Direnişçi Arslan’ın Ağabeyi Anlatıyor:
Kuyu Tipi’nde Pencere Yok, İnsan Yok, Direniş Var!

Halen Burdur Kuyu Tipi Hapishanesi’nde süresiz açlık grevini sürdüren Aziz Arslan, 19 Kasım itibarıyla açlık grevinin 63. gününde. İki ayı geçen direnişinde talebi, Kuyu Tipi hapishaneden çıkmak.

Aziz Arslan’ın kardeşi, Grup Yorum emekçisi Ahmet Arslan, geçen hafta abisini ziyarete gitti.
Ahmet Arslan, TAYAD’lı Aileler’le birlikte yaptığı basın açıklamasında ziyarette öğrendiklerini ve tanık olduklarını anlattı.
Ahmet Arslan şöyle diyor:

“Abim 17 Eylül’den bu yana 56 gündür süresiz açlık grevinde.
Geçtiğimiz hafta açık görüşüne gittim. Ziyaretinde sağlık durumunu hapishane koşullarını tekrardan sordum.
Şu anda Burdur Yüksek Güvenlikli Hapishanesi’nde tutuluyor.

Geçtiğimiz hafta hapishane idaresi artık şeker, tuz, limon, vitamin vermeyi kesmişti. Fakat görüşe
gittiğimde bunları temin ettiğini söylemişti. Kantinden yazmasını söylemiştik. Dört kutu B1 yazmıştı. Bunun
yalnızca bir kutusunu verdiklerini söyledi. Aynı zamanda yalnızca vitamin, şeker, tuz ile bitmiyor
hapishanenin yaptıkları bu tecrit.

Hem şu anda abim bulunduğu koridorda tek başına, başka hiçbir tutsak yok. Zaten havalandırmada hücre içerisinde pencere olmadığı gibi, başka insan görmediği gibi, gardiyanları bile görmediği gibi başka bir tutsağın sesini bile duyamıyor bulunduğu yerde.

TECRİTİN KIRK YOLU
“Narkotik köpek gelecek”… “Teknisyen gelecek”… “Cezan var”…

Ve özellikle kuyu tipi hapishaneler çok soğuk betonarme olduğu için polar gibi, ceket gibi kıyafetler yatırıyoruz, kendimiz görüşe gittiğimizde yatıyoruz, kargoyla gönderiyoruz.
Bunların hepsini beklettiklerini yalnız ayda bir kere narkotikten bir köpek geldiğini ve kıyafetleri kargoları koklatarak teslim ettiklerini söylüyorlar. Bir ay boyunca da hiçbir kargosu, kıyafeti elden yatırsak bile teslim alamıyor.
Kol saati yatırıyoruz. Belli gerekçelerle verilmiyor, uzatılıyor. Teknisyene verilecek. Teknisyen yoksa sizin dilekçeniz başka birine göndermeniz gerekiyor diyorlar. Yine süreci uzatıyorlar. Onun dışında yazdığı
dilekçeleri de disiplin cezan var diyerek almıyorlar, uzatıyorlar o süreci.

Son olarak hapishane içerisinde gardiyanlar 1 saatlik görüşü gelip 55 dakika diyerek kısmaya da çalışıyorlar. Hapishaneye girerken görüş sırasında illa gösterdikleri gibi oturtturmaya çalışıyorlar bizi ama öyle bir zorunluluk da yok çünkü görüş kabininde de tek kişiyiz.
Bu tarz gittiğimizde bize karşı hem de hapishane içerisinde abime karşı belli tecrit uygulanıyor. Abim kuyu tipi olmayan bir hapishaneye sevk olmak için süresiz açlık grevinde. Onun taleplerinin kabul edilmesini istiyoruz biz de.”

Sosyal ağlarda paylaşın