Haziran Ayaklanmasında Hatay’da polisin attığı gaz kapsülü sonucu hayatına kaybeden Ahmet Atakan için kamu davası açılması talebi Adana Bölge İdare Mahkemesi tarafından reddedildi.
AKP’nin mahkemeleri halka karşı işlenen hiç bir suç ile ilgili (göstermelik de olsa) hukuku işletmiyor. Yasalara dahi uymayacak kadar pervasızlaşmış durumdalar…
Hatay’da Haziran Ayaklanması eylemlerinde polisin attığı gaz kapsülü sonucu hayatını kaybeden Ahmet Atakan için 22.10.2020 tarihinde, şüpheliler hakkında soruşturma ve kamu davası açılması talebiyle Adana Bölge İdare Mahkemesine yapılan başvuru reddedildi. Aile Avukatı Hatice Can, Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) bireysel başvuru yapılacağını söyledi. Konuya ilişkin Hatay Gazeteciler Cemiyeti’nde basın açıklaması yapıldı. Açıklamaya Ahmet Atakan’ın ailesi, Ali İsmail Korkmaz’ın annesi Emel Korkmaz, Hatay’daki siyasi partiler, Sivil Toplum Kuruluşları (STK), sendika, kadın örgütleri, meslek odaları ve CHP Hatay Milletvekili Serkan Topal katıldı.
EMSAL ATAKAN: 8 YILDIT ADALET ARIYORUZ
Açıklamada konuşan Ahmet Atakan’ın annesi Emsal Atakan, 8 yıldır oğlunu öldürenlerin cezalandırılmasını istediğini, adalet aradığını söyleyerek, “Tüm delillere rağmen oğluma soruşturma verilmedi. Gün geçtikçe acımız daha çok büyüdü. Adaletiniz bu mu? Savcılara, valiliğe, yargıya sesleniyorum. Elinizi vicdanınıza koyun ve gencecik oğlum Ahmet Atakan’ı hayattan koparanların cezalarının verilmesini istiyorum. Adalet istiyorum” dedi.
ALİ ATAKAN: EMRİ VERENLER YARGILANSIN
Ahmet Atakan’ın babası Ali Atakan, meselelerinin aslında zihniyet meselesi olduğunu, polislerle emniyet mensupları ile işlerinin olmadığını, onlara bu emri veren bu hukuksuzluğu yapanlarla işlerinin olduğunu belirterek, emri verenlerin yargılanmasını istediğinin altını çizdi ve sadece kendileri için değil herkes için adalet istediklerine vurgu yaptı.
‘SUÇLULAR KORUNUYOR’
Aile adına dosya avukatlarından Hatice Can açıklama yaptı. Savcılığın tespit ettiği şüpheliler hakkında Hatay Valiliğince soruşturma izni verilmemesi ve bu karara yapılan itirazın kesin olarak reddine dair mahkeme kararlarının gerçekliğin yok sayılması, suçun ve suçlunun korunması olduğunu vurgulayan Can, “Ahmet Atakan’ın ölümünden sorumlu olanlar, soruşturma izni talep edilen polis memurlarıyla sınırlı değildir. Barışçıl bir eyleme müdahale talimatı veren dönemin Hatay Valisi, Hatay İl Emniyet Müdürü, ilgili İl Emniyet Müdür Yardımcıları da Ahmet’in ölümünün sorumlularıdır. Bütün sorumluların adalet önünde hesap vermesi gerekmektedir” dedi. 4483 sayılı Kanun’un polisin işlediği suçlarda koruma kalkanı olmaktan çıkarılması gerektiğinin altını çizen Can, suçluların adil Mahkemelerde yargılanması gerektiğini söyledi.