Dilek Doğan 25 yaşında bir genç kızdı. İstanbul, Küçük Armutlu’da evine düzenlenen baskında 18 Ekim 2015’te özel harekat polisi tarafından vurulmuş, bir hafta sonra hastanede hayatını kaybetmişti. Dilek Doğan’ın katili polis Yüksel Moğultay’a, bilinçli taksirle öldürme suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezası verildi, dosya Yargıtay’da. Ve hala elini kolunu sallayarak geziyor 25 yaşında bir genç kızı kendi evinde öldüren katil.
Bianet’in “Dilek Doğan’ın Vurulmasını Kameraya Çeken Polis: ‘Özel Harekat Yanlışlıkla Vurdu’” başlıklı haberi hakkında, İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü’nün başvurusuyla, İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği erişime engelleme kararı verdi.
Avukat Meriç Eyüboğlu hakimliğe ilettiği dilekçesiyle, erişime engelleme kararına itiraz etti.
Avukat Eyüboğlu dilekçesinde, basın ve ifade özgürlüğü vurgusu yaptı:
“Hakların çatıştığı noktada yapılacak öncelik değerlendirilmesinde, basın ve düşünceyi açıklama hürriyetine üstünlük tanınması gereken bir haber söz konusudur. Buna rağmen erişimin engellenmesi kararı verilmesi, ‘basına sansür’ niteliğinde olup, Anayasa’ya, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi’nin ifade özgürlüğü ile basın özgürlüğü konusundaki içtihatlarına da aykırıdır.”
Ülkemizde polis cinayetleri AKP iktidarı tarafından ödüllendiriliyor. Bin bir türlü emekle, verilen mücadele ile katilin ceza alması sağlandığında ise ya ceza ertelenir, ya da yargıtay aşaması uzatılır. Dava unutturulmaya çalışılır.
Dilek Doğan’ın öldürülme görüntüleri amatör kameralarla değil bizzat polis kamera görüntülerinde var. Ve bunlar basına yansıdı. Sosyal medyada paylaşıldı. Ancak buna rağmen AKP faşizmi katillerin elini soğutmamak için hala haberlerine, kamera görüntülerine erişim engeli getirerek unutturmaya çalışıyor. Ancak nafile. Halkın katillerinin unutulması mümkün değil…