direnişi’ni sahiplendi, uzlaşmacılığı ve tasfiyeciliği mahkûm etti.
Hatay Eğitim-Sen, direnişler ve hak alma eylemleri ve kazanımlarıyla halka ve kamu emekçilerine örnek oldu.

KESK PASİFİZMİ, DİRENEN VE KAZANAN ŞUBESİNİ TASFİYE ETTİ
Yönetiminde Kamu Emekçileri Cephesi’nden eğitimcilerin olduğu Hatay Eğitim-Sen’in direnişçi çizgisi, KESK’in teslimiyetci çizgisinin çok dışındaydı.
Örneğin;
29 Aralık 2015’te Suriye’deki saldırılara karşı “genel grev” kararı alındı. Hatay Eğitim Sen de iş bırakarak bu greve katıldı. 8 Eylül 2016 tarihinde, bu grev ve diğer demokratik faaliyetler gerekçe gösterilerek, tamamına yakını Eğitim-Sen üyesi olan 928 kamu emekçisi açığa alındı
Hatay Eğitim-Sen, Hatay’da açığa alınan 928 öğretmenin işe iade edilmesi talebiyle 80 GÜN BOYUNCA HER GÜN eylem yaptı. İmza kampanyası düzenledi, bildiriler dağıttı, öğrencilerin ve velilerinin katılımıyla basın açıklamaları yaptı. 25 Kasım 2016’da, 6007 kamu emekçisiyle birlikte, Hatay’da da Pelin Akbaş Yeşil dahil olmak üzere 928 kamu emekçisinin TAMAMI göreve iade edildi.KHK İLE AÇIĞA ALINAN KAMU EMEKÇİLERİNİN TAMAMININ, DİRENİŞ SONUCUNDA İŞE GERİ ALINDIĞI BAŞKA BİR ÖRNEK YOKTUR! 16 Eylül 2019 tarihinde, Hatay-Eğitim Sen yönetiminde bulunan 7 üyenin Eğitim-Sen Merkez Disiplin Kurulu kararıyla üyeliklerinin askıya alınmasının ve yerlerine kayyum yönetim atanmasının nedeni tam da budur!

PELİN ÖĞRETMEN, İŞİNİ, ÖĞRENCİLERİNİ, EKMEĞİNİ GERİ İSTİYOR
Pelin Öğretmen, hem direnmeme suçu işleyen KESK’in hem de AKP’nin suçlarını açıklamaya, ihraçlara karşı direnmeye devam ediyor.“HAKSIZ İHRAÇLAR SON BULSUN! İŞİMİ, ÖĞRENCİLERİMİ, EKMEĞİMİ GERİ İSTİYORUM!” diyerek başlattığı imza kampanyasıyla, taleplerini tüm dünyaya anlatıyor.
Pelin Akbaş’ın tüm emekçilerden ve tüm halkımızdan bir imza ile destek vermesini istediği metin şöyle:

“İŞİMİ GERİ İSTİYORUM!
Ben Pelin AKBAŞ YEŞİL.
14 yıllık öğretmenlik mesleğimden 375 sayılı KHK’nın geçici 35. maddesi bahane edilerek hukuksuz bir şekilde ihraç edildim.
Bahsi geçen KHK’nın geçici 35. maddesi bakanlıklara keyfilik tanıyan, bir disiplin soruşturmasına bile tabi tutmadan ‘istediğini istediğin bahaneyle atabilirsin’ keyfiyeti tanıyan bir maddeydi ve geçerliliği 31 Temmuz itibariyle sona erdi. Bu tarihten hemen önce benimle birlikte 6000 kişi kamudan ihraç edildi.
Haklı talebime sen de bir imza ile destek ver!
HAKSIZ İHRAÇLAR SON BULSUN!
İŞİMİ, ÖĞRENCİLERİMİ, EKMEĞİMİ GERİ İSTİYORUM!”

Tüm halkımızı, biz de Pelin Akbaş’ın çağrısına kulak vermeye çağırıyoruz:
Bu direniş OHAL’e karşıdır. 150 bine yakın kamu emekçisinin, aileleriyle birlikte hayatlarının karartılmasına karşıdır
İhraçlara, adaletsizliğe karşı olan herkes için,
kendini demokrat, ilerici, vatansever, sosyalist olarak gören herkes için,
haksızlığa, hukuksuzluğa, adaletsizliğe karşı Pelin Akbaş Yeşil’in imza kampanyasına katılmak, bir borç ve görevdir.

Sosyal ağlarda paylaşın