Hindanstan başkenti Delhi’de bulunan 5 katlı bir çanta fabrikasında saat 05.30 civarında yangın çıktı 9 Aralık günü.
43 kişinin hayatını kaybettiği yangında 50 kişi de yaralandı.
Başkentin işlek caddelerinden Rani Jhansi Yolu’nda bulunan fabrika ayna zamanda yoksul tekstil işçilerinin yattığı binaydı. Evleri olmayan, ya da uzak köylerden çalışmaya gelen insanlar gündüzleri 15 saat çalıştıkları fabrika içinde yatıyorlardı. Aylık 14 dolar ücret için…
Fabrikada yangın tahliye çıkışı ve yangın söndürme ekipmanlarının bulunmadığı öğrenildi.Yeni Delhi polisi, yangınla ilgili başlatılan soruşturma kapsamında, fabrika sahibini gözaltına aldı.
Bir fabrika patronunun ceza alıp almaması elbette durduramayacak tekstil işçilerinin benzer facialar yaşamasını.
Haber ajanslarından gelen “tekstil işçilerinin toplu ölümü” haberleri artık sıradanlaştı…
Batı’da sürekli yükselen bir hızla moda, giyim « tüketiliyor » adeta. Tekstil sektörü ise güney ülkelerinde süren sömürü ile besleniyor.
Giyim markaları, çantalar, neredeyse her hafta yeni koleksiyonlarla piyasaya çıkıyorlar.
Ürün fiyatlarını düşürmek için, ucuz emek gücü Hindistan, Bangladeş, Çin, Kamboçya, gibi ülkelerde elde ediliyor.
Her yıl dünyada 80 milyar yeni kıyafet alındığı, bu rakamın 20 yıl öncesinden %400 fazla olduğu biliniyor.
Zara, H&M, Primark, GAP, Mango… O parlak vitrinlerin arkasında karanlık ve kanlı bir gerçek var. Markalar devasa karlar elde ederken, işçiler fabrikalarda yatmak zorunda kalıyor.