”Çözüm” Tiyatrosu Yeniden Sahnede: Halkların Sorunları Faşizmle ”Çözülmez”!

Geçtiğimiz günlerde MHP lideri Devlet Bahçeli’nin, DEM yöneticileriyle mecliste el sıkışmasıyla birlikte ortada yeniden “çözüm süreci” sözleri dolaşmaya başladı. AKP hükümeti bu manevrayla gerçekte neyi amaçlıyor? Bir önceki çözüm sürecinde “masayı yıktık” diyen Erdoğan, daha sonra Kürt halkına saldırmış, bir yandan katliamlar gerçekleştirirken diğer yandan binlerce insanı tutuklamış, HDP’li belediye başkanları ve milletvekillerini tutuklatmıştı.

Kürt halkına karşı iktidarının başından bu yana terör uygulayan Erdoğan, şimdi ne oldu da yeniden bir “çözüm süreci” istiyor? Bu soruyu doğru cevaplamak için önce AKP’nin nasıl bir parti, nasıl bir iktidar olduğunu tekrar hatırlayalım: Faşist AKP iktidarı, 22 yıldır Türkiye’yi kan, gözyaşı ve zulüm ile yönetiyor. Halk yirmi yıldır daha da yoksullaştı; halkın büyük bölümü aç ve yoksul. Emekliler, memurlar geçim sıkıntısı çekiyor. AKP iktidarında, ülkemiz yarı açık hapishane durumundadır.

AKP; Kendisinden önceki faşist iktidarların baskı ve zulmünü, kendisinden önceki emperyalizm işbirlikçisi iktidarların işbirlikçiliğini kat be kat artırmıştır. Türkiye hapishaneleri tarihinin en kalabalık dönemini yaşamakta ve hapishaneler yetmemekte, durmaksızın yeni hapishaneler yapılmaktadır. Devrimcileri yok etmek için demokratik kurumlar üzerinde 20 yıldır terör estiriliyor. Hapishanelerde tecrit ve işkence 20 yıl boyunca hiç eksik olmadı. Tüm muhalif kesimler bu zulümden şu veya bu ölçüde paylarını aldılar. Öte yandan mafya ve çetelerin önü açılarak Türkiye, uluslararası bir çete ve mafya yuvası haline getirildi. Böyle bir iktidar neyi çözebilir? Böyle bir iktidar, halktan yana bir şey yapabilir mi?

Faşist AKP iktidarı, oylarındaki düşüşle birlikte DEM’in, Kürt halkının oylarını kazanmak ve mecliste olası bir oylamayla 7 Mayıs 2028’de yeniden cumhurbaşkanı olma yolunu açmak istiyor. Sahne aynı, tiyatro aynı. Dün söylediğimiz bugün de geçerlidir: “ÇÖZÜM SÜRECİ” bir ABD operasyonudur.

Peki, DEM cephesinde, Kürt milliyetçi hareket cephesinde ne oluyor? AKP faşizmiyle “barış” olmayacağını, faşizmin iktidarı altında Kürt halkının bağımsızlığının ve özgürlüğünün söz konusu olamayacağını geçmiş süreçler defalarca kanıtladı. Kürt milliyetçi hareket bu “deneyi”, AKP ile de yaşadı. Sonra ne oldu? Hapishanelerde şu an yine binlerce Kürt yurtseveri var. Eski HDP başkanı Selahattin Demirtaş dahil olmak üzere, yüzlerce belediye başkanı, milletvekili tutuklu.

HENDEK KATLİAMINI UNUTANLAR, UNUTTURANLAR, KÜRT HALKININ ÇIKARLARINI SAVUNAMAZLAR!

“ÇÖZÜM SÜRECİ” laflarını geveleyenlerin, SADECE VE SADECE 2015’de yaşanan HENDEK KATLİAMINI, SUR KATLİAMINI HATIRLAMALARI YETER! Kürt yurtsever gençlerinin kanı orada duruyor hala. Buna rağmen, AKP faşizmiyle masaya oturanlar, Hendek dönemi katliamını MEŞRULAŞTIRMIŞ OLURLAR. Bu gerçekler ortadayken, DBP’in ve tüm demokrat kesimlerin yapması gereken, AKP faşizminin siyasi manevralarına alet olmamaktır.

Faşist AKP iktidarı döneminde -2009’da- gündeme getirilen ve yıllarca gündemde tutulan “Kürt Açılımı” adı verilen süreç, ABD emperyalizmiyle AKP faşizminin birlikte geliştirdiği bir politikaydı. Kürt milliyetçi hareketi silahsızlandırmak, silahlı mücadele ile kürt halkı arasındaki bağı kopartmak, kürt milliyetçi hareketi teslim almakla kalmayıp istediği çizgiye getirmek için, ideolojik önderliğini ABD emperyalizminin yaptığı süreçti. BUGÜN KONUŞULAN SÜREÇ DE AYNI SÜRECİN, AYNI POLİTİKALARIN DEVAMIDIR! Farklı bir amacı ve içeriği yoktur. Bu amaç, Erdoğan’ın iktidarda kalmak için ihtiyaç duyduğu bazı düzenlemelerde DEM parti ile yapacağı pazarlıkları da kapsıyor.

TARİHTEN DERS ALMAYANLAR HALKIN ÇIKARLARINI SAVUNAMAZLAR!

Faşizmin ve emperyalizmin Kürt halkının bağımsızlık, demokrasi, özgürlük, adalet taleplerine dair bir “çözüm”ü yoktur ve olamaz. Türkiye tarihinde, Kürdistan tarihinde bu onlarca kez kanıtlandı. (Bugün GHA’da yayınlanan “KÜRT HALKININ KATLEDİLMESİYLE SONUÇLANAN “ÇÖZÜM SÜRECİ”NİN KRONOLOJİSİ” başlıklı yazı da bunu çok net olarak gösteriyor.) Kürt sorunu, sadece Kürt, Türk halklarının ortak demokratik iktidarı altında çözülebilecek bir sorundur. Kürt sorununun çözümü, asla ve asla faşizmle pazarlıklarda, emperyalizme teslimiyette değildir. Burası nettir.

Sosyal ağlarda paylaşın