ÇHD’den Kolombiyalı avukatlarla dayanışma

24 Ocak Tehlike Altındaki Avukatlar Günü, avukatlara yönelik baskının devam ettiği, son 10 yılda 700’den fazla avukatın öldürüldüğü Kolombiya’daki avukatlara ithaf edildi.

2019 yılında da Türkiye’ye ithaf edilen Tehlika Altındaki  Avukatlar Günü nedeni ile ülkemizde de bir çok yerde eylemlilikler gerçekleştirildi.

İzmir, İstanbul, Ankara, Mersin gibi bir çok şehirde yapılan eylemler ile Kolombiya’lı avukatlara destek mesajları verildi.

Kolombiya oligarşisinden farkı olmadığını gösteren AKP faşizmi Mersin’de avukatların yaptığı açıklamaya saldırdı. Bu saldırı Kolombiya faşizminin yanında olduğunu gösteren AKP faşizmi bu Avukatlık mesleğine saldırmak konusunda Kolombiya faşizminden geri kalmıyor.

Mersin’de, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği  (ÖHD) Şubesi, Demokrat Avukatlar Grubu Şubesi ve Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Şubesi’nin, adliye binası önünde yapmak istediği basın açıklamasına polis saldırdı. Gerekçe olarak “açıklamanın adliye önünde yapılmasını” gösteren polisler, avukatlara işkence yaptı. Polisin saldırısına karşı avukatlar, oturma eylemi düzenledikten sonra basın açıklamasını gerçekleştirdi.

Açıklamayı okuyan Av. Mutluay Başaran, iktidar sahiplerinin, bir yandan sözlerinde hukuku yüceltip, hukuk devleti vurgusu yaparken diğer yandan da adalet arayışı içine girip, hakkın ve özgürlüğün mücadelesini yürüten, halkın arayışlarını ile taleplerini etkili şekilde hayata geçirmeye çalışan avukatları, işlevsiz bırakmaya çalıştığını söyledi. Başaran, avukatlık mesleğini ifa ettikleri için baskıya, tehditte ve zulme uğrayan, hapsedilen, işkence gören ve katledilen bütün meslektaşları için bir araya geldiklerini belirtti. 

24 Ocak 1977‘de İspanya’da dört avukat ve bir işçi temsilcisinin öldürülmesinin ardından nedeniyle 24 Ocak  “Tehlikedeki Avukatlar Günü” olarak ilan edilmişti.

‘2020-21 YILLARINDA KOLOMBİYA’DA EN AZ 6 AVUKAT KATLEDİLDİ’

ÇHD ve ÖHD İzmir Şubeleri adına yapılan eylemde Tehlikedeki Avukatlar Günü dolayısıyla adliye önünde basın açıklaması düzenledi. “Lawyers from Colombia are not alone” yazılı pankart taşınan açıklamayı ÇHD’li avukat Özge Usanmaz yaptı.

Tehlikedeki Avukatlar Günü’nün bu yıl ikinci kez insan hakları avukatlarına yönelik zulmün devam ettiği ve onların mesleklerini özgürce, bağımsız ve güvenli bir şekilde icra etmelerinin engellendiği Kolombiya’ya odaklandığını belirten Usanmaz, şöyle devam etti:

“Kolombiya’da avukatların bağımsızlığını teşvik etmek ve korumak veya genel olarak mesleği korumak için kurumsallaşmış yerel veya ulusal bir baro yahut hukuk topluluğu yoktur. Kolombiyalı avukatlar hakkındaki bilgileri kayıt altına alan ve muhafaza eden ve görevin hatalı ifası veya görevi kötüye kullanma yaptırımlarını uygulayan Ulusal Yargı Konseyi olup, bu kurum doğrudan devlete bağlıdır. Bu durum, avukatların çıkarlarının yerel ve ulusal düzeyde kolektif olarak temsil edilmesini engellemektedir. Kolombiya’da avukatlar gerek halkın gerekse kendi haklarının korunabilmesi için dernekler ve kolektifler içerisinde örgütlenmeye devam etmektedir. Yalnızca 2020 ve 2021 yıllarında Kolombiya’da en az 6 avukat mesleklerini icra ettikleri için katledildi.”

‘KOLOMBİYA’DA HAK SAVUNUCULUĞUNU SÜRDÜREN AVUKATLARLA DAYANIŞMA İÇERİSİNDEYİZ’

Süregelen katliamlar dışında yasadışı takip ve gözetleme, iletişimin engellenmesi, gözaltı, soruşturma ve kovuşturma, yerinden edilme, kamuoyu karşısında yürütülen karalama kampanyaları eliyle itibarsızlaştırma ve hedef gösterme, sürgüne zorlanma gibi birçok saldırının neredeyse günlük olarak devam ettiğini belirten Usanmaz, bu tablo karşısında tüm dünyada onlarca hukuk kurumunun dile getirdiği şu talepleri yineledi:

1. Kolombiya Devleti, Birleşmiş Milletler Avukatların Rolüne Dair Temel Prensipler Yönergesinin gereklerine yerine getirmekle yükümlüdür.

2. Kolombiya devleti, insan hakları avukatlarına yönelik birçok saldırıları derhal ciddiyetle ele almalı ve BM prensiplerinin 16. ve 18. İlkeleri uyarınca avukatların mesleklerini özgür ve bağımsız bir şekilde icra etmeleri için gereken güvenceleri sağlamalıdır.

3. Kolombiya devleti, Havana Kuralları arasında yer alan 17. prensip uyarınca, özellikle insan hakları savunucularının daha yüksek risk altında olduğu kırsal bölgelerde, Kolombiyalı avukatların güvenliklerini ve özgürlüklerini garanti altına almak için ek ve etkili güvenlik önlemleri almalıdır.

4. Kolombiya devleti, cezasızlığa son vermek için insan hakları avukatlarına karşı işlenen suçlara ilişkin tarafsız, bağımsız ve etkili soruşturmalar yürütmeli ve gerekli olduğunda, failler hakkında kovuşturma başlatmalıdır.

5. Kolombiya devleti, BM Sözleşmesinin 18 ve 23. İlkeleri uyarınca özellikle daha hassas olan insan hakları davalarında görev alan Kolombiyalı avukatların kriminalize edilmesi ile mücadele etmelidir.

6. Uluslararası toplum, Kolombiya devletinin uluslararası yükümlülüklerini yerine getirmemesi karşısında sessiz kalmamalıdır.

7. Dünyanın dört bir yanındaki barolar ve hukuk toplulukları, Kolombiya’daki insan hakları avukatlarının durumuna dikkat kesilmeli ve meslektaşlarını desteklemek için çalışmalar yürütmelidir.

8. Gazeteciler ve uluslararası medya, Kolombiya’daki insan hakları avukatlarının durumunu araştırmaya ve rapor etmeye, Kolombiya devletine baskı yapmaya ve dünya çapında kamuoyunun dikkatini insan hakları avukatlarının oynadığı hayati role ve karşı karşıya oldukları ağır risklere çekmeye davet edilmektedir.

Usanmaz, son olarak Türkiye’de de zor koşullar altında mesleki faaliyetlerini sürdürmeye çalışan avukatlar olarak Kolombiya’da ölüm riski ile karşı karşıya olmasına rağmen ısrarla hak savunuculuğunu sürdüren avukatlarla dayanışma içerisinde olduklarını söyledi.

Sosyal ağlarda paylaşın