UNUTMAMAK İNANÇTIR, İDDİADIR!

1 Haziran 1971’de yaşanan Maltepe direnişi’nin üzerinden YARIM ASIR GEÇTİ.

YARIM ASIR, bir çok şeyin üzerinin küllenebileceği kadar uzun bir süredir.

Yarım asır önce yaşanan bir çok olay, yarım asır önce yaşayan bir çok kişi, bugün artık “unutulanlar” arasına girmiştir.

Fakat Maltepe direnişi ve Hüseyin Cevahir öyle olmadı.

Tam tersine; bu ülkenin gündemini takip eden bir yabancı; Maltepe direnişinden, Hüseyin Cevahir’den daha dünmüş gibi sözedilmesine bakarak, bu olayın yakın zamanda yaşandığını, Cevahir’in yakın zamanda şehit düştüğünü düşünebilir.

Öyle sanmasında bir mahsur yok.

Çünkü bu ülkenin halkı için, devrimcileri, vatanseverleri için, gerçekten de Maltepe Direnişi DAHA DÜN GİBİ’dir. Hüseyin Cevahir, daha dün aramızdan ayrılmış ve hala hakkında konuşuluyor gibidir.

Bunu sağlayan nedir öyleyse?

Şehitlerin her koşulda sahiplenilmesi, asla unutulmaması, unutturulmaması en başta gelen neden olarak belirtilebilir.

Bu, bir halkın tarihine sahip çıkmasıdır.

“Geçmişine sahip çıkmayanın geleceği olmaz” denilir bir halk deyişinde. Öyledir.

Sahiplenme de bir sonuçtur.

Sahiplenmenin temelinde yatan ise aslında geleceğe duyulan inanç ve iddia vardır.

Devrim iddiasını, sosyalizm inancını kaybedenlerin ilk yaptığı ŞEHİTLERİNİ UNUTMAKTIR.

Barış politikalarıyla, legal particilikle düzenle bütünleşen sol güçlere bakın; şehitlerini unutmuşlardır. Veya şehitlerinden sözederken, tam bir riyakarlık içindedirler.

Çünkü şehitlerinin karşısında başları dik durabilecek durumda değillerdir. O zaman onlar için en iyisi UNUTMAK VE UNUTTURMAKTIR.

Sosyalizm inancını ve devrim iddiasını taşıyanlar ise, tabii şehitlerini de unutmuyorlar.

Sınıflar mücadelesinin her anında onları önlerinde, yanıbaşlarında bir bayrak gibi taşıyorlar.

Onlar halklar için bir klavuz, bir ışık, bir öğretmendirler.

Cevahir de öyle.

Cevahir bir önder. Bir Klavuz. Bir ışık. Bir öğretmen.

Mahir Çayan, yoldaşı Hüseyin Cevahir’in şehitliğinden sonrasını anlatırken “Gömerim Cevahiri kalbime“  diye yazmıştı. Cevahir’i kalbien gömen sadece Mahir olmadı. Türkiye halkı, gençliği, vatanseverleri, devrimcileri de kalbine gömdü Cevahir’i.

Bundan dolayı, direnişi daha dün yaşanmış gibi. Daha dün aramızdan ayrılmış gibi canlı anısı. Düşünceleri hala canlı.

Sosyal ağlarda paylaşın