AKP faşizmi halka yönelik saldırılarını meşrulaştırmak için sadece sağ, muhafazakar diye bilinen havuz medyasına ihtiyaç duymuyor. Sol, muhalif görünümlü gazetelere de ihtiyaç duyar. Böylesi zamanlarda en öne atılan, bırakalım basın ilkelerini, hiç bir ahlaki ölçüye ihtiyaç duymaksızın faşizmin isteği doğrultusunda yayın yapan bir gazetedir SÖZCÜ!
Muhaliflikleri faşizmin kendisine değildir. Faşizm ne zaman halka saldırsa bayrak önde ilk Sözcü gazetesi görülür.
Yüksel direnişçilerine bu sabah itibari ile AKP polisi bir operasyon gerçekleştirdi. Polis sabah saat 6 da evlere baskın yaparak 7 kişiyi gözaltına alır da Sözcü polis operasyonuna yardım etmez mi?
Hemen Yüksel direnişçilerini DHKP-C’nin memur yapılanması ilan etmiş bile. Daha gözaltında olmalarına daha savcılığa çıkmamış olmalarına ve daha henüz neyle suçlandıkları belli olmamasına rağmen Sözcü ahlaksızlığına ve kontra haber yapma alışkanlığına devam ediyor.
DHKP-C’nin memur yapılanması diye lanse ettiği 7 kişi kimdir:
Nazan Bozkurt
Gülnaz Bozkurt
Acun Karadağ
Mahmut Konuk
Mehmet Dersulu
Armağan Özbaş
Merve Demirel…
Bu isimlerin hepsi her gün Yüksel caddesinde işlerini isteyen, 15 temmuz sonrası KHK ile işleri ellerinden alınmış kamu emekçileri. Tam 1375 gündür her gün 2 kez işkence ile gözaltına alınmalarına rağmen direnmeye devam ediyorlar. Ve polis her gün görüyor bu yüzleri.
Peki Sözcü neden illegal bir yapıya yapılmış operasyonmuş gibi verir bu haberi? Çünkü Sözcü ne muhaliftir ne de Sol’dur. Yüksel direnişinin bitirilmesi için faşizmin yardımına koşmuştur. Yalan haber yapmaktan hiç çekinmez. Sözcü faşizmin devamı için yayıncılık yapan kontra bir gazetedir. Devrimcilere saldırırken hiç bir ölçü tanımaz.
İşini isteyen, alınterinin gasbedilmesine karşı çıkan herkese terörist yaftası yapıştıran AKP faşizmi Yüksel direnişini terörize etmek için denemediği yöntem bırakmamıştır. Sözcü de bu konuda AKP faşizmini yalnız bırakmamıştır.