Saldırıların ardı arkası kesilmiyor.
Son dönemlerde özellikle Avrupa’da yaşanan ırkçı saldırılara bir yeniside İngilizlerin eski bir sömürgesi olan Yeni Zelanda’da eklendi.
İki camiye, ırkçı faşistler tarafından saldırı düzenlendi. 50 ye yakın insanın öldürüldüğü saldırıda, cuma namazı sebebiyle yüzlerce kişinin bulunduğu ve onlarca yaralı olduğu bildiriliyor. Katliamı gerçekleştiren kişi, olay anını sosyal medyadan canlı olarak yayınladı.
Yaklaşık 4.5 milyon nüfusa sahip olan Yeni Zelanda’da Avrupa kökenli insanların nüfusun yaklaşık yüzde seksenini oluşturduğu biliniyor. Nüfusun sadece yüzde birini Müslümanlar oluşturuyor.
Ülkenin yerlileri olan Maoriler 1200 yıl kadar önce Yeni Zelanda’ya Doğu Polinezya’dan gelerek yerleşmeye başlamıştır. İngiltere, Yeni Zelanda’yı 1839’da işgal etmiş, bu tarihten sonra ülkeye Avrupalı yerleşimcilerin göçü hızlanmıştır..
Ülkeye gelen ilk müslüman göçün, altın yataklarında çalışmak üzere gelen Çinli Müslümanlar olduğunu hesaba kattığımızda bu saldırılarında yabancı göçmenleri yıldırmaya, sindirmeye yönelik olduğunu görebiliriz.
Ada halkının yerlilerinin Maori’ler olmasına rağmen bugün nüfusun sadece yüzde 14’ü Maori’lerden oluşmaktadır. Avrupalı kapitalistler tarafından işgal edilmiş ve sömürülmeye devam eden bir ülkede bugün bir katliam yaşanmıştır.
Daha öncede 1998’de bir kundaklama sonucunda ülkedeki Hamilton şehrinde bir cami, açılışından sadece altı ay sonra yakılarak tahrip edilmişti..
Brenton Tarrant adlı saldırganın, kendi sosyal medya hesabından 70 sayfalık bir manifesto yayınlandığı ve burada Türkiyeli’leride tehdit ettiği görülmekte.
“Topraklarınızda huzur içinde yaşayabilirsiniz, size zarar gelmeyecek. Boğaz’ın Doğu yakasında.”Ama Boğaz’ın Batı yakasında bir yerde yaşamayı denerseniz, Avrupa’ya gelirseniz sizi öldüreceğiz.Konstantinopolis’e gelir, tüm cami ve minareleri yıkarız. Ayasofya minarelerden kurtulacak ve Konstantinapol hak edildiği gibi tekrar Hristiyan şehri olacak”