16 Ağustos günü, Lübnan Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, Al Manar televizyonunda bir konuşma yaptı.
2006 yılında İsrail’in Lübnan’a saldırmasıyla yaşanan savaşın 13’üncü yıldönümü dolayısıyla konuşan Nasrallah « direniş hattının sayesinde zaferle çıktık bu savaştan ve bu güç sayesinde bugün bölgemize saldıramıyorlar » dedi ve hiç olmadığı kadar ABD ve İsrail karşısında güçlü olduklarını söyledi.
2006 savaşının İsrail’in kullanıldığı, bir Amerikan saldırısı olduğunu hatırlattı.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 2006 Lübnan-İsrail savaşını sona erdirmek amacıyla aldığı 1701 sayılı kararına değinen Nasrallah, “Lübnan’ı İsrail’in saldırılarından koruyan bu karar değildir. Lübnan’ı koruyan, direniş, ordu ve halktır » diye konuştu ve hayatını kaybeden şehitleri ve ailelerini hatırlattı.
Nasrallah ayrıca, Beyrut’ta Şii nüfusun yoğunlukta yaşadığı Dahiye bölgesindeki Perşembe günü gerçekleşen ve 22 kişinin hayatının kaybettiği, 300 kişinin de yaralandığı saldırıya da değindi. Saldırıyı Ayşe Tugayları adlı Suriyeli muhalif bir grup üstlenmiş ve bir ay önce 50’den fazla kişinin katledildiği saldırının da kendilenine ait olduğunu belirtmişti.
Lübnan, Filistin, Suriye ve Körfez ülkelerinden, mezhep odaklı örgütlerden ve şahsi düşmanlıklardan vazgeçmelerini isteyen Nasrallah, yalnızca Şiileri değil, Sünni, Hristiyan, Yezidi, Dürzi, Alevi ve İbadileri de hedef alan bu tehlikenin karşısında birlik olma çağrısı yaptı.
Nasrallah, “Suriye’de 100 savaşçımız varsa 200 olacak, 1000 savaşçımız varsa 2000 olacak” dedi.
Hizbullah lideri, “Eğer benim veya tüm Hizbullah’ın Suriye’ye gitmesi gerekirse, Suriye’ye de gideriz” diye konuştu.