Yüzyıllardır Devam Eden Bir Gelenek: Kıddes Bayramı

Antakya (GHA), Hatay, Mersin, Tarsus ve Lazkiye gibi Nusayri Alevilerinin yoğun olarak yaşadığı bölgelerde yüzyıllardır devam eden bir gelenek var: Kıddes Bayramı.
Anadolu coğrafyasında farklı inançların getirdiği ritüellerin ve kültürel inanç mirasının etkileşimi, bu bölgelerde karışık bir kültür geliştirmiştir.

Kültürlerin buluştuğu bölgelerde, inanışa göre Vaftizci Yahya, Ürdün nehrinde İsa Peygamberi vaftiz etmiş ve bu bölgelerde yaşayan halk, bugünü çeşitli ritüellerle yıllardır kutlamaktadır. Bu bayram artık gelenekselleşmiştir.

Nusayriler (Arap Alevileri), 14 Ocak tarihini dünyanın yaratılış günü (Ras El Seni Bayramı) olarak kabul eder. Kutsal kitaplarda Allah’ın insanı 5 günde yarattığı ve kutsadığı geçer. 14 Ocak’tan beş gün sonra, yani 19 Ocak’ta “Kıddes,” insanın yaratılış bayramı olarak da kutlanmaktadır. “Kıddês,” kutsal sayma, dua etme, yüceltme, tanrıya şükretme anlamına gelir. Türkçede kullanılan mukaddes kelimesi ile aynı kökene sahiptir iki kelime de Arapça kökenlidir.
Anadolu coğrafyasında yaşayan Arap Aleviler, günün erken saatlerinden başlayarak gece yarılarına kadar ziyaretlerde bulunurlar. Ailede başlayan bayramlaşma Hristiyanlıktaki bazı inanışlara benzerlik gösterir. Hıristiyanlıkta görüldüğü gibi manevi anne babalar da ziyaret edilerek elleri öpülür ve bu ziyaretlere sırayla tüm tanıdık ve aile bireyleri dahil edilir. Barışın simgesi olan zeytin dalı ve yaban mersini (reyhan) bitkilerinden dallar koparılarak evlere ve işyerlerine asılır.
Hatay-Antakya-Mersin bölgesinde yaşayan Arap Aleviler, Kıddes (Ğiyd el Kıddas) bayramına özel olarak kreykuşat ve sarı burma tatlıları, Hıbz Kıddes (Kıddes Ekmeği) yaparak, bayramda konuklarına ikram ederler. Kıddes günü Kıddes somunu-pidesi (İğyd El Kıddes) yapılır, Kıddes gecesi bir kaba su ve zeytin ya da reyhan dalı konulup sabah o suyla saçlar taranır.

Hatay’da Buruk Kutlamalar

Geçtiğimiz yıl yaşanan büyük deprem katliamının ardından Kıddes Bayramı, Hatay’da bu yıl buruk kutlanıyor. Geçtiğimiz yıllarda büyük bir coşkunun yaşandığı bu bayramda, bu yıl ise yerini acıya bıraktığı görüldü. Ajansımıza konuşan Semiha Açıkgöz, Kıddes Bayramının Nusayri Alevileri için çok önemli bir bayram olduğunu ama bu yıl depremden dolayı, bu bayramı kutlayamadıklarını anlattı.
M. Yeral ise Kıddes bayramını bu yıl kutlayamadıklarına dikkat çekerek, “Geçtiğimiz yıl büyük bir coşku içinde kutladık ama bu yıl çadırda yaşıyoruz, içimizde buruk bir sevinç var. Bu bayram bizim için çok önemli bir bayram, ama şu anki halimizle ne yemek yapacak ne türbeye gidecek imkanımız kaldı” şeklinde konuştu.
GHA

Sosyal ağlarda paylaşın