AKP faşizminin şirazesinin ayarı iyice kaçtı. AKP iktidarı için öldüren de, tecavüz eden de, çalan da, uyuşturucu satıp pezevenklik yapan da ceza almıyor artık. Bu suçlarla gözaltına alınan veya yanlışlıkla tutuklananlar serbest, namusu onuru ve haysiyeti ile yaşayan halkın çocukları ise müebbet veya onlarca yıl hapis cezasına çarptırılıyor.
Haziran Direnişi sırasında Ümraniye’de yürüyüş yapan kalabalığın arasına bir arabanın dalması sonucu hayatını kaybeden Mehmet Ayvalıtaş’la ilgili davada 6.5 yıl süren yargılama sonucu karar verildi:
İki sanığa beraat.
Aile ve Ayvalıtaş’ın yakınları karara tepki gösterdi.
Kartal Anadolu Adliyesi 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 24. celsesi görülen duruşmaya sanık Cengiz Aktaş katılmazken, bir diğer sanık Görkem Demirtaş hazır bulundu. Mehmet Ayvalıtaş’ın babası Ali Ayvalıtaş ve taraf avukatları da duruşmadaydı.
‘Polislerin tutanağı gözardı edildi’
Davacı Mustafa Kartal ve Seyit Kartal’ın avukatı Sevgi Evren dosya kapmasında alınan bilirkişi raporlarının taraflı ve eksik olduğuna dikkat çekerek, “Kazanın yaşandığı gün iki polis memurunun tuttuğu tutanak 6,5 yıl boyunca göz ardı edildi. Bu dosyada eksik inceleme yapıldı. Bu nedenle verilen mütalaa kabul edilebilir değildir” dedi. Mahkeme heyetine, “6,5 yıldır çabalıyoruz siz çaba sarf ediyorsunuz” diyen Evren, “Bu kadar süre zarfında gerçeği ortaya çıkarmıyorsak hepimiz gidip evimize oturalım, başka işler yapalım” diye konuştu.
‘Çocuğum öldürüldü’
Duruşmada söz alan baba Ali Ayvalıtaş oğlunun vefat etmesinin üzerinden tam 6,5 yıl geçtiğini anımsatarak, “Oğlum asker olacaktı. Yuvasını kuracak, insanlığa hizmet edecekti. Oğlum yürüyüşe katıldı. Bu suç mu? Sizden ricam size güveniyorum. Tutuklayın bunları. Çocuğum öldürüldü. Eşim hayatını kaybetti. Ben baypas oldum. Yürüyemiyorum. Allaha sığınıyorum. Kararı sizlerin vicdanına bırakıyorum” dedi.
Sanık Görkem Demirbaş’ın avukatı Yalçın Tura ise kovuşturmanın genişletilmesi yönündeki taleplerin reddedilmesini istedi. Duruşma savcısı da katılan avukatlarının taleplerinin reddedilmesini istedi.
Talepler oybirliği ile reddedildi
Mahkeme heyeti katılanlar vekillerinin araçların teknik özellikleriyle ilgili rapor aldırılması, bir kısım tanıkların dinlenmeleri, yeniden kesif yapılarak bilirkişi raporu alınması yönündeki tevsi tahkikat taleplerinin yargılamayı uzatacağı bu nedenle taleplerin oy birliği ile reddine karar verdi. Mahkeme, sanıklar Mehmet Görkem Demirbaş ve Cengiz Aktaş hakkında beraat kararı verdi.
Karar Avukatlar ve Ayvalıtaş ailesinin ve davaya katılanların mahkeme çıkışında protesto ile karşılandı.
BU DAVA İLE BİR KEZ DAHA GÖRÜLDÜ Kİ HALK İÇİN ADALET YOK. HALKIN ADALET İÇİN MÜCADELE ETMEKTEN BAŞKA BİR SEÇENEĞİ YOK.
Halkın çocuklarını katledenler ödüllendiriliyor, bir kaç ay hapis yatırılıp serbest bırakılıyor ama halkın evlatları bir tek eyleme katıldığı veya bir anmaya katıldığı için onlarca yıl hapse mahkum ediliyor. Mustafa Koçak örneğinde olduğu gibi bir itirafçının bir tek cümlesi ile müebbet hapse mahkum ediliryorken halkın evlatları, gün gibi açık bir şekilde çocuklarımızı katledenler beraat ettiriliyor…
Ne olmuştu?
2 Haziran 2013 tarihinde, Ümraniye’de toplanan kalabalık yoldan geçen araçları durdurmuş, bir araç ise durmayarak kalabalığın içine dalmıştı. 19 yaşındaki Mehmet Ayvalıtaş ölmüş, kuzeni 17 yaşındaki Seyit Kartal ise yaralanmıştı. Ayvalıtaş’ın üzerine araba sürdüğü öne sürülen Mehmet Görkem Demirbaş ve olay sırasında durmasına rağmen aracıyla birlikte sürüklenen taksi şoförü Cengiz Aktaş hakkında “taksirle adam öldürme ve yaralama” suçlamasıyla dava açılmıştı.
Tanıklardan, Mehmet Ayvalıtaş’ın eniştesi Mustafa Kartal o anları şöyle anlatmıştı: “Binlerce kişi toplanmış yürüyorduk. Gelen araçlara el sallıyorduk, durmaları yönünde işaret yapıyorduk. Ankara istikametinden gelen araçlar dururken, bir tek bu İstanbul yönü Avrupa yakasından Anadolu yakasına gelmek isteyen araç görmedi. O da durabilirdi ama fren bile yapmadı. Çünkü kasıt var. Araç kullanıcısı arabasını bilerek biz göstericilerin üzerine doğru sürdü.”