Bu gün kürt halkının ulusal hakları ile ilgili söylenen yalanların en büyüğü “kürtler de istedikleri gibi özgürce yaşıyor” yalanı. Kürtler yaşıyor ancak özgürce yaşamadığı kesin. Dilleri ile ilgili de söylenen yalanların en başında “kürtçe yasak değil, devlet kürtçe tv açtı. Daha ne olsun?” yalanı.
Gel gelelim sürekli kürtçe konuştukları için veya kürt sembolleri olan bir elbise, bir şapka yüzünden linç saldırıları gündeme geliyor. Amed sporlu olmak bile bugün linç saldırısına maruz kalma sebebi bir çok şehirde.
Mevsimlik işçiler linçe uğruyor. Devletin yaptığı en ufak şoven açıklama veya estirilen bir provokatif hava kürtlere yapılan saldırıları gündeme getirebiliyor.
Son haftalarda sadece kürtçe konuştuğu için insanlar dövüldü, linç girişimine maruz kaldı.
Bir şarkıcı kürtçe şarkı söylediği esnada mikrofonu kapatılıyor polis tarafından,
Bir otobüs şoförü kürt olduğu için 4 polis tarafından dövülüyor,
Bir Amed spor taraftarı “kürt müsün” diye sorulan soruya evet cevabını verinci dövülüyor,
Bir genç kürtçe slogan attığı için gözü dönmüş bir kaç kişi tarafından linç edilirken kamera ile de çekerek canlı yayın yapıyorlar.
Ve bu saldırılar için yapılan hiç bir soruşturma, gözaltı yok.
Kürtçe serbestisi de diğer haklarda olduğu gibi sadece kağıt üzerinde. Yasalara göre işkence de yasak ama polis kameraların önünde her gün işkence yapıyor. Ve polise dava açılmadığı gibi işkence yaptıkları insanlara kendilerini darp ettikleri iftirasını atarak dava açıyorlar…