SANDİNO; YANKİLERİ DİZE GETİREN ÖNDER (2)

Bir yazı görseli olabilir

1 Temmuz 1927’de San Albino madenlerindeki karargahından Nikaragua halkına seslenen manifestosunu yayınladı. Ardından 2 Eylül 1927’de Ulusal Egemenliği Savunma Ordusu’nu oluşturarak savaşta önemli bir adım daha attı. Sandino’nun bizlere öğrettiği;

Sandino bağımsızlıkta ısrardır. O hiçbir koşulda geri adım atmamıştır. Sürekli bağımsızlığı düşünüp onunla yatıp onunla kalkmıştır. O hiçbir zaman güçlü gibi görünen emperyalizmle uzlaşmamış, bunu onursuzluk olarak görmüştür. O sırtını yalnızca halkına dayamış, halkın örgütlü gücüne inanmış ve bu doğrultuda halkı bağımsızlık savaşına katmanın yollarını aramıştır. Halk onun sadeliğinde kendini görmüş, kendinden olanı ise sahiplenmiştir. O halka hiçbir zaman tepeden bakan olmamış, olanca sadeliğiyle halkı derinden etkileyerek, halkın kendisine inanmasını sağlamıştır. Devrimde devrimcilikte halk için yapılır. Ve Sandino bu gerçeği pratikte göstererek öğretmeye devam ediyor.

ABD’nin eğitip beslediği Ulusal Muhafız Güçleri, Sandino’nun bulunduğu bölgeye sürekli saldırılarda bulunuyordu. Fakat bu saldırılar gerillanın mücadelesini engellemeye yetmedi. ABD bizzat kendisi devreye girdi. Halka gözdağı vermek amacıyla çok iyi yaptığı bir şeyi yaptı. Köyleri, dağları bombaladı. Yetmedi. Çoluk-çocuk, genç yaşlı demeden süngüden geçirildi, katledildi. İşkence yaygınlaştı. Sadece bir köyün bombalanması sonucu 300 köylü katledildi.

Tüm bu baskı ve katliamlara rağmen Nikaragua’da, Sandino’nun gerilla savaşı konuşuluyordu. Sandino’nun direngen ve kararlı mücadelesi, halkın savaşa katılmasında önemli bir etken oldu. Ordusu giderek büyüdü. Sandino iki yıla varmadan gerilla savaşının bütün inceliklerini kullanmaya başladı. Üstlendiği karargaha kadar gelmeyi başaran düşman güçleri, yalnızca içi saman dolu kuklalarla karşılaşınca şaşkına döndü. Çakıl taşlarından doldurulmuş boş konserve kutularından bombalar yaparak, “yok”lardan var etmesini bildi. Kentlerdeki düşman hedeflerine cesurca akınlar düzenledi. Köyleri, dağları, ormanları çok iyi kullandı. Halk denizinin içinde balık olmayı başardı. Düşmana pusular kurarak, onları gafil avladı. Dağlarda, bir yerden bir yere gidebilmek için ayaklarına havrahe adını verdikleri deriden bir tabanlık bağlıyorlardı.

Sandino’nun kararlı ve örgütleyiciliğiyle birleşen cesareti, savaşın giderek yayılmasını sağladı. İyi organize olmuş, disiplinli bir gerilla savaşıyla yankee emperyalizmine ve işbirlikçi orduya meydan okuyordu.

Sandino’nun bizlere öğrettiği; O devrime inanmıştır. Ve onun inancı yoklardan var etmesini sağlamıştır. Yol yok dememiş tam tersine yolu kendisi yapmıştır. Onun hedefinde emperyalizmi ülkeden atmak ve bağımsızlığı kazanmak vardır. ABD’nin halka yönelik katliamları dahi onu durdurmamış, o bu katliamların ardından gerilla savaşanı daha da boyutlandırarak hem işbirlikçilere hem de ABD emperyalizmine karşı savaşı olanaksızlar içinde sürdürmüştür. Bunu yaparken halk onu bağrına basmış, o halkı için savaşırken halkta onu koruyup kollamıştır.

Sosyal ağlarda paylaşın