TÜrkiye(GHA)
Antakya’da gerçekleşen depremden sonra yaşanan tüm zorluklara rağmen hayat devam ediyor. Tüm Öğretmenler Birliği Sendikası (TÖBSEN), “Haziran’da Ölmek Zor” adı altında Türkiye’nin en büyük üç önemli şairi ve yazarı olan Nazım Hikmet, Orhan Kemal ve Ahmet Arif’i anmak için bir etkinlik düzenledi.
Ezer: Sömürüsüz, sınıfsız bir dünyaya duyulan özlemi ve bunun için verilen mücadeleyi görüyoruz
Gerçekleşen anma etkinliğinin açılış konuşmasını yapan TÖBSEN Genel Başkanı Deniz Ezer, TÖBSEN kurulduğundan bu yana halkın yazar ve ozanlarını anma etkinlikleri düzenlediklerini belirtti. Ezer, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “TÖBSEN olarak halkçı ve toplumcu bir sendikal anlayışla çalışmalarımızı yürütüyoruz. Bu çalışma anlayışı, bizim sahiplendiğimiz bağımsız, demokratik ve halkçı sendika anlayışından gelmektedir. Bizleri bu aydın yazar ve ozanlarla buluşturan da bu anlayıştır. Onların eserlerine ve yaşamlarına baktığımızda sömürüsüz, sınıfsız bir dünyaya duyulan özlemi ve bunun için verilen mücadeleyi görüyoruz.”
Ezer, “Bizler biliyoruz ki onlar hiçbir zaman sarayın, saltanatın, gücün ve zulmün yanında olmadılar.”
Ezer, “Bizler biliyoruz ki onlar hiçbir zaman sarayın, saltanatın, gücün ve zulmün yanında olmadılar. Düşüncelerinden, inandıklarından, mücadelelerinden ödün vermediler. Halkın yanında oldular, yaşama seyirci kalmadılar. Zulme karşı çıktılar, eleştirdiler ve bizleri değiştirmeye, dönüştürmeye davet ettiler. Bizlere mücadeleyi, yılmamayı, umudu öğrettiler. Aynı zamanda bu mücadelede aktif olarak yer aldılar. Bu nedenle hayatlarının önemli bir bölümünü hapislerde, sürgünlerde bedel ödeyerek geçirdiler. Bizler onların aydınlattığı yolda yürüyoruz ve yürümeye devam edeceğiz. Ahmed Arif’in zulme, zorbalığa, yoksulluğa karşı içinde büyüttüğü isyan bizim de isyanımızdır. Orhan Kemal’in öykülerine ve romanlarına nakşettiği, açlık sınırında ücretlerle insanlık dışı ortamlarda çalıştırılan işçilerle fabrikalarda, şantiyelerde, atölyelerde aynı ortamı soluyoruz. Çocuk ve kadın emeği sömürüsünün, iş cinayetlerinin acısını yüreklerimizde duyuyoruz. Nazım’ın eşit bir dünya talebi bizim de talebimizdir. Sınıfsız, sömürüsüz bir dünya özlemi bizim de özlemimizdir,” şeklinde konuştu.
Anma’da Gezi Şehitleri Unutulmadı
Haziran ayının kendileri için bir anma ayı olduğunu vurgulayan Deniz Ezer, “Hasan Hüseyin Korkmazgil, ‘Kökü burada yüreğimde, yaprakları uzaklarda bir çınar’ demişti Haziran’da Ölmek Zor şiirinde. Kökü yüreğimizde, yaprakları memleketin her köşesinde olan tüm ozan ve yazarlarımızı ve bundan 11 yıl önce Haziran ayında kaybettiğimiz Gezi Direnişi’nin çınar ağaçları Mehmet Ayvalıtaş, Ethem Sarısülük, Abdullah Cömert, Medeni Yıldırım, Ali İsmail Korkmaz, Hasan Ferit Gedik ve Berkin Elvan’ı saygı ve özlemle anıyoruz. Yine 24 Haziran 1960’ta kaybettiğimiz ve ‘Elimden gelse, bütün dünya okullarının programlarına “insanın insanı sömürmemesi” adlı bir ders koyardım’ diyen Köy Enstitüleri’nin kurucularından öğretmenimiz İsmail Hakkı Tonguç’u ve 25 Haziran 2005’te yitirdiğimiz halkın sanatçısı Kazım Koyuncu’yu saygı ve özlemle anıyoruz,” dedi.
EPİK sanat Tiyatrosu “Yaşamak Şakaya Gelmez” oyunu sergilendi
.Antakya’da yıllardır yerel anlamda tiyatro çalışmaları sürdüren Epik Sanat Tiyatrosu, etkinlikte “Yaşamak Şakaya Gelmez” adlı oyunu sahneledi. Ayrıca ustaların şiirleri okundu ve türküler söylendi.
GHA