TBMM’nin 28 Kasım’da kabul ettiği 11. Yargı Paketi sonucunda, 6 Yubat Deprem katliamının sorumlularının serbest bırakılması gündeme geldi.
Bu gelişme üzerine 6 Şubat depremlerinde yakınlarını kaybedenler, TBMM Adalet Komisyonu’na, milletvekillerine ve Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a çağrıda bulunarak, “deprem davalarında yargılananların bu düzenlemenin dışında bırakılmasını” istediler.

6 Şubat 2023’te Kahramanmaraş merkezli meydana gelen ve 11 şehirde yıkım ve katliama yol açan depremlerde 200 bin insanımız katledildi.
Resmi olarak 107 bin 213 kişi yaralandı.
Böyle büyük bir katliamın sorumlularının en tepedekileri hakkında dava bile açılmadı.
Bir çok belediye bayşkanı, yetkilisi, müteahhit şu veya bu gerekçelerle “soruşturmaya gerek olmadığı” kararlarıyla aklandılar.
DEPREM DAVALARINDA DURUM NE?
Şimdi ise, bu “Yargı Paketi” ile, tutuklanan deprem katliamcıları da bırakılmak isteniyor.
Şu ana kadar yalnızca Adana’daki Alpargün Apartmanı’nın müteahhidi Hasan Alpargün’e, “Olası kastla birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçundan 62 kez müebbet ve 865 yıl hapis cezası verildi. Diğer deprem davalarında, müteahhitler, fenni mesuller ve statik proje müellifleri 6 ile 21 yıl arasında hapis cezaları aldı. Ancak birçok sanık ceza almasına rağmen tutuklanmadı. Bazı davalarda sanıklara “iyi hal” indirimi uygulanırken, bazıları ise beraat etti.
1 Kasım itibarıyla Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 60’ı hüküm özlü olmak üzere toplam 208 kişinin tutuklu olduğunu açıkladı.
“BENZER AFFIN YENİDEN YASALAŞMASI, 6 ŞUBAT’IN TEKRARDAN YAŞANMASI DEMEKTİR!”
Depremde yakınlarını kaybedenlerin oluşturduğu, Adalet Peşinde Aileleri Platformu Sözcüsü Döne Kaya, Yargı Paketi ile ilgili olarak şöyle diyor:
“Adalet ve Kalkınma Partisi’nin 11. Yargı Paketi olarak sunduğu teklif kabul edilemez. Özellikle teklifin 27. maddesinde geçen ‘suçun türüne bakılmaksızın’ ve Ceza İnfaz Kurumu’nda olup olmadığına bakılmaksızın bu teklifin uygulanması talep ediliyor. Bu teklif açıkça genel bir aftır. Özellikle Temmuz 2023’ten önceki hükümlülerin serbest kalması için düzenlenmiş bir teklif olup, 6 Şubat 2023’te gerçekleşen depreme neden olan sanıkların da bu aftan yararlanması anlamına gelmektedir.
Biz bunun benzerini Türkiye olarak 2000 yılında çıkarılan Rahşan Affı’nda yaşadık. 1999 Gölcük Depremi’nde sanıkların yargılanması için açılan 2 bin 100 davanın 1 bin 800’ü Rahşan Affı’ndan yararlanmıştır. Rahşan Affı’nın yarattığı bu cezasızlık kültürü bize 6 Şubat’ı yaşatmıştır. Benzer bir affın yeniden yasalaşması demek, 6 Şubat’ın tekrardan yaşanması demektir.”

“CEZASIZLIĞIN OLDUĞU YERDE NE ADALETTEN NE YASADAN BAHSEDEBİLİRİZ”
“Bu sadece deprem davalarını etkileyen bir teklif değildir. ‘Suçun türüne bakılmaksızın’ ifadesi; kadın cinayetlerinden iş cinayetlerine, trafik kazalarından ölümlü bütün suçlara kadar geniş bir alanı kapsayan bir düzenlemedir. Bu yüzden biz bu teklifi kabul etmiyoruz. Cezasızlığın olduğu yerde ne adaletten ne yasadan bahsedebiliriz.”