Tayyip Erdoğan’ın baş danışmanlarından Burhan Kuzu, bir süre önce koronadan ölmüştü. Daha doğrusu, ölümünün “korone nedeniyle” olduğu duyurulmuştu.
Fakat o zaman herkesin dikkatini çektiği gibi,
Burhan Kuzu, adeta “bir varmış bir yokmuş” gibi olmuş, ne kendisinden, ne ölümünden AKP yandaşları hiç sözetmemişti.
Burhan Kuzu, kokain baronlarıyla, fethullahcılarla, milyon dolarların geçtiği hemen her yerde bulunan, aracılık yapan bir isimdi.
Burhan Kuzu’nun danışmanı Sinan Çiftçi, dün yaptığı açıklamada, “koronadan öldüğü açıklanan Kuzu’nun ‘fişinin çekildiğini düşündüğünü” söyledi.
Öyle midir, değil midir, bilmeyiz, ama bunun MÜMKÜN OLDUĞUNU kesin olarak biliyoruz.
Burjuva siyasette, soyguncuların, sömürücülerin siyaset dünyasında, vefa, sadakat, hakkaniyet, liyakat diye bir şey yoktur.
Orada tek gerçek PARA’dır. ÇIKARLARDIR.
Çıkarları gerektirdiğinde, birbirlerinin ipini çekmekte de, fişini çekmekte de bir saniye bile düşünmezler.
Birbirlerinin kuyusunu kazmakta gözleri karadır.
Bu ülkenin burjuva politikacılarının birbirlerine neler yaptıklarını bir düşünün; pislik, ahlaksızlık dolu kasetler dolduruldu yüzlerce burjuva politikacıya karşı…
Türkiye’de siyasetin adı bir dönem “kasetli politika” oldu; susan, sinen kim varsa, ardından “onun da kaseti varmış”, sözü edilmedi mi?
UYUŞTURUCU BARONUNUN ADAMI!
Burhan Kuzu, AKP yöneticisi olarak, milletvekilliği dahil bir çok üst düzey görevde bulundu.
Danışmanı Çiftçi, Bizim TV Yayın Yönetmeni Şaban Sevinç’e yaptığı açıklamalarda bakın neler diyor:
İŞ TAKİBİ YAPARDI: “Devletin üst kademesindeki isimler Kuzu ile kirli ilişkiler kurdular… Burhan Kuzu, ciddi paralara iş takibi yapardı. En çok Berat Albayrak’ı kullanırdı. Fuat Oktay, Mustafa Şentop’a da çok iş çözdürdü.”
100 MİLYON DOLAR ALDI: “Burhan Kuzu’nun Zindaşti’den aldığı rakam 100 milyon doları bulmuştur.”
Kuzu’nun AK Partili Aliye Uzun tarafından tanıştırıldığı Zindaşti’nin Türk vatandaşlığına geçmesi ve gözaltından serbest bırakılması gibi konularda para karşılığında devreye girdiği daha önce iddia edilmişti.
Siz o burjuva politikacılarının taktığı kravatlara, gülen yüzlerine, yumuşak sözlerine bakmayın; onların dünyası kirli ve kanlı bir dünyadır. Onların dünyası, vefasız, sadakatsız bir dünyadır.
Bu kişi olarak onların “iyi” veya “kötü” olmalarına bağlı değildir; Sömürü ve soygun politikası, onları böyle yapar: Kanlı, kirli, zalim, alçak, soyguncu, yağmacı, vefasız, yalancı, dolandırıcı…
“Temiz” bir siyaset arayanlar için, söyleyelim ki, bunun tek adresi devrimciler ve devrimci politikalardır. Ancak devrimci politikada bunlar yoktur.
