Türk Hava Kurumu’nda 6 sı faal 9 uçak, Türk Hava Kuvvetleri’nde ise 6 adet devasa yangın söndürme uçakları bulunuyor. Ama İzmir ve Muğla’da geçtiğimiz hafta söndürülmeyen yangında 500 hektar orman yandı. Yani daha anlaşılır şekilde ifade edilirse 5 milyon metre kare orman yandı kül oldu.
Cumhuriyet’in bir muhabirinin telefonla sorularını cevaplayan eski THK Metin Karakuş 1 hektar bile yanmayabilirdi dediği Muğla ve İzmir’de milyonlarca metrekare ormanlık alan kül oldu. Orman yangınlarında daha etkili ve çok kısa zamanda söndürme kapasitesi olan uçakların neden kullanılmadığı konusu ile ilgili yine Cumhuriyet gazetesinin bir araştırmasında şu gerçek ortaya çıkmıştı: Orman Bakanlığı, Türk Hava Kurumu’ndan uçak kiralamamış, yangın söndürme işini özel bir şirkete devretmişti. Yangın söndürme işi ile ilgisi olmayan firma ise yurtdışından helikopter kiralayarak bakanlık ile özel bir sözleşme yapmıştı.
Helikopterlerin çam yangınlarını söndürmek bir yana yangını daha fazla büyüttüğü, bakanlığın “pahalı” bulduğu THK uçaklarının piyasa fiyatının altında olduğu, THK’nin; “Bakanlık isterse yangına müdahale ederiz, para mesele değil” dediği duyulmuştu.
Ülkemiz insanının üzerinde ciddi olarak düşünmesi gerekir: 1 hektar bile yanmayabilecekken 500 hektar orman yanıyor!!!
Mesele ne THK’nın uçaklarının pahalılığı ne de özel şirketin elinde uçak bulunmamasıdır. Ormanların yandığı bölgelerin turistik bölgeler olması esas görülmesi gereken nokta. Ve yangınların olduğu yerlere ne hikmetse ertesi sene oteller tesisler dikiliyor.
Orman yangınları ile ilgili söndürme ihalelerinde dönen kirli ilişkiler elbette mercek altına alınması gereklidir. Ancak ormanlarımızın ülkemizin akciğerlerinin doymak bilmez kapitalistler tarafından AKP’nin marifeti ile yok edildiği esas görülmesi gereken nokta.
İzmir belediye başkanı yangın bölgelerinin bir tek metrekaresinin dahi imara açılmayacağını duyurmuş. Her bir metresinin yeniden ağaçlandırılacağını beyan etmiş. İnanmak isteriz ancak geçmişte yaşananlar hiç de öyle olmayacağını net biçimde gösteriyor.
