HHB Ülkemizin bir çok yerinde bulunan işkence merkezlerinin bazılarını ifşa etti. Sosyal medya hesabından MİT’in gizli işkence merkezlerini teşhir eden HHB, bu çok önemli paylaşımlarında çarpıcı gerçekleri dünyaya duyurdu. Ülkemizdeki gizli işkence merkezleri artık belgelenmiş durumdadır.
HHB’nin sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımları yazı haline getirerek siz okurlarımıza sunuyoruz. Yayınladığımız HHB paylaşımları, ülkemizdeki işkencehanelerin teşhir edilmesinin yanında tüm devrimci demokrat, en genel anlamıyla ilericileri bu işkencehanelere karşı mücadeleyi mücadeleye çağrıdır.
HHB paylaşımları şöyle:
Müvekkilimiz Ayten Öztürk 8 Mart 2018’de Lübnan’dan kaçırılıp Türkiye’ye getirilmiş ve gizli bir işkence merkezinde 6 ay boyunca elektrik, askı, falaka, kaba dayak gibi birçok işkenceye maruz kalmış ve müvekkilimizin vücudunda bu işkenceler nedeniyle 898 yara meydana gelmişti. AOÇ arazisi içinde ve çevresinde, bu amaçla kullanılmaya müsait birçok yer var. Kıraç, yanında-yöresinde halkın yaşadığı yerler bulunmayan fabrika ve işletmeler, resmi kurumlar var.
Ankara’daki Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) arazinde MİT’e tahsis edilen ve işkence merkezi olarak kullanılan yerlere ilişkin elimize ulaşan bilgileri ve görselleri paylaşıyoruz.
MİT Çiftliği olarak bahsedilen yer Ankara’da Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) arazisi içinde birkaç noktadan oluşuyor. Yani tek bir nokta değil, AOÇ arazisine “MİT Çiftliği” denilen yer dışında, MİT’e ait işkencehane olarak kullandıkları başka yerler de mevcut.
AOÇ arazisi içinde ve çevresinde, bu amaçla kullanılmaya müsait birçok yer var. Kıraç, yanında-yöresinde halkın yaşadığı yerler bulunmayan fabrika ve işletmeler, resmi kurumlar var.
Müvekkilimiz Ayten, işkencehanenin aynı zamanda kadınların da çalıştığı resmi bir kurumun altında yer aldığını düşündüğünü, çünkü topuklu ayakkabı sesleri duyduğunu ve seslerin haftasonları çok seyreldiğini söylemişti.
15 Temmuz sonrası FETÖ’cü oldukları iddiasıyla siyah transporter ile kaçırılan ve bir kısmı Ayten gibi uzun işkencelerin ardından yeni gözaltına alınmış gibi gösterilerek tutuklanan kişilerin anlatımları ve bu kişilerle ilgili yazılar ve videolarda da benzer anlatımlar mevcut.
FETÖ’cülerin anlatımları ile Ayten’in anlattıkları büyük ölçüde örtüşüyor. Onların net olarak söylediği yer, Anadolu Bulvarı ile Ankara Bulvarı’nın kesiştiği kavşakta, kısa adıyla “MARŞANDİZ” denilen, Marşandiz tren istasyonuna yakın bölge.
Buraya ilişkin harita ve uydu görüntülerine bakıldığında kavşağın güneyinde kocaman boş bir arazi görülüyor. Kavşağın güneybatısında, bu kıraç bölgede kümelenmiş birkaç binadan oluşan ve ne olduğu hakkında bilgi verilmeyen bir yer var. Muhtemelen MİT’in işkence merkezi burası.
Burayı araştırırken, FETÖ’cülerin “İşte MİT Çiftliği” diye yayınladıkları fotoğraflarla aynı yer olduğunu gördük. Yani yasadışı biçimde kaçırılıp işkence yapılanların kesin olarak anlattıkları yer burası.
Kavşağın güneybatısında, Anadolu Bulvarı’nın batısındaki bu yapılar ile ilgili başka bir bilgi bulunmuyor. Gizli işkence merkezlerine ilişkin bazı anlatımlarda çanak antenlerden bahsediliyor, bu binaların yanında da antenler görülüyor.
“MİT Çiftliği” olduğunu tahmin ettiğimiz yerin (Marşandiz) tam karşısında, Anadolu Bulvarı’nın hemen doğusunda “UMKE HATIRA ORMANI” var.
Onun hemen sağında yani kavşağın doğusunda geniş bir arazi üzerinde “Ego Doğalgaz ve Eğitim Tesisleri” var.
Buraya ilişkin de ayrıntılı bilgi bulunmuyor. Yani MİT’in kullanmasına elverişli bir yer; fakat net bir bilgi verilmiyor. Burası da Ayten’in anlatımlarına (kadınların da çalıştığı, topuklu ayakkabı seslerinin olduğu, haftasonu sakin, resmi bir yer) uygun bir yer.
Onun doğusunda da helikopter pisti olan “GAZİ ORDUEVİ” bulunuyor. Onun doğusunda Sögütözü caddesi var. Caddenin doğusunda ise “KÜLLİYE” var (Cumhurbaşkanlığı, 15 Temmuz Şehitler Anıtı, 15 Temmuz Demokrasi Müzesi, Beştepe Millet Camii vb. bulunuyor).
Ankara Bulvarı ile Anadolu Bulvarı’nın kesiştiği kavşağın kuzeyinde yani Ankara Bulvarı’nın kuzeyindeki yapılar dikkat çekici.
Marşandiz tren istasyonunun hemen üstünde TÜRK TRAKTÖR ve ZİRAAT MAKİNALARI A.Ş var.
Onun doğusunda TİGEM (Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü) Gazi Yerleşkesi var. Kavşağın kuzeyinde, Anadolu Bulvarı’nın batısında genişçe bir arazide Devlet Demir Yolları’na ait binalar, TCDD 2. Bölge Müdürlüğü var.
YANİ BİR BÜTÜN OLARAK KAVŞAĞIN DÖRT BİR YANINDA, DEVLETE VEYA TEKELCİ ŞİRKETLERE AİT KURUMLAR VAR, HALKIN YERLEŞİM MERKEZLERİ-MAHALLELER YOK. MİT’İN KULLANMASINA OLDUKÇA ELVERİŞLİ ve CUMHURBAŞKANLIĞI’NA ÇOK YAKIN BİR BÖLGE.
Bu yerler arasında Ankaragücü Spor Kulübü Tesisleri’ni MİT’in kullanması olasılığı yüksek. Zira bu tesis bir futbol kulübünün ihtiyacı olan arazi-bina-depo-pist vb. den fazlasına sahip. Üstelik Ankaragücü’nün başkanı; MİT ile ilişkisi bilinen halk düşmanı bir müteahhit.
2021’de Ankaragücü, TSK’ya silah-mühimmat-roket vb. üretmekle yükümlü olan, Savunma Bakanlığı’na bağlı çalışan MKE (Makine Kimya Endüstrisi Kurumu) tarafından satın alındı. Takımın adı MKE Ankaragücü oldu. Yani futbol takımının sponsoru ve sahibi, devletin silah fabrikası oldu.
Melih Gökçek sürecinde (2008 yılında) Ankaragücü Saray Spor Tesisleri olarak tanıtımı bolca yapılan lüks tesisleri şu anda MKE Ankaragücü kullanıyor. “650 bin m2 alana kurulu Türkiye’nin en büyük spor tesisi” denilen yerin, helikopter pisti bile var.
Melih Gökçek’in oğlu Ankaragücü’nden el çektirilince, bu arazi (iddialara göre zorla) Melih Gökçek tarafından 2011’de MİT’e verildi.
O dönemki haberlerde şöyle deniyor: “Ankara Büyükşehir Belediyesi meclis kararı ile Saray Spor Tesisleri’ni Hazine’den alınacak arazi karşılığında Milli İstihbarat Teşkilatı’na devretti.” Söylentiye göre aslında karşılığında bir şey verilmemiş, MİT araziye ve tesislere “çökmüş”
Bu şaşaalı tesisin MİT’e devredilmesinden sonra, basında pek haber yok. OHAL sonrası kaçırmalara ilişkin, bu tesislerin de MİT’in işkencehanesi olarak kullanıldığına ilişkin iddialar var.
Melih Gökçeklerle yaşanan tartışmalar sonucunda maddi olarak zor duruma düşen Ankaragücü’nü MKE satın aldı. MİT ile içli-dışlı olan Faruk Koca, kulübe 25 milyon bağışladıktan sonra, 2021’de MKE Ankaragücü’ne başkan yapıldı.
Resmi olarak MKE Ankaragücü’nün iki ayrı spor tesisi var. Beştepe Spor Kompleksi (yukarıda anlattığımız lüks tesis), AOÇ içindeki Devlet Mezarlığı’nın doğusunda, Gazi Üniversitesi’nin batısında yani arada kalan bölgede, yani Marşandiz’e yakın olan yer.
İkinci yeri ise Tandoğan tesisleri. MKE’nin Genel Merkezi’nin de bulunduğu kendi yerleşkesi içindeki spor alanları-sahalar. Kaçırıldığını söyleyenlerin anlatımlarında geçen Esenboğa Havalimanı’na biraz daha yakın yer burası.
PKK’nın 4 Ağustos 2017’de kaçırıp, itiraf videoları çektirdiği MİT üst düzey sorumlularından Erhan Pekçetin’in, MİT Çiftliğine ilişkin anlatımları, yukarıdaki bilgilerle örtüşüyor:
“MİT yöneticisi Erhan Pekçetin, IŞİD’lileri anlatırken, Çiftlik’te yürütülen diğer faaliyetleri de deşifre ediyordu: “Özel faaliyetler başkanlığının yerleşkesi Yenimahalle yerleşkesi dışında Anadolu Bulvarı dışında daha önce Çiftlik olarak ifade ediliyordu.
Onların gözaltı yetkileri yok. MİT’te İKK Başkanlığı haricinde diğer hiçbir dairenin dışında gözaltı yetkisi yok. İKK Başkanlığı da ajan suçlaması ile alıp fezleke hazırlama yetkisi var. Diğer hiçbir başkanlığın gözaltı yetkisi yok.
O dönemde Özel Faaliyetler Başkanlığı’nın da yetkisi yok. Ancak illegal adam alıp sorgulayıp serbest bırakıyorlar. Onların tesisatları daha donanımlıydı.”
İki MİT’çinin anlattığına göre Özel Faaliyetler Başkanlığı’nın bütçesi çok yüksekti.
Çiftlik, ya da işkence merkezi 2000’li yılların başında kurulmuştu.İlk sorumlusu Kemal Eskintan idi. Müsteşar Yardımcısı olunca yerine MİT’ten başka bir isim İ.K. atandı. Sorgu biriminin başında ise S.S. diye tanınan bir başka MİT’çi vardı.
Ankara’da kaçırılan isimlerin tamamı bu ekip tarafından zulme uğramıştı. Başkent Ankara’da Anadolu Bulvarı’nın tren yolları üzerinden geçen bölümüne yakın Marşandiz Tren İstasyonu karşısında tali bir girişi olduğu için mekan için Marşandiz denildiği de oluyordu.
Bu mekan, 2014’ten itibaren Suriye’ye silah taşıyan tırların yüklemelerinin de yapıldığı yerlerden biriydi.”
Ayten Öztürk’ün, FETÖ’cülerin ve PKK’nin kaçırdığı MİT’çilerin anlatımları aynı yeri işaret ediyor. MİT’in gizli işkence merkezi, AOÇ arazisi içindeki MARŞANDİZ isimli yerde bulunuyor.
