İstanbul Tuzla’da üretim yapan ETF Tekstil fabrikasının kapatılması kararı sonrası, kıdem tazminatları ve ikramiyelerini alamayan işçiler, 47 gündür fabrika önünde ödenmeyen hakları için mücadele ediyor. Yüzsüz pişkin patron yapılan eylemler yüzünden çocuğunun psikolojisinin bozulduğunu söylemişti. İşçilerin “bizim çocuklarımızın psikolojisi yok mu ?” sorusu patronu ilgilendirmedi.
En son bugün erken saatlerde patronun fabrikadan mallarını ve makinalarını kaçırm girişimi üzerine fabrika önünde direnen işçiler buna engel olmak isteyince polis devreye girdi. İşçinin emekçinin hakkını vermeyen, fabrikasını kaçıran patronun imdadına yetişen faşist polis işçiye saldırdı.
Bu yaşananlar patronların hırsızlığı, haksızlığı, işçinin emekçinin haklarını gasbetmesi, işten çıkartması ve tüm bunları yaparken sergilediği pervasızlık devlet koruması ile olduğunu gösteriyor. Yani polis gücü ile. Polis halkın, işçinin, emekçinin haklarını korumak için olduğu yalanı söylenir. Ama tam tersi polis işçinin emekçinin, yoksul halkın hakkının çalınması, sömürülmesi için vardır. YANİ POLİS HALKIN POLİSİ DEĞİLDİR. HİÇ BİR ZAMAN OLMAMIŞTIR !
Nerde bir işçi direnişi, nerde halkın hak arama eylemi olsa karşısına polis dikilir. Halkın evini gasp ederler, halk evini savunur, polis devreye girer, tehditle, jopla, gazla halkı sokağa atar, evlerinin talan edilmesini sağlar. Emeği çalınan, işinden atılan işçiyi korudukları hiç görülmemiştir. Hakkını arayanları korudukları, evlerini savunan halkın yanında oldukları asla asla görülmemiştir. Görülmeyecek. AKP iktidarı halk düşmanıdır. Suç örgütüdür. Terör örgütüdür. Halka terör uygulamaktadır. Ve bunu polis gücüyle yapmaktadır. Polis halk düşmanıdır, işçi emekçi düşmanıdır. Böyle olmayanları polis yapmazlar !!!
İşçinin emekçinin direnirken, hak alma mücadelesi verirken polise de direnmesi gerektiğini bilmesi gerekir…