İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin açıklamasına göre, İstanbul’da etkili olan kuvvetli fırtına sebebiyle 5 kişi yaşamını yitirdi, 46 kişi yaralandı. Şu ana kadar 141 çatı uçtu, 297 ağaç devrildi.
Ülkemizde hiç bir doğa olayı yok ki canımızı almasın, katliama dönüşmesin. Öngörülmesi mümkün olan fırtına da can aldı. 5 kişinin hayatını kaybettiği fırtınanın daha şiddetlisi Küba’da tek kişinin burnu kanamadan atlatılabiliyor. Ancak ülkemizde bunun tersi yaşanıyor.
Her doğa olayının ölümlerimizle sonuçlanması sistemin halk için değil halka karşı örgütlendiği gerçeğini tekrar tekrar gösteriyor. Tabii ki bu doğa olaylarında zenginlere bir şey olmuyor. Onlar korunaklı, yüksek güvenlikli mekanlarında rahatlar. Olan emekçi halka, her türlü tehlikeye rağmen dışarı çıkmak zorunda olan, çalışmak zorunda olan yoksula oluyor… Devletin öngörülen doğa olaylarında bile önlem al(a)maması halka karşı kurulmuş olmasından kaynaklanıyor. Sistem yıkılmadığı sürece benzer katliamların yaşanacağını her doğa olayının yarattığı sonuçtan görülmesi mümkün.
Sadece açıklama yapmakla yetinen kurumlardan biri olan İBB olası can kayıplarına karşı önlem almıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), büyükşehirde dünden beri etkili olan şiddetli lodos sebebiyle 5 kişinin hayatını kaybettiğini 46 kişinin yaralandığını açıkladı. Fırtınanın etkisiyle şu ana kadar 141 çatı uçtu, 297 ağaç devrildi, 36 araç hasarı yaşandı, 52 trafik ışığı ve yön tabelası devrildi.
İBB, akşam 17.00’ye kadar etkili olması beklenen fırtınanın, trafiği ve bazı toplu ulaşım araçlarını olumsuz etkilediğini aktardı.
Yapılan açıklamada, “Beylikdüzü’nde 130 km/sa, Arnavutköy’de 125 km/sa, Çatalca’da 121 km/sa hıza ulaşan rüzgar ile birlikte yer yer kuvvetli sağanak yağmur (15-25kg arası) geçişleri yaşandı. Fırtına ve yağışlı hava dün gece 22.00 saatlerinde etkisini kaybetti” denildi.