Suruç’ta 2015 yılında, 33 kişinin öldüğü IŞİD saldırısına ilişkin davada dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun tanık olarak dinlenmesi yönündeki başvuruyu mahkeme kabul etmedi.
Suruç’ta 20 Temmuz 2015’te Kobani’ye oyuncak ve insani yardım götürmek için toplanan 300 kişinin içinde patlatılan bomba sonucu 33 genç katledilmişti. Devlet o günden beridir bu saldırının aydınlatılmasına engel olmaya çalışıyor. Üzerini örtmeye çalışmasının sebebi devletin parmağının ortaya çıkmamaması. Davada yaşananlar tamami ile bunu ispatlıyor.
Avukat Gülhan Kaya “ İmam Abdullah Ömer Aslan’ın tutuklanma kararı çıkartmayarak onu koruyorsunuz” dedi. Dahası IŞİD Türkiye sorumlusu ile MİT’in görüşmelerinin konuşulduğu bu günlerde mahkemenin bu noktanın üzerine gitmesi gerektiğini belirtti. Ankara Tren Garı’nda 103 kişinin ölümü ile sonuçlanan katliamın planlayıcısı, IŞİD’in Türkiye sorumlusu olarak bilinen İlhami Balı’nın Ankara Söğütözü’nde MİT yetkilileri ile görüştüğüne dair basına yansıyan haberlere dikkat çeken Kaya, “MİT ile İlhami Balı’nın görüşmeleri Meclis’te tartışılıyor ise bu mahkemede de tartışılması gerekiyor. Bu katliam bu topraklarda yaşandı ve biz bunun çözüme kavuşmasını istiyoruz” diye konuştu.
Suruç davasının 12’nci duruşması Urfa Ceza İnfaz Kurumu Hilvan 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya yakınlarını kaybedenlerinin aileleri ile İstanbul, Urfa, Ankara, Diyarbakır ve Antep barolarından avukatlar katıldı. Davanın tek sanığı Yakup Şahin, bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya katıldı.
Kimlik tespitinin ardından başlayan duruşmada, o dönem Halfeti’de imamlık yapan ve patlamanın yaşandığı gün Suruç’ta yaralıların ve çevrenin fotoğraflarını çekerken yurttaşlar tarafından yakalanan Abdullah Ömer Aslan hakkında ara celsede suç duyurusunda bulunulduğu öğrenildi. Yıllar sonra dava dosyasına giren olay anına ait görüntülerin halen mahkemeye ulaşmaması dikkat çekti.
Duruşmada, Murat Yurtgül’ün annesi Şemsi Yurtgül, “Davutoğlu ‘Konuşursam kimsenin yüzüne bakamazlar’ demişti. Buraya getirilsin ve ne biliyorsa anlatsın” dedi. Uğur Özkan’ın babası Mehmet Özkan da “Abdullah Ömer Aslan’ın sorumlu olduğunu siz de anladınız ama hala buraya getirmiyorsunuz” diye tepki gösterdi. Abdullah Akhamur’un babası Mehmet Şerif Akhamur, “Tam 12 celsedir adalet talebimizi buradan dillendiriyoruz. Biz çocuklarımızı kaybettik ama vicdanlarımızı kaybetmek istemiyoruz. Bu yüzden bir kez daha adalet talep ediyorum” diye konuştu.
Patlamada yaşamını yitiren İsmet Şener’in kızı Dilek Şener, ”Biz bu sanık sandalyelerin doldurulmasını talep ediyoruz. Gerçekten işinizi yapsanız, bu sandalyeler boş kalmazdı. Geçen hafta bir poşetin içinde babamın kanlı gömleğini aldım. İçinden bir sürü bilye çıktı. Babamın katilini çıkarın” talebinde bulundu.