Canımızı yakan, onbinlerce canımızı alan depremin 3. günündeyiz.
Deprem bölgelerinden, hala halkımızın acı dolu, çaresizlik dolu seslenişleri geliyor.
Binlerce enkazın başında hala kurtarma ekipleri yok.
Deprem bölgelerinin çoğunda hala, su yok, yiyecek yok, tuvalet yok.
Sahra çadırları yok.
Yok, yok, yok.
YOK; çünkü, bu devlet, bu sistem, HALKA, HALKIN SORUNLARI VE İHTİYAÇLARINA GÖRE ÖRGÜTLENMEMİŞTİR.
Asgari anlamda ve zorunlu olarak varolan ilk yardım, sağlık, toplumsal afet kurumları da, doymak bilmeyen iktidar sahipleri ve tekelci burjuvalar tarafından yağmalanıp yok edildi.
Faşist AKP iktidarı sahiplerinin, 5’li çetelerin cepleri DOLU, enkazların başı BOŞ.
Onlar paraları ayakkabu kutularına istifledikleri için, enkazların başına gelecek ekipler yok.
Emperyalist tekeller bu toprakları yağmaladıkları için, devlet, sadece onların çıkarlarına göre şekillendiği için, deprem bölgesindeki halka verecek ekmek yok, su yok.
Halkın yaralarına sürecek merhem yok ama AMA OHAL İLAN EDİLDİ.
Bildikleri tek şey bu çünkü: Baskı, zulüm.
Üstümüze çöken, çürük binalar değil, bu düzenin kendisidir.
Çürük binalar, yağma, sömürü, soygun, talan düzeninin sonucudur.
Üstümüze çöken, düzendir.
Enkazın altından seslenen bir insanımız şöyle diyordu:
“Duyuyorsanız cevap verin”.
Duyuyoruz; ve cevap veriyoruz:
Üstünüze yıkılan düzeni yıkacağız.