Tekirdağ Şehir Hastanesi Suç İşliyor .. Gökhan Yıldırım’ın R Tipi hapishanesinde kalabilir Raporu verdi .


Bugün itibariyle ölüm orucunda 240 günü yani tam 8 ayı geride bırakan müvekkilimiz Gökhan YILDIRIM hakkında Tekirdağ Şehir Hastanesi ve ATK tarafından hapishanede kalamayacağına ilişkin rapor verilmişti ve bu nedenle müvekkilimiz Tekirdağ Şehir Hastanesi’nde tutulmaktaydı.

Ancak dün Tekirdağ Şehir hastanesi 10 gün önceki sağlık raporunun tam aksi bir şekilde Gökhan’ın R Tipi Hapishanede kalabileceğine dair yeni bir rapor verdi. Hem de hastanede tutulduğu süreçte normalden hızlı bir şekilde 41 kilodan 38 kiloya düşmüşken ve durumu ağırlaşmaktayken verildi bu rapor! Tekirdağ Adli Tıp Şube Müdürlüğü de olumlu görüş bildirirse Gökhan Metris R Tipi Hapishaneye götürülecek.

R Tipi hapishaneler ağır hasta/engelli tutsakların tahliye edilmeyerek tutulduğu toplama kamplarına/işkencehanelere dönüşmüş durumda. Ve Gökhan’ın direniş talepleri arasında hasta tutsakların serbest bırakılması varken şu an ağır hasta tutuklu hükümlülere yaşatılan R Tipi İşkencesi Gökhan’a da yaşatılmak isteniyor. Ailesinden koparılmış, refakatçisiz olarak, kendi ihtiyaçlarını karşılayamayacak şekilde tutulmak isteniyor.

Biz Gökhan’ın avukatları olarak Gökhan’ın infaz erteleme süreçlerini ve R Tipi Hapishanelerin nasıl yerler olduğunu açıklamamızda anlattık.
Sizlerden ricamız Gökhan’ın gün gün değişen sürecini kamuoyuna duyurmanız, Gökhan’ın sesi olmanızdır.

Gürsel Mahallesi Kumlu Soka k No: 13/10 Kağıthane/İstanbul


Tel/Faks: O 212 296 31 59               E-posta : halkinhukuk@gmail.com

19.08.2022

TEKİRDAĞ ŞEHİR HASTANESİ SAĞLIK KURULU 10 GÜN ÖNCE VERDİĞİ RAPORDA “HAPİSHANEDE KALAMAZ, 3 AY İNFAZ ERTELEMESİ UYGUNDUR” DEDİĞİ GÖKHAN YILDIRIM’IN “R TİPİ” İŞKENCEHANELERİNDE KALABİLECEĞİNİ MÜTALAA ETTİ!

SAĞLIK KURULUNA SORUYORUZ: 10 GÜNDE NE DEĞİŞTİ?

NE DEĞİŞTİ Kİ KENDİ RAPORUNUZUN TAM TERSİ BİR RAPOR VERİYORSUNUZ?

NE DEĞİŞTİ Kİ ÇIPLAK GÖZLE GÖRÜNEN GERÇEKLERİ İNKAR EDİYORSUNUZ?

Müvekkilimiz Gökhan YILDIRIM 25 Aralık 2021 tarihinden bu yana ölüm orucundadır ve ölüm orucunda 7 ayı geride bıraktıktan sonra sağlık durumu hapishanede kalamayacağı aşamaya gelmiştir. Bu nedenle tarafımızca Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcılığı’na Gökhan YILDIRIM’ın infazının ertelenmesi talebiyle başvuruda bulunulmuştur.

Bu talebimizin gereği olarak Gökhan YILDIRIM 4 Ağustos 2022 tarihinde Tekirdağ Dr. İsmail Fehmi CUMALIOĞLU Şehir Hastanesi’ne sevk edilmiş ve burada müvekkile tetkikler yapılmıştır. Bu tetkikler sonucunda Tekirdağ Şehir Hastanesi Sağlık Kurulu 09/08/2022 tarihinde Gökhan YILDIRIM hakkında “İnfazını geçiremez, resmi sağlık kuruluşlarının mahkumlara ayrılan bölümlerinde yerine getirilmesi hayati tehlike arz eder. CEZA İNFAZ KURUMU KOŞULLARINDA HAYATINI YALNIZ İDAME ETTİREMEZ. İNFAZIN 3(ÜÇ) AY SÜRE İLE ERTELENMESİ UYGUNDUR.” şeklinde bir rapor vermiştir.

Bu raporun akabinde, Tekirdağ 1 Nolu F Tipi Hapishanesinde tutulan Gökhan YILDIRIM, hakkında nihai raporu verecek olan Adli Tıp Kurumuna sevk edilmek üzere, 10/08/2022 tarihinde, Tekirdağ Şehir Hastanesi’ne getirilmiştir. Gökhan YILDIRIM burada 1(bir) gün mahkûm koğuşunda tutulduktan sonra yoğun bakım ünitesine alınmıştır.

Gökhan YILDIRIM Adli Tıp Kurumu’na sevki 12/08/2022 tarihinde gerçekleşmiştir. Adli Tıp Kurumu aynı tarihli raporunda Gökhan’ın 39 kg olduğunu, yürümekte zorlandığını, ellerinde yaralar olduğunu tespit etmiştir. Ancak Gökhan’ın “hastane şartlarında takip ve tedavisine devam edilmesi gerektiği, durumunun değişmesi durumunda son durumunu gösterir raporun gönderilmesi ile yeniden değerlendirilebileceği” şeklinde rapor hazırlamıştır. 

Bu rapor üzerine Tekirdağ Cumhuriyet Savcılığı infaz erteleme talebimizi reddederek Gökhan’ın Tekirdağ Şehir Hastanesinde tutulmasına karar vermiştir.

Bizler bu hukuksuz karara karşı itirazlarımızı gerçekleştirip Gökhan’ın tahliyesini sağlamaya çalışırken Tekirdağ Şehir Hastanesi Sağlık Kurulu Gökhan’ın sorumluluğu başından atmak için 09/08/2022 tarihli raporunun tam tersi bir rapor düzenleme telaşına düşmüştür. 

18/08/2022 tarihinde yeniden toplanan Tekirdağ Şehir Hastanesinde Sağlık Kurulu, Gökhan YILDIRIM hakkında; “…hastanın iyilik halinin devamı açısından ceza infaz kurumları içerisinde Rehabilitasyon Tipi İnfaz ortamı sağlayabilen ve konuda tıbbi donanımlı personel ve teknik alt yapısı olan kurumda infazının devamının uygun olacağı mütalaa edilmekle birlikte infazının R tipi Ceza İnfaz kurumunda devam edilip, edilemeyeceği hususundaki bilimsel görüşün sunulması açısından tüm tıbbı tetkik, tahlil ve laboratuvar ve muayene bulguları ile beraber Tekirdağ Adli Tıp Şube Müdürlüğünün görüşünü alınması tıbben uygun görülmüştür.” şeklinde bir rapor düzenlemiştir. 

Bu rapor Tekirdağ Şehir Hastanesi Sağlık Kurulu üyelerinin hiçbir etik kural tanımadıklarının, hekim sorumluluğundan kaçtıklarının ve siyasi korkuları nedeniyle kendi raporlarını dahi inkâr ettiklerinin en açık kanıtıdır! 

Bu raporla Gökhan YILDIRIM hasta tutsaklar için adeta bir toplama kampı/işkencehaneye dönen R Tipi Hapishaneye gönderilmek istenmektedir.

AYNI HASTANENİN AYNI SAĞLIK KURULU ÜYELERİ TARAFINDAN 10 GÜN ÖNCE VERİLEN SAĞLIK RAPORUNDA GÖKHAN HAKKINDA “CEZA İNFAZ KURUMU KOŞULLARINDA HAYATINI YALNIZ İDAME ETTİREMEZ. İNFAZIN 3(ÜÇ) AY SÜRE İLE ERTELENMESİ UYGUNDUR.” DENİRKEN GÖKHAN O TARİHTEN BU YANA DAHA ÖNCE VERDİĞİNDEN ÇOK DAHA HIZLI BİR ŞEKİLDE KİLO VERİP 41 KİLODAN 38 KİLOYA DÜŞMÜŞKEN “R TİPİ” HAPİSHANEDE KALMASININ UYGUN OLDUĞUNU MÜTALAA ETMİŞTİR! (Gökhan Yıldırım 16/08/2022 tarihindeki ölçüme göre 38 kilograma düşmüştür)

R TİPİ HAPİSHANE NEDİR? 

TEKİRDAĞ ŞEHİR HASTANESİ SAĞLIK KURULU 18/08/2022 TARİHLİ MÜTALAASININ SONUÇLARINI ÖNGÖREBİLMEKTE MİDİR?

Türkiye İnsan Hakları Kurumunun Mayıs 2014 tarihli raporuna göre “Hapsedilme ve diğer nedenlerden kaynaklanan akıl hastalığı dışında ruhsal rahatsızlıkları bulunup da ruh ve sinir hastalıkları hastanelerinde tutulmaları gerekli görülmeyerek infaz kurumlarına geri gönderilen mahkumların cezasının infazını sağlamak üzere Rehabilitasyon Tipi Hapishaneler kurulmuştur. 5275 Sayılı Kanun’un 18/1 maddesi kapsamında değerlendirilen hükümlü ve tutukluların bu rehabilitasyon hapishanelerinde uzman personelce takip edilerek tedavileri öngörülmüştür. Bu rehabilitasyon merkezlerinden Metris R Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu; hastalığı nedeniyle Adli Tıp Kurumundan rapor bekleyen ya da tek başına öz bakımını gerçekleştiremeyen ve başkasının bakımına muhtaç olan hasta tutuklu ve hükümlülerin barındırılması, rehabilite ve tedavilerinin sağlanması amacıyla, 02.04.2012 tarihinde faaliyete geçirilmiştir.” denmektedir.

Peki gerçekte öyle midir, R Tipi Hapishanelerde tutuklu ve hükümlülerin sağlıkları gerçekten gözetilmekte midir? 

Türkiye’de şu an faaliyette olan 3 adet R Tipi Hapishane bulunmaktadır. Bunlar; Elazığ R Tipi Hapishanesi, İstanbul/Metris R Tipi Hapishanesi, İzmir/Menemen R Tipi Hapishanesidir. 

Bu üç hapishanenin ismi basında aratıldığında sayısız hak ihlali haberi ile karşılaşmak mümkündür. 

Barolar ve çeşitli insan hakları kurumları bu hapishanelerde yaşanan sağlık ve yaşam hakkı ihlalleri  ile işkence iddiaları hakkında açıklamalar yapmış, raporlar hazırlamıştır.

2019 yılından bu yana R Tipi Hapishanelere ve/veya bu hapishanelerde bulunan tutuklu/hükümlülerin yaşadıkları sorunlara ilişkin Türkiye Büyük Millet Meclisine 25 yazılı soru önergesi verilmiştir.

Bu soru önergelerinden İzmir Milletvekili Atilla Sertel’in vermiş olduğu 4 Eylül 2019 tarihli soru önergesi oldukça dikkat çekicidir.

Mv. Atilla SERTEL soru önergesini basınla paylaşırken;

“Menemen R Tipi Cezaevi ile ilgili çok vahim bilgilere ulaştım. Kapasitesinin üç katı mahkûmun bulunduğu cezaevinde tutuklu ve hükümlüler tuvaletlerde, koridorlarda yatmak zorunda kalıyor. Kalabalıktan dolayı hijyenin sağlanamadığı, sağlıksız yemeklerin çıkarıldığı cezaevinde salgın hastalık görüldüğü iddialar arasında. Adalet Bakanlığı’nın derhal bu olaya el atması ve gerekli önlemleri alması gerekiyor. R Tipi yani Rehabilitasyon Merkezi olarak kabul edilen bu cezaevinde yatanların çoğunluğu hasta ve bakıma muhtaç. Kalabalıktan, sağlıksız koşullardan ve kötü yemeklerden dolayı bırakın hastaların iyileşmesini, rehabilite olmasını, sadece son 8 ayda 14 kişi yaşamını yitirmiş.Ayrıca bu cezaevimizde kısa bir süre önce ne olduğu açıklanmayan bir salgın başladığı, bir koğuşun karantinaya alındığı ancak kalabalıktan dolayı salgının yayılma riskinin fazla olduğu belirtiliyor. Adalet Bakanlığı ve cezaevi yönetimi bu olayları kamuoyundan gizlemek ve üzerini kapatmaya çalışmak yerine derhal müdahale etmeli ve mahkûm yakınlarına neler olup bittiğini açıklamalıdır. İnsanları göz göre göre hastalığa veya ölüme mahkûm etmek insanlık suçudur.” açıklamalarında bulunmuştur.

Söz konusu 4 Eylül 2019 tarihli soru önergesi Adalet Bakanlığı tarafından yanıtlanmamıştır. 8 ayda 14 tutuklu/hükümlünün Menemen R Tipi Hapishanesinde hayatını kaybetmiş olması iddiaları Adalet Bakanlığınca cevap vermeye değer görülmemiştir.

Kaldı ki basına yansıyan haberler bu hapishanelerde gerçekleşenlerin yalnızca çok küçük bir kısmıdır. Zira bu hapishanelerde çok uzun yıllar yalnızca adli tutuklu/hükümlüler tutulmuştur. Ve adli tutuklu/hükümlüler hapishane idarelesinin baskı ve sindirme politikaları karşısında seslerini duyurma olanaklarına yeteri kadar sahip değillerdir. Siyasi tutsaklar bu hapishanelerde tutulmaya başladığından bu yana R Tiplerinde yaşanan işkence ve ihlaller basında daha sık yer bulmaya başlamıştır. 

ÖZETLE R TİPİ HAPİSHANELER ASLA HASTA TUTSAKLARIN TEDAVİ EDİLDİĞİ YERLER DEĞİLDİR. AKSİNE AĞIR HASTALIK/ENGELLİLİK HALİNDEKİ TUTUKLU/HÜKÜMLÜLERİN SIRF TAHLİYE EDİLMEMELERİ İÇİN TUTULDUKLARI TOPLAMA KAMPLARIDIR. 

BURADA TUTUKLU/HÜKÜMLÜLER YA REFAKATÇİLERİ OLMADAN TEK BAŞLARINA YA DA KENDİLERİ GİBİ AĞIR HASTA/ENGELLİ TUTSAKLARLA BİRLİKTE OLDUKÇA KÖTÜ KOŞULLARDA TUTULMAKTADIRLAR. BURADA SAĞLIKLARINA KAVUŞMALARI DEĞİL VAR OLANI DA KAYBETMELERİ SÖZ KONUSUDUR.

GÖKHAN YILDIRIM’IN R TİPİ HAPİSHANEYE GÖNDERİLMESİ GÖKHAN’IN CANINA AÇIKÇA KAST EDİLMESİ ANLAMINA GELECEKTİR

Gökhan Yıldırım ne R Tipi Hapishanede ne hastanelerin mahkûm koğuşlarında ne de yoğun bakım ünitesinde tutulamaz. Derhal tahliye edilmelidir. 

R Tipi Hapishanede tutmak, Gökhan’ın sağlığını korumak isteği değildir, aksine bugün itibariyle ölüm orucunun 240. gününde olan yani ölüm orucunda 8 ayı geride bırakmış olan Gökhan’ın kalan günlerini ondan çalmak demektir. Gökhan’ı kendi ihtiyaçlarını göremeyeceği bir şekilde, ailesinden, sevdiklerinden yalıtılmış olarak tutmak İŞKENCEDİR!

Adli Tıp Kurumu, Tekirdağ Şehir Hastanesi ve Tekirdağ Savcılığı bu işkenceye derhal son vermelidir!

GÖKHAN YILDIRIM TAHLİYE EDİLSİN!

SİBEL VE GÖKHAN’IN TALEPLERİ KABUL EDİLSİN!

HALKIN HUKUK BÜRO

Sosyal ağlarda paylaşın