Yüzde 93 engelli raporu vardı… Zihinsel özürlüydü… Epilepsi hastasıydı… “Hapishanede kalabilir” Raporu Verdiler; KATLETTİLER… Katilleri BERAAT ETTİRDİLER..

Epilepsi hastası ve zihinsel engelli Oğuzcan Gürbüzer, 4 yıl önce Samsun T Tipi Kapalı hapishanesi’nde verilen ceza nedeniyle koyulduğu hücrede nöbet geçirerek hayatını kaybetmişti.
Bu açık ve kasıtlı bir cinayetti.
Fakat Gürbüzer için “Hücrede kalabilir” raporu veren doktor beraat ettirildi.


Samsun T Tipi Kapalı Cezaevi’nde tek başına konulduğu hücrede epilepsi nöbeti geçirdikten sonra hayatını kaybeden zihinsel engelli Oğuzcan Gürbüzer’in ölümüyle ilgili yürütülen yargılamada hapishane doktoru hakkında açılan dava sonuçlandı. Mahkeme, “görevi kötüye kullanma” suçlamasıyla yargılanan doktor hakkında beraat kararı verdi.


26 yaşındaki Oğuzcan Gürbüzer, yüzde 93 zihinsel engelliydi. Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi Özürlü Sağlık Kurulu tarafından verilen sağlık raporunda; epilepsi, sağ hemiparezi, konuşma bozukluğu, burun ve damak deformitesi teşhisi konuldu.. Aynı raporda, zekâ yaşının 6 olarak saptandığı açıkça belirtildi.
Gürbüzer hakkında açılan davaların çoğu, zihinsel engeli nedeniyle farkında olmadan gerçekleştirdiği “hırsızlık” gibi nedenlerden kaynaklanıyordu.
Baba Haluk Gürbüzer, oğlunun durumunu şöyle anlatıyordu:
“Oğlum doğuştan epilepsi hastasıydı. Yüzde 95 engelli, 6 yaş zekasına sahip, IQ ise 40. 7 yaşında vücudunda çürüme başladı, burnu kesilmek zorunda kaldı. Aidiyet duygusu olmadığından başkasının eşyasını kendisinin sanıp almaktadır. Oğlum doğruyu yanlışı bilmiyordu. Samsun’daki herkes onu tanırdı.”


Oğuzcan Gürbüzer için için daha önce “hapishanede kalamaz” raporu düzenlendi. Ancak bu rapor daha sonra nedeni belirsiz şekilde iptal edildi. Gürbüzer tutuklandı.
Aralık 2020’de cezaevine giren Oğuzcan’a 2021’de 1 günlük hücre cezası verildi. Epilepsi hastası ve yüzde 93 engelli olan Oğuzcan, aynı gün hayatını kaybetti.


Babası anlatıyor:
“Savcılığa dilekçe yazdım. ‘Bu çocuk ölecek’ dedim. Burnundan nefes alamıyor. Epilepsi nöbeti geçirdiğinde başında biri olması gerekiyor. Ama kimse dinlemedi. Onu hücreye koyarak ölüme terk ettiler. Bu kararın altında imzası olan herkesten şikayetçiyim. Gardiyanlardan hekime kadar, sorumlular yargılanmalı.”


AMA KİMSE YARGILANMADI. Sadece “hücrede kalabilir” raporunu veren doktor hakkında dava açıldı, ona da ceza verilmedi.


Hasta tutsakları sahiplenmek, halkımız için bu nedenle bir borçtur.
Hasta tutsakları yaşatacak olan sadece ve sadece direniş ve sahiplenmedir.

AKP’nin hasta tutsaklar politikası, bir imha politikasıdır.
Katliam politikasıdır.
İnsani, vicdani, hukuki, hiçbir yanı yoktur.

Sosyal ağlarda paylaşın