S400 tartışmalarına en ilginç yorumlardan biri Kılıçdaroğlu’ndan geldi. Cumhuriyet’in haberine göre Kılıçdaroğlu’nun ABD ile yaşanan “S-400” ve “F-35” gerilimine ilişkin olarak, “Dış politikada ciddi anlamda bir savrulma içerisindeyiz. Dış politikanın ortak akılla ve sürdürülebilir şekilde yönetilmesi gerekiyor. Türkiye’nin güvenliği için ihtiyacı varsa S-400 alınabilir ama bu Rusya’ya bağımlılık halinde olmamalı” değerlendirmesini yaptığı belirtildi.
Bağımsız bir ülkenin politikacısıymış gibi bir değerlendirme. Ama ülkemiz bağımsız bir ülke değil. ABD’nin sömürgesi olduğumuz bir gerçek. Bunu 10 yaşındaki çocuk bile bilir. Tabii ki Kılıçdaroğlu da bilir.Türkiye’nin ABD ile bağımlılık ilişkileri yaklaşık 75 yıla dayanmakta ve bir S400-F35 krizi ile koparıp atılacak türden değil. İktidara geldiği günden beri ABD desteği ile iktidarda kalan işbirlikçi AKP’nin böyle bir derdinin olmadığını da çok iyi bilir Kılıçdaroğlu.
Kılıçdaroğlu’nun “Rusya’ya bağımlı olmayalım” açıklamasından “aman bu S400-F35 tartışmaları ABD ile bağımlılık ilişkilerimize zarar vemesin” anlamı çıkartılabilir. Ancak, sanki başka hesaplar da var gibi. Bir yerlere mesaj mı gönderiliyor ne? Mesela ABD’ye? Ya da ABD işbirlikçisi oligarşiye? AKP ile ABD arasında anlaşmazlık yaşanırken “BAKIN BEN DE BURADAYIM” anlamına gelen bir mesaj değil mi bu? Ne de olsa ABD ve işbirlikçisi oligarşinin desteğini almadan iktidara gelmenin imkansız olduğu bir ülkedir Türkiye. “Rusya ile ilişkilerimizi ABD’nin çıkarlarına zarar vermeyecek seviyede tutalım” anlamına gelen bu beyanın başkaca bir amacı var mıdır?