Kartacalı komutan Hannibal Barca’nın komutasındaki ordu, fillerle birlikte Alp dağlarının önüne gelir. Komutanların bazıları, bu filler ile Alpler’i geçmenin imkansız olduğunu söylerler.
Hannibal şöyle der:
“Ya bir yol bulacağız ya da bir yol yapacağız.”
*
Bir başka ünlü sözdür; „yapmak isteyen yolunu, yapmak istemeyen bahanesini bulur.“
*
Korona altında şimdi Hannibal’ın sözü yol gösterecek herkese.
Ölüm orucu direnişçileri, ölümün koynundaki yolculuklarında, kendi kaderleriyle baş başa bırakılmayacaklarsa, herkes bu koşullarda da olsa bir yolunu bulacak.
Ülkede de, Avrupa’da da bu yol bulunacak.
*
Emperyalistler, gerçek şu ki; Koronaya karşı önlem almıyorlar.
Sömürücü asalak kapitalistlerin siparişleri zamanında yetişsin, üretimleri aksamasın, hesapları bozulmasın diye, onların fabrikaları çalışmaya devam ediyor.
Fabrikalar çalışınca herşey devam ediyor.
Ve virüs yayılıyor.
Ve emperyalist ülkeler, asıl yapmaları gerekeni yapmadıklarını,
gerçekten gereken önlemleri almadıklarını GİZLEMEK için de ABARTILI sokak önlemleri alıyorlar. Polis terörü yaratıyodrlar.
*
Bir çok ülkede mutlak bir sokağa çıkma yasağı yok.
Hiçbir ülkede „demokratik haklar rafa kaldırılmıştır“ diye bir yasa yok.
Fakat bir çoğunda iki kişiden fazla bir araya gelmek yasak.
Belli bir mekanda kalabalık bulunmak yasak.
Fakat marketlerde 3’er metre aralıklarla 20-30 kişi aynı anda bulunabiliyor.
Dolayısıyla, demokratik mücadele açısından yapılması gerekenlerin yolu da aynı biçimlerde bulunabilir.
İnsanların belli kurallarla marketlerde alışveriş yapmaları ne kadar doğal ve meşruysa, 2’şer kişiyle sınırlı kalmak koşuluyla bisikletme geziye çıkmaları ne kadar doğalsa, bankaya para çekmeye gitmeleri ve orada sıraya girip birer birer girip çıkmaları ne kadar doğalsa,
demokratik mücadeleyi sürdürmek için aynı biçimleri kullanmak da o kadar meşru, haklı ve doğrudur.
Örneğin Londra’da, tıpkı markete gidenlerin, tıpkı bankamatiklere para çekmeye gidenlerin yaptıkları gibi, 2 kişi konsolosuğun karşısına gidiyor, protestosunu yapıyor, onlar geri çekiliyor, sonra 2 kişi daha..
Hannibal’ın dediği gibi,
bir yol da bulunabilir. Yeni bir yol da yapılabilir.
Türkiye’de sürmekte olan ölüm orucu direnişinde, üç insanın ölmesini önlemek için demokratik hakları kullanmaya devam etmek kadar haklı, meşru bir şey yoktur.
Bu hakkı kullananlar, elbette kendilerinin de, kendi dışlarındaki insanların da Korona’ya karşı güvenliğini de almakla yükümlüdürler. Hiçbir demokratik eylemde bu önlemler asla ihmal edilmemelidir.
Bu hak, ölüm orucu direnişini sahiplenmek için olduğu kadar, salgına karşı alınan önlemlerin mantıksızlığını ve yetersizliğini protesto etmek için de kullanılabilir.
*
Helin, İbrahim ve Mustafa’yı sahiplenmek için, her zaman bir yol vardır ve olmalıdır.