Türkiye tarihinde ilk kez hukuk bu son altı yılda olduğu kadar görünüşteki bağımsız ve tarafsızlığını kaybetti. Doğrudan AKP iktidarının bir uzantısı haline geldi.
Hukuk burjuvazinin çıkarlarını korumak üzere şekillenmiş ve işlevini de bu şekilde sürdüren bir üst yapı kurumu. Fakat aynı zamanda burjuva toplumunun devamını sağlayan, ona meşruiyet kazandıran en güçlü kurumlardan biri. Dolayısıyla da görünüşteki bağımsızlığını ve tarafsızlığını koruması burjuva devletin meşruiyetini koruması için olmazsa olmazdır.
Bu yüzden de bir denge unsurudur yargı mekanizması. Doğrudan iktidarların sopası gibi hareket etmez. Fakat artık yargı ülkemizde tam da bu şekilde hareket ediyor. O kadar çok örneği yaşandı ki. İktidarın istediği kararı vermediği için sürülen hakimler,hakkında tahliye kararı verilen fakat hapishaneden çıkana kadar tutuklamak için yeni gerekçe yaratanlar.
Diğer tarafta tahliye olabilmesi için yasal düzenlemeler yapışan Alaaddin Çakıcılar, yeniden yargılama hakkı tanınarak tahliye edilen Kürşat Yılmazlar, onlarca insanın ölümünden sorumlu olarak yargılanmış ve hüküm giymiş olan Hizbullahçılar.