Bit pazarı, ikinci el pazarlarına halkımızın taktığı bir isimlendirmedir.
İkinci el pazarlarında, eskimiş, kullanılmış ama hala kullanılabilir, hala bir işe yarayabilir eşyalar satılır. Daha çok yoksulların ihtiyaçlarına karşılık verir bit pazarları.
Peki burjuva siyasetin bit pazarı ne işe yarar?
Neden bu soruyu soruyoruz?
Çünkü son dönemde burjuva siyasetin bit pazarında bir hareketlilik var. Ahmet Davutoğlu, Ali Babacan, Mustafa Sarıgül, Muharrem İnce, Cem Uzan… gibi eski ve kullanılmış isimler, “yeni” partilerle burjuva siyaset pazarına çıkarıldılar.
*
Mustafa Sarıgül, bir orda, bir burda…
Mustafa Sarıgül, 1987’lerden bu yana birçok parti değiştirdikten sonra, partisini 17 Kasım’da kuracağını açıklamıştı. Ne oldu bilinmiyor; dün basına yansıyan bir gelişme olmadı.
Kim Mustafa Sarıgül?
Siyasi hayatına CHP Gençlik kollarında başladı. 1987’dre SHP’ye girdi. Sonra, 1994’de DSP’ye katıldı. 2002 yılında DSP’den istifa edip YTP’ye katıldı. 2003’te bu kez YTP’den istifa edip CHP’ye katıldı. Oradan da ayrılıp Türkiye Değişim Hareketi’ni kurdu.
Düzende neyi beğenmiyor, neyi değiştirecek, belli değil!
*
Geleceği belirsiz Gelecek Partisi!
AKP Hükümetinin BAŞBAKANLARINDAN ve DIŞİŞLERİ BAKANLARINDAN Ahmet Davutoğlu, geçen yılın Eylül ayında AKP’den istifa etti. Davutoğlu bir süre ortada kaldıktan sonra, Gelecek Partisi‘ni kurdu. Ahmet Davutoğlu, 132 üyeli Kurucular Kurulu’nun ilk toplantısında üyelerin tamamının oyuyla partinin genel başkanı seçildi.
Bu partinin nasıl bir gelecek tasarladığı bilinmiyor.
Davutoğlu’nun Başbakan iken, Bakan iken ne yaptıysa, daha farklı bir şey yapacağına dair bir işaret görünmüyor.
*
DEVA? Neye?
Davutoğlu’ndan sonra bir başka AKP eskisi Ali Babacan da parti kurdu.
Ali Babacan da herhangi bir AKP’li değildi; partinin yöneticilerindendi. AKP hükümetlerinde Başbakan Yardımcısı idi. AKP’nin tüm karar ve politikalarının DOĞRUDAN sorumlularındandı.
Önce AKP’den istifa etti.
Ama AKP’deki sorumluluklarına dair bir özeleştiri yaptığını duyan olmadı.
Bu yılın Mart ayında tam adıyla Demokrasi ve Atılım Partisi’ni, kısa adıyla DEVA adlı partiyi kurdu.
AKP’nin tüm soygun, talan, yağma, işkence, özelleştirme, yoksullaştıram politikalarının ortağı Babacan yarın başka bir şey mi yapacak?
DEVA, hangi derde deva olacak, belli değil!
*
Kullanılmadan Eskiyen İnce…
İkinci El pazarına çıkarılan son burjuva siyasetçi, Muharrem İnce. Ona “kullanılamadan eskiyen” bir burjuva siyasetçi de denilebilir.
“Bin günde memleket hareketi” diye bir hareket oluşturmak için dolaşmaya başladığını açıkladı geçtiğimiz günlerde.
CHP tarafından Cumhurbaşkanlığına aday gösterildi. Seçim gecesi, oylar çalındı, hile ayyuka çıktı, Muharrem İnce sırra kadem bastı… O gün, kullanılamadan ömrü bitti aslında… Ama işte o bile yeniden pazara çıktı…
Hakkını hukukunu onurunu koruyamayan bir İnce, memlekete ne verebilir?
Belli değil mi?
*
Uzanlar Nerden Çıktı? Piyasada Soyguncu Eksiği Mi Vardı?
Burjuva siyasetinin bit pazarında gözümüze çarpan son isim, Cem UZAN.
Geçen hafta TV5 ekranlarında yayınlanan 4. Güç programına çıkarılan Cem Uzan, kendisine sorulan “Cem Uzan Cumhurbaşkanı adayı mı?” sorusuna, “Şu andaki kanuni sorunlar çözülmeden bu sorunuza cevap veremem ama çözülürse adayım” cevabını verdi.
Cem Uzan, devleti soyarak ülkenin en zenginlerinden biri haline gelen, Genç Parti adıyla bir parti kurup ilk seçimde yüzde 6 küsur oy alan eski tekelci burjuvalardan biridir.
Uzan Ailesi, AKP’nin tasfiye edip varlıklarına ve pazarlarına el koyduğu ailelerden biridir. 15 yıldır ortada yoktular. Şimdi nerden ve NEDEN çıktılar pazara?
Cumhurbaşkanı olursa ne yapacak, bir bilgi yok.
Fakat, soygunu, dolandırıcılığı iyi bilen bir aile oldukları kesin. Saraydaki soygunu, safahati misliyle katlayacağını tahmin edebiliriz.
*
Eskiyenleri cilalayıp yeniden pazara cıkarıyorlar… Toparlarsak; Ahmet Davutoğlu partisini kurdu. Ali Babacan partisini kurdu. Mustafa Sarıgül parti kuruyor… Muharrem İnce “sahada”, parti için nabız yokluyor… Yıllardır ülkeden uzakta olan Cem Uzan’ın cumhurbaşkanlığına adaylığından sözediliyor.
İkinci el pazarında, eskilerin deyimiyle bit pazarında, eskimiş, kullanılmış eşyalar satılır. Yoksullaşma arttıkça, ikinci el pazarları çoğalır, büyür.
Burjuva siyasetin bit pazarında halkın önüne konulanları da isim isim gözden geçirdiğimizde görüleceği gibi, eskimiş, kullanılmış isimlerdir.
Bu tablo, burjuva siyasetin “yoksullaşması”nın sonucudur. Oligarşi yeni bir şey üretemiyor. Yeni politikalar ve o yeni politikalarla gelişecek isimler, partiler koyamıyor ortaya. En “yeni” olma iddiasıyla çıkan, eskiyi tekrar ediyor.
Şimdi büyük tantanalarla partiler kuran Davutoğlu’nun, Babacan’ın bu halka söyleyebileceği ve de söylediği yeni bir şey var mı?.. Yıllar ve yıllarca, AKP’nin en üst makamlarında yer alıp, AKP’nin tüm politikalarının, kararlarının ortağı olan, emperyalizme uşaklıkta yarışan bu isimler, yeni ne söyleyecekler?
Daha siyaset arenasına çıkarken verdiği hiçbir sözü tutamayacağını kanıtlamış olan Muharrem İnce’nin… yıllardır hangi partide olduğunu, hangi hareketi kurmaya çalıştığını takip etmenin bile pek mümkün olmadığı Mustafa Sarıgül, halkı savunur mu, savunabilir mi?
Bu sorulara bu ülkeyi ve bu isimleri tanıyanların “evet!” demesi mümkün değildir.
Burjuvazinin politika üretecek, yeni şeyler söyleyecek gücü, dinamizmi yoktur.
Emperyalizme bağımlı bir ülkede, burjuva politikacılar, BAĞIMSIZLIĞI savunmadıkları sürece, yeni bir şey söyleyemez. O yüzden eski isimler, parlatılıp parlatılıp yeniden piyasaya sürülür…
