Dünyada belki de eşi benzeri görülmemiş bir taleple bir direniş başladı bundan yaklaşık 1 sene önce. Bu direniş biçim ve yöntemi ile değil talebi ile belki de ilk kez gerçekleştiriliyor.

İsviçre’de Bir baba, Babalık Hakkı İçin direniyor.
İsviçre dünyaya demokrasi, insan hakları cenneti gibi sunulan bir ülke ancak, halk deyimimizin de dediği gibi “dışı seni içi beni yakar” türünden bir devlettir. Irkçılık ve hukuksuzluk sinsice sürdürülür. Uzay Uzatmaz’ın direnişi de KESB isimli İsviçre’nin ırkçı ve hukuksuzluğu ile bilinen bir kurumuna karşı.
Bir insanın babalık hakkı için direniyor olduğu bir ülkenin demokrasisi ve insan haklarının hangi noktada olduğunu tahmin etmek zor olmasa gerek. Ki sadece Uzay Uzatmaz’ın direnişi karşısında acizlikleri İsviçre Devleti’nin nasıl keyfi, nasıl anti demokratik, nasıl insan haklarını hiçe sayan bir devlet olduğunu gözler önüne seriyor. Yabancılara karşı ırkçılık artık normalleşmiş durumda. Uzay Uzatmaz tüm bunlar ile birebir karşı karşıya kalan bir baba…
Ajansızımız ile iki kez canlı yayın yaparak yaşadığı hukuksuzlukları anlatan Uzay Uzatmaz aynı zamanda GHA gönüllü emekçisi…
Babalık hakkı elinden alınan Uzay Uzatmaz KESB denen kurumun önünde sürdürdüğü direnişinin 355. gününde.
10 gün sonra 1 yılını dolduran direnişin kat ettiği mesafeyi, nelerle karşılaştığını önümüzdeki günlerde halkımızın bilgisine sunacağız.