Denizli’nin Pamukkale ilçesine taş ocağı yapılmak isteniyor.
Taş ocağı yapılmak istenen yer ise öylesine bir yer değil.
Taş ocağının etkileyeceği Güzelpınar, Kurtluca ve Uzunpınar mahalleleri ve çevresi, Türkiye’nin en büyük kekik üretim bölgelerinden biri.
Bölge hep kekik kokar.
Şimdi taş ocağının patlamalarıyla, tozlarıyla ve doğrudan ocakların işgaliyle, bu güzel üretim alanı yok edilmek isteniyor.
Köylüler, Pamukkale’ye yapılmak istenen taş ocağına tepkili: “Ne pahasına olursa olsun kekiğimizi savunacağız”
Pamukkale ilçesine yapılmak istenen taş ocağına karşı köylüler, itiraz dilekçeleri yazarak dilekçelerini Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne teslim ettiler.
Muhtar Ergin Gürsoy ve Avukat Hasan Ozan Orpak, köylülerin imzaladığı 400 dilekçeyi Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne teslim ederek verilen “ÇED gerekli değildir” kararına itiraz etti.
Kadını erkeğiyle köylüler, hükümete “Bir daha kapımıza oy için gelmesinler” diye seslendiler. Tahmin edileceği gibi, köylülerin bir kısmı son birkaç seçimde oylarını AKP’ye veren köylülerden oluşuyor.
“Ne pahasına olursa olsun kekiğimizi savunacağız”
Bölgede taş ocağı açma girişimleri ve halkın buna karşı direnişi 2019 yılına kadar uzanıyor. Köylüler eylemlerle, dilekçelerle tepkilerini ortaya koyarak saldırıyı geriletiyorlar. Ancak şirketler, 6 ayda bir bölgedeki tarım ve orman alanlarına yönelik yeni bir saldırı deniyorlar.
Üreticiler, taş ocaklarının bölgenin yılda yaklaşık 50 milyon dolarlık kekik ihracatını engelleyeceğini belirterek, “Ne pahasına olursa olsun kekiğimizi savunacağız” diyorlar.
Avukat Orpak da bu konuda yaptığı açıklamada şunları belirtiyor: “Firmanın alelacele doğa talanına kalkışması Orman Kanunu yönetmeliğinin 85. maddesine aykırı, burada suç işleniyor ve görmezden gelenler de suça ortak oluyor. Hukuk önünde mücadelemize sonuna kadar devam edeceğiz. Bu talana izin vermeyeceğiz”.