Mahmut Konuk 27 şubat 2017’den beri KHK ile işinin elinden alındığı işyerinin önünde direnişe başlamış bir sağlık emekçisi.
Yüksel Direnişi direnişçisi. Yıllardır sürdürdüğü direnişi boyunca hemen hergün gözaltına alındı, serbest bırakıldı, alındı serbest bırakıldı. Direniş alanını terketmedi.
AKP faşizmi teslim alamayacağını, yıldıramayacağını anladığından tüm Yüksel direnişçilerini olduğu gibi onu da tutukladı.
Tutuklanması keyfi, hukuksuz ve gayrı meşru olan Mahmut Konuk’a işkence devam ediyor.
Tutuklandığı günden beri Karantinada tutuluyor. Karantina adı altında koyulaştırılmış tecrit işkencesine tabi tutuluyor demek daha doğru.
Adana Kürkçüler F tipi Hapishanesine sürgün edilen direnişçi Mahmut Konuk 24 Eylül’de edinilen bilgiye göre halen karantina denilen işkenceye tabi tutuluyor.
Mahmut Konuk’un kronik diyabet ve beraberinde pek çok kronik hastalığı var.
Birkaç kez dilekçe yazmak için kağıt kalem istiyor, diyet yemeklerinin kendisine verilmesini talep etmek için. Ancak işkence kağıt kalem talebi karşılanmayarak devam ediyor.
Hücresine gelen gardiyanlarla aralarında tartışma çıkıyor ve kağıt kalem talebini tekrarlıyor. Ama bu talebi kabul yine kabul edilmiyor. Kabul edilmediği gibi gardiyanlar tarafından kolu arkaya bükülüyor. İşkence Mahmut Konuk’u süngerli hücreye alınmakla tehdit ediliyor.
“Akıllı ol” , ” Seni süngerli hücreye atarız” gibi sözlerle psikolojik işkenceye tabii tutuluyor.
AKP iktidarı işkencecidir. Yüksel direnişi karşısında çaresizleşen AKP faşizmi, direnişi bitirmek için her yöntemi denedi. Denediği yöntemlerin hemen tamamı işkencenin farklı yöntemleri idi. Bu sefer karantinayı işkenceye dönüştürüyor, tecrit uyguluyor, teslim alamadığında kaba işkenceye başvuruyorlar.
Mahmut Konuk direnişi ile ülkede yaşanan tüm adaletsizliklere duyarlılık yaratmaya çalışmış, AKP faşizmine karşı nasıl mücadele edileceğini göstermiştir. Bugün Mahmut Konuk ve tüm Yüksel Direnişçilerini sahiplenmek ülkemiz demokrasi mücadelesi için çok büyük önem kazanmıştır.