İki yavru. İki ana kuzusu. Güloğlu ailesinin iki çocuğu. Biri 8 yaşında. Diğerinin yaşını söylerken insanın gırtlağı düğümleniyor, gözleri doluyor… daha dördünde. Belli ki abisini yalnız bırakmamak için gitmiş o da hayvan otlatmaya. Ayaz belli ki okul tatilini hayvan otlatarak yani çalışarak geçirmek zorunda. Nupelda içinse ne denebilir… daha konuşmayı öğreneli ne kadar zaman olmuştur ki, henüz 4 yaşında. DÖRT.
Yoklar artık. Hayata gözlerini yumdular. Daha ne yaşamışlardı ki?
Mayın, bunlar çocuktur, yazıktır demedi. Patladı üzerine o küçücük ayakları ile bastıkları anda. Yan yanalarmış… küçük Nupelda abisine yapışmış yürüyormuş anlaşılan. O yaşta çocuklar abisinin bir yerlerine tutunarak yürür ya korkularından. Tabii korku börtü böcekten. Mayının ne olduğunu nerden bilsin bebek.
Mayın koymuşlar oraya. Mayın. Sınır bölgesi değil orası. Dersim. Dersim’in Ovacık ilçesi.
Devlet PKK’lilerin yerleştirdiğini söylemiş. Kendi yerleştirmiş olsa da “ben yerleştirdim” demez ki zaten. Ne farkeder ki kimin koyduğu; Ayaz ile Nupelda… insanın dili varmıyor söyleyemeye. Onlar artık yok işte. Aldınız iki yavrunun canını. Mayını kimin yerleştirdiğinin ne önemi var.
Ülkede zulüm varsa bunun en çok yaşandığı yerdir Dersim. Hem de yüzyıllardır böyle bu. Yüz yıllardır öldürülüyor çocuklarımız o topraklarda. Kadın, çocuk bebek demeden katledilde kaç kez.
Bu son olsun diyesimiz var ama bu kahpe düzen çocuklarımızın kanıyla besleniyor. Bu düzen yıkılmadıkça, daha çok yüreği Ayaz ve Nupelda bebeğin acısıyla dağlanan ana babalar olacak maalesef.
Daha iki gün öncesinde devlet Ovacık ilçesini de kapsayan bir çok bölgeyi Geçici Özel Güvenlik Bölgesi ilan etti. GÜVENLİK(!). Ayaz Nupelda. Ayaz 8 yaşındaydı Nupelda 4. SEKİZ ve DÖRT…