Fransa’da bir Bakanın yolsuzluk ve hırsızlık yapması gündem olmuştu geçtiğimiz ay. Bakanın evinin duvarına yapılan bir « Hesap soracağız » yazılaması ise iktidar yanlısı medya tarafından « korkunç » bir olay olarak sunulmuştu. Buna göre de devlet “suçlu” avına çıkmış ve bir kişiyi tutuklamıştı. Böylece tüm halka bu tür eylemlerin cezasız kalmayacağına dair gözdağı verilmiş oldu.
Yazılama « suçu » nedeniyle tutuklanan Theo El Ghozzi ise açlık grevinde olduğunu duyurdu ve bunun nedenini şöyle anlattı son mektubunda
« 22 Temmuz tarihinde Fransız devleti tarafından tutuklandım. Polis beni, kaynakçı olarak çalıştığım fabrikadan almaya geldi. Her şey çok hızlı oldu, polisler bana 23 Haziran 2016 tarihinde çalışma yasasına karşı katıldığım eylem nedeniyle daha önce hakkımda verilen 6 aylık ertelenmiş cezam için tutuklandığımı söyledi. Sözde bana gönderilen celp mektuplarına cevap vermemişim, hiç yaşamadığım bir adrese gönderilen bu mektuplardan haberim bile yoktu.
Ertesi gün, bulunduğum hücredeki televizyondan öğrendimki, Bakan De Rugy’nin evine yazılama yapan kişi olarak ben yakalanmışım. Oysa ki polisler tarafından bana bu suçlamalar hiç yöneltilmedi.
Bu açık olarak, devrimci harekete karşı, Fransa burjuvazisinin kurduğu siyasi polisiye bir oyun. Hiç bir zaman saklanmadım, açık olarak çalıştım. İsteselerdi, beni daha önceden tutuklama fırsatları vardı. Tutuklanma sebebimimin siyasi çok açık.
“22 Temmuz tarihinden bu yana açlık grevindeyim.“
Theo, taleplerinin siyasi tutsaklık statüsünün kendisine tanınması olduğunu, Riom hapishanesine sevkini istediğini ve aynı zamanda tüm devrimci tutsaklarla ve özellikle Georges Ibrahim Abdallah ile dayanışma içinde olduğunu belirtti.
Theo El Ghozzi hapishane yönetiminin açlık grevini öğrendiğinde kendisine « devam edersen seni psikiyatri bölümünde bağlar ve zorla besleriz » şeklinde tehdit yönelttiğini bildirdi.
