Ebru Timtik’in Durumu Kötüleşti. Yargıtay 16. dairesi hesap gününde emir kuluyuz mu diyecek?


Yargıtay 16. dairesi hesap gününde emir kuluyuz mu diyecek?

4 kişi ölüm orucunda bugün. Bunlardan ikisi;

Ebru Timtik tam 235 gündür ölüm orucunda . Aytaç Ünsal ise 205 gündür.

Ebru Timtik’in durumu kötüleşiyor. Karnında şişme var. Sıvı ve B1 alımı yok denecek kadar azalmış durumda.

Ülke tarihi benzer ölüm oruçları ile doludur. Hemen tamamının talepleri alabildiğine insani, alabildiğine karşılanabilir olmasına rağmen siyasi iktidarlar, ölümlerinden sorumlu etmişlerdir kendilerini.

Ancak bu iki kişinin diğer ölüm oruçlarından biraz daha farklı durumu var.

Ölüm orucunu yapan 2 avukat. Ve şu anda muhatapları da kendileri gibi hukukçular.

Ülke gerçeği ile ilgili bir kaç hatırlatma yapalım.

Yargı diye bir şey yoktur.

Emir verilir, mahkemeler uygular.

Hakimler es kaza iktidarın istemediği bir kararın altına imza atarsa işinden olabilir, en basitinden fizana sürülebilir.

Hakimler dolaylı yollardan değil direk isimler ifşa edilerek tehdit ediliyor.

Bu gerçeklere rağmen şu cümleyi tekrar ederek sormak gerekiyor.

Bu iki kişi avukat. Bir şekilde, yargıtay 16. dairesinde görev yapan yargıçların ve daire başkanı Eyüp Yeşil’in meslektaşı.

“Peki iki insanın ölümüne engel olmak elinizdeyken ölümüne sebep olmanız direk olarak sizi katil etmez mi?”

Hapiste olmalarının yasa dışı, hukuk dışı olduğunu çok iyi biliyorsunuz.

Dosyalarının usulsüzlükle dolu olduğunu çok iyi biliyorsunuz. Davaya direk AKP’nin siyasi suikastlerinde kullandığı Hakim Akın Gürlek’in hukukun evrensel hiç bir kuralına uymadığını hatta savunmalarını dahi almadığını, son sözlerinin sorulmadığını… bilmiyor olamazsınız!

Adli tıp kurumunun hapishanede kalamaz raporuna rağmen Anayasa mahkemesinin tahliye olmasını gerektirecek bir durum yoktur diye bir karar veremeyeceğini bal gibi biliyorsunuz.

Şimdi bir tek Süleyman Soylu’nun tehdi ile; -sahip olduğunuzu düşünmek imkansız geliyor ama yine de kırıntısının var olduğunu sayarak-, mesleki, dini, insani… (ne derseniz deyin artık) ahlakınızdan tamamen soyunacak mısınız?

Bir hukukçu olmadığınız kesin. Ancak şu anda erimekte ve talebinin muhtevası sebebiyle karşılamak zorunda olduğunuz iki ölüm orucu direnişçisine sırtınızı dönüyor, bile bile ölmelerine sebep oluyorsunuz.

Peki gün ola devran döne. Soran muhakkak çıkacaktır diyerek şu soruya muhatap olacağınız günü hiç düşündünüz mü?

“Neden? Niçin her şeye rağmen bu kadar haklı taleplerine rağmen bu insanların ölmemesi için zorunlu ve görevli olduğunuz müdahalede bulunmadınız?”

Ne cevap vereceksiniz? Emir kulu olduğunuzu mu söyleyeceksiniz? Korkutulduk mu diyeceksiniz? Neyle tehdit edildiğinizi mi söyleyeceksiniz? İşiniz, mevkiniz? Sürgün edilmekle mi? “Yoksa terfi almanız imkansızlaşır dediler” mi diyeceksiniz?

Hiç düşündünüz mü bu soruların cevabını nasıl vereceginizi?

Bu devran hep böyle mi gidecek sanıyorsunuz?

Ebru Timtik’in durumu kritikleşiyor.

Ölüyor…

Öldürüyorsunuz…

Cinayet işliyorsunuz!

Ve bunu biliyorsunuz!

Sosyal ağlarda paylaşın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.