UYUŞTURUCUYA KARŞI MÜCADELE, EMPERYALİZME KARŞI MÜCADELEDİR!
Uyuşturucu, emperyalizmin kitle imha silahlarından en önemlilerinden birisidir. Uyuşturucu Çin’de, Amerika’da, Bolivya’da, Vietnam’da, kısacası haksızlığa ve adaletsizliğe karşı direnen, kapitalizmin azgın sömürüsü altında ezilen kesimleri susturmak ve bastırmak için kullanılıyor.
Uyuşturucunun ülkemizdeki kullanımı da farklı değildir. Türkiye’deki uyuşturucu kullanımı özellikle AKP iktidarı döneminde artmıştır. Asıl olarak Afganistan’dan ve İran’dan gelen uyuşturucu Türkiye üzerinden geçerek Avrupa’ya gönderiliyor. Tabii Türkiye sadece bir geçiş bölgesi değildir. Türkiye’deki tüm iktidarlar halka ve devrimcilere karşı örgütlenmiş, emperyalizmin işbirlikçisi, mafya iktidarlardır. Uyuşturucu, fuhuş, kumar… AKP döneminde artan yozlaştırma saldırısı, tüm iktidarlar tarafından halka karşı kesintisiz sürdürülmüştür.
AKP, HALKIMIZI ZEHİRLEYEREK MİLYAR DOLARLAR KAZANIYOR!
Uyuşturucudan kazanılan para, yasal yollardan geçmediği için bunu hesaplamak çok mümkün olmasa da; yakalanan uyuşturucuların fiyatını hesaplayarak tahmini bir rakam ortaya çıkartmak mümkündür. Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Daire Başkanlığı, Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi’nin 2017 raporlarına göre; Türkiye, miktar olarak uyuşturucunun dünyada en fazla yakalandığı ülkelerin başında geliyor. Tüm Avrupa’da yakalanan uyuşturucu miktarı ise Türkiye’dekine ulaşamıyor bile.
Avrupa’da uyuşturucu pazarının hacminin 30 milyar euro olduğu hesaplanıyor. Bunun yüzde 38’i, 10 milyar euro değerindeki esrar. Eroinin hacmi ise yaklaşık 8 milyar euro. Emniyet Müdürlüğü’nün raporuna göre Türkiye’de 2017’de 20 bin kilo eroin, 146 bin kilo esrar, 845 kilo kokain, 241 kilo metamfetamin ile, 3.7 milyon adet ecstasy, 12.9 milyon da captagon yakalandı. AB’nin saflığına göre verdiği fiyatlara bakılırsabu miktarların parasal değeri 2 ile 3 milyar euro yani 9 ile 14 milyar lira arasında. BM (Birleşmiş Milletler) Uyuşturucu Kontrol Kurulu’nda yer alan Prof. Dr. Sevil Atasoy, pazara sürülen uyuşturucuların sadece yüzde 10’unun yakalanabildiğini söylüyor. Bu demektir ki; Türkiye’den gelip geçen ya da gelen ama yerli pazara sunulan uyuşturucudan kazanılan paranın toplamı 140 milyar dolar civarında.
140 MİLYAR DOLARLIK BİR PAZAR ALANI İKTİDARLARIN ONAYI OLMADAN, HATTA İKTİDARLARIN DAHİL OLMADAN İŞLETİLEMEZ!
Dini kullanan, halkın değerlerini halkı avlamak için kullanan AKP, aslında yozlaştırmanın başıdır!
YOZLAŞTIRMANIN BAŞI OLAN AKP, CIA’NIN TALİMATLARIYLA HAREKET ETMEKTEDİR.
Çünkü uyuşturucu asıl olarak CIA’in, halk ayaklanmalarını bastırmak için kullandığı, örgütlediği, yaydığı, geliştirdiği bir zehirdir. Ve işbirlikçi iktidarlar da bunun suç ortağıdır. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Afganistan’daki afyon üretiminin 2017’de yüzde 90 arttığını açıklayarak, “Dolayısıyla yakalamamız gereken miktar 2018’de 40 tona çıkmalı.” dedi. İşte tam da bu ZEHİR TİCARETİNİN merkezindedir AKP. Bonzai denen, 2 liraya 8-9 yaşındaki çocuklar tarafından alınabilen uyuşturucunun içinde, gerçekten zehir de vardır. Fare zehiri koyuyorlar uyuşturucuların içine. Çocuklarımızı katlediyorlar. Uyuşturucunun bu kadar ucuza satılması, bu kadar yaygınlaştırılması; asıl olarak uyuşturucu pazarından para kazanmak değildir. Asıl olarak adaletsizlikleri karşısında halkın “GAYRI YETER ARTIK” deyip ayaklanmasından korktukları içindir.
Uyuşturucunun devrimci mücadele ile, halkın hak alma mücadelesi ile bağını kurulamazsa uyuşturucu sorununu göremez çözümünü de bulmak mümkün olmaz. Her sorunda olduğu gibi, yozlaştırma saldırısının her ayağında olduğu gibi, uyuşturucu meselesinde de HEDEF İKTİDARDIR! (sürecek)