Boğaziçi Üniversitesi onurlu direnişini sürdürüyor.
Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü’ne, AKP’den milletvekili aday adayı olan Melih Bulu’nun atanmasına protestolar sürüyor. Boğaziçililer, okulun içinde yine ‘kayyum rektörü’ protesto etti.
Üniversite öğrencilerini rektörlük binasının önünde kurduğu çadır, bugün özel güvenliğin saldırısından sonra kırıldı. Üniversite öğrencileri her gün protesto amaçlı nöbet tuttukları rektörlük binasının bugün şeritlerle kapatıldığını belirtiler.
Sosyal medyada paylaşımlarda bulunan öğrenciler, “Haftalardır direnişimizin bir rutini haline gelen direniş çadırımız polis-ÖGB eliyle engellenmeye çalışılıyor. Buna izin vermeyeceğiz. Kayyumlar da polis de gidecek, zafer yaşam alanı için direnen öğrencinin olacak” tepkisini gösterdiler.
Çadırlarının özel güvenliğin saldırısı sonucu kırıldığını duyuran öğrenciler, “Pes etmeyeceğiz, kabul etmeyeceğiz” dediler.
Öğrenciler kırılan çadırlarını yeniden kurduklarını aktardılar.
Boğaziçi Dayanışma sosyal medya hesabında yapılan paylaşımda “Kayyumun, öğrenciyle emekçileri çatıştırma çabalarına rağmen kayyumluk etrafındaki ablukayı dağıttık, çadırlarımızı kurduk” dendi.
Boğaziçi Dayanışma sosyal medya hesabında öğrenciler “Kayyumun kampüsümüzü abluka altına aldırmasına izin vermeyeceğiz. Hem kayyum hem polisi kampüsümüzden göndereceğiz.” açıklamasına paylaştı.
Boğaziçi Üniversitesi Sanatçıları’nın, ürettikleri eserler için üniversite içinde açtıkları sergiye kayyum emriyle polis tarafından el konulduğu bildirildi. Boğaziçi Sanatçıları tarafından yapılan açıklamada,”Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri olarak bir buçuk asrı aşkın süredir burada var olan özgür ortamı ve demokrasi kültürünü devam ettiriyoruz. Fakat, güncel siyasi ortamda da görülebildiği üzere siyasi iktidar zorbalaştıkça çok sesliliğin sağlanabildiği özgürlük ortamlarını atamalarıyla, hukuksuz uygulamalarıyla, kolluk kuvvetleriyle, polis ablukalarıyla baskılamaya ve kısıtlamaya çalışıyor, bunlar yetmezmiş gibi, kampüsümüzde kendimizi ifade edebilmek, kampüsümüzü güzelleştirmek için kampüste sergilediğimiz sanat eserlerine el konuluyor. Baskıya, zulme ve zorbalığa rağmen özgürlüklerimizden ödün vermeyeceğiz.” denildi.
Kayyumla başlayan protestolar Türkiye’den sonra Avrupa’ya da ulaştı. Dünyanın çeşitli yerlerinde ülkedeki adaletsizliğe dayanışmada bulunmak için eylemler gerçekleşiyor.