İsveç İçişleri Bakanı Mikael Damberg başkanlığında İŞİD`in suçlarını değerlendirmek üzere 12 ülke temsilcileri 3 Haziranda İsveç`in Başkenti Stockholm`de biraraya geldiler. Temsilciler, Uluslararası bir mahkeme oluşturulması olasılığını konuştular.
Ruanda Özel mahkemesine benzer bir mahkemenin yapılmasını savunan Fransa, Hollanda ve Birleşik Krallık, konuyla ilgili çok sayıda görüşün ortaya atıldığını söyledi.
Ortadoğuda Birleşik Arap Emirliğinin ABD ile imzaladığı ortak güvenlik anlaşması, buna bağlı olarak ABD`nin İran`a saldırma planları ve Suriye`de ABD`nin saplandığı bataklıktan çıkma çabaları sürerken, birdenbire İŞİD`in Uluslararası mahkemede yargılanması hazırlığı ister istemez gündem değiştirme çabası düşüncesini getiriyor. Zira İŞİD`i kimlerin ve nasıl kullandığını çocuğa sorsan biliyor artık.
Böyle bir durumda sorulması gereken bazı sorular var:
– Kurulacak Uluslararası mahkemenin güvenilirliği kimler tarafından belirlenecektir. Zira teklifi veren ülkeler İŞİD`e asker, eğitim ve silah yardımında bulunan ülkeler.
– Sadece İŞİD’in işlediği suçların yargılanması, Ortadoğuda işlenen diğer suçların onaylanması anlamına gelecektir.
– Sadece İŞİD üyelerinin yargılanması onu kuran ve finanse edenlerin temizleneceği anlamına gelecektir.
– Böyle bir uluslararası mahkemenin kurulması için Irak ve Suriye’den onay alınması gereklidir. Oysa Irak anayasası buna engeldir ve Suriye toplantıya katılan birçok ülke tarafından tanınmamaktadır.
– Bir uluslararası mahkemenin bedeli en az yüz milyonlarca dolara mal olacaktır. Halkların katliamından birde ekonomik kar yaratmak mı amaçlanmaktadır?
– Bu Mahkemeyi kim temsil edecektir? Zira birçoğu bu toplantıya da katılan en az 12 devlet İŞİD’i silahlandırırken, bazı devletler orduları sahada olmasına karşın bunların suç işlemesine göz yummuştur.
Toplantıya katılan bazı temsilcilerin düşünceleri, devletlerin bu görüşmeleri sonlandırma gibi bir niyetlerinin olmadığı yönünde. Buradan da anladığımız sadece gündem değiştirip zaman kazanmak.
Sorunu yaratanlar, onu çözemezler. Sorunun yaratıcısı emperyalizmdir. Emperyalizm kendi yarattığı sorunu çözmez. Bu onların doğasına aykırıdır. Yargılama adı altında yapacakları tüm suçu birkaç kişinin üzerine yıkıp kendilerini aklamak olacaktır.