Hapishanelerde ölüm orucu ve açlık grevinde olanların sesi olunması gerektiğini söyleyen TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı, “Y ve S tipi hapishaneler F tiplerini mumla aratacak, derin bir yalnızlaştırma ile insanlıktan çıkarma, insanın yaşam hakkını ihlal ile işkence mekanları olarak kurgulanmış yapılar. Hep birlikte silkinip özgürlüklerimizi, demokrasiyi, adaleti, barışı hep birlikte talep etmeliyiz” dedi.
Nurettin Kaya, S, R, Y Tipi hapishanelerin kapatılması, tutukluların ailelerinin ikamet ettiği yerlere yakın cezaevlerine sevk edilmesi ve arkadaşları ile kalabileceği cezaevine sevk edilme talebiyle 232 gündür ölüm orucunda.
Buca Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde bulunan Oktay Kelebek ve Grup Yorum üyesi Cem Dursun 105, Erzurum Dumlu 1 No’lu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutuklu olan Grup Yorum üyesi Cemil Kurt ve Alişan Gül, 89, Kırşehir Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutuklu bulunan Grup Yorum üyeleri Vedat Doğan 66, Rezzan Şengül ise 71 gündür süresiz açlık grevi eylemini sürdürüyor.
Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı, cezaevlerinde devam eden açlık grevlerine dair PİRHA‘ya konuştu.
“Y VE S TİPİ HAPİSHANELER, F TİPLERİNİ MUMLA ARATAN YAPILAR”
Fincancı, “İnsanların özgürlüğünden alıkonulduğu mekanların hak ihlallerine kapı açacak özelliklerde inşasına dur demek gerekiyor” dedi.
Fincancı, şunları kaydetti:
“Seslerinin duyulduğu koşulların oluşturulması ve açlık grevi, ölüm orucu gibi seslerini duyuramamanın çaresizliği içinde başka yol kalmadığını düşünecek eylemlerine cevap vermek, hak ihlallerinin karşısında birlikte ses çıkarmak, o insanların sesi olmak gerekiyor. Y ve S tipi hapishaneler F tiplerini mumla aratacak, derin bir yalnızlaştırma ile insanlıktan çıkarma, insanın yaşam hakkını ihlal ile işkence mekanları olarak kurgulanmış yapılar. Ne yazık ki toplum da özgürlüğünden alıkonulmuş olmanın ve derin bir sömürü ve yoksulluk kıskacında söz kurmaya mecali kalmamış olmanın kuyusuna terk edilmiş durumda. Hep birlikte silkinip özgürlüklerimizi, demokrasiyi, adaleti, barışı hep birlikte talep etmeliyiz.”