Her yağmurun sele dönüştüğü ve can aldığı şehirlerden biri de Samsun. Samsun’un Salıpazarı ilçesinde sağanağın yarattığı akıntıya kapılan bir kişi ile heyelan altında kalan kişi yaşamını yitirdi. Hemen her yağmurun aynı sonucu yarattığı Samsun’da hiç bir tedbir, hiçbir önlem alınmıyor. İnsanlarımız alınmayan önlemler ile katlediliyor. Ve her seferinde DEVLET aynı yalanı söylüyor. Devlet adamlarına göre her şey normal, normal olmayan fazla yağmur yağması.!
Sel ve heyelanda yaşanan can kayıplarının ardından Belediye Başkanı ve Vali, devletin bu konuda hiç bir sorumluluğu olmadığını ispat etmeye çırpındılar. Sanki dünyada bir tek Samsun’da bu kadar şiddetli yağmur yağıyor. “Bu şiddette yağmur nerede yağsa aynı sonuç yaşanır” yalanını akıllara işlemek istiyorlar.
Belediye Başkanı; Akgül, “Aşırı yağış sel ve taşkınlara yol açtı. Üç, dört de kayıp var, inşallah onlara ulaşırız. Şehir merkezinde köprü üzerini aşan su, şehir merkezinin içinde tekstil fabrikamız, hastanemiz ve esnafımızda büyük hasar oluşturdu. İnşallah başka can kaybı olmaz. Halen teyakkuz halindeyiz. Gerekli tedbirleri almaya çalışıyoruz” derken Samsun Valisi Osman Kaymak ise “Bugün öğlen başlayan sağanakla metrekareye 140 kilogram yağış düştü. Bu havza geniş bir havza, aynı zamanda Terme Çayı’nı da besleyen bir havza. Maalesef bu yağışlar sonucu 2 vatandaşımız rahmetli oldu. Sele kapılanlardan 1 vatandaşımız hayvanlarını kurtarmaya çalışırken suya kapılmış, onun cesedine ulaştık. Diğerinde ise heyelan oldu, 5-10 köyü ilçeye bağlayan yol. Şu anda o yolu açmaya çalışıyoruz. Bu heyelan sonucu da 1 vatandaşımız maalesef toprak altında kaldı, onun da cesedine ulaştık. Son 3- 4 saattir büyük bir risk altındaydık…” dedi. Devletin gerek sağanak yağmur gerçeğine göre önlem almamaları gerekse arama kurtarma çalışmalarındaki yetersizliklere hiç değinmedi ikisi de.
2012 yılında da benzer bir sağanak, Samsun’da dere yatağına yapılan TOKİ konutlarında 10 kişinin hayatını kaybetmesi ile sonuçlanmıştı.
O katliamdan sonra da benzeri açıklamalar yapılmıştı. Yaptıkları açıklamalara bakıldığında yine tüm suç yağmurdaydı. Hayır tüm suç kendilerinde yani devlette. İnsan için değil kâr için çalışan sistemde. Sömürü üzerine kurulu Kapitalizmde.
İnsan oğlunun doğa olayları arasında mücadele etmeyi ve önlem almayı öğrendiği ilk doğa olaylarındandır sel. İnsanlığın binlerce yıla dayalı tecrübesi olmasına rağmen yoğun yağmurun sebep olduğu olaylara bu kokuşmuş düzen çare bulamıyor. VE HER SEFERİNDE AYNI AÇIKLAMA İLE HALKI KANDIRABİLECEKLERİNİ ZANNEDİYORLAR.
Sel gibi heyelan gibi doğa olaylarına engel olmak artık bir çok ülkede sorun bile değil. Hatta çok daha fazla yağmurun yağdığı bir çok ülkede sel veya heyelan olayları yaşanmıyor bile. Ancak ülkemizde bu önlemler bu tedbirler kârlı olmadığı için alınmaz. Asla da alınmayacaktır. Onun yerine « takdiri ilahi » yalanını atmak hem daha kolay hem de hiç masrafsız .
Samsun’da 2 kişinin hayatını yitirdiği sel katliamından bazı kareler yayınlıyoruz: