Avusturya Anadolu Federasyonu Davasında Karar

Avusturya Anadolu Federasyonu

Anadolu Federasyonu binası ve federasyon üyelerinin, yöneticilerinin evleri 14 Ekim 2015 tarihinde sözde demokrasi havarisi Avusturya devleti tarafından kapıları kırılarak, uzun namlulu silahlarla, köpeklerle basılmış, üye ve yöneticileri gözaltına alınmıştı. “1 Mayıs’ta yeşil gömlek giymek, kızıl bayrak taşımak, Grup Yorum konserleri ve piknik düzenlemek” gibi suçlar icat edilmişti avusturya devleti tarafından. Bu iddalara karşı kendilerini savunmak zorunda kaldılar. Avusturya’da ve avrupanın değişik yerlerinde ırkçılar rahatça örgütlenirken, turkiyeli goçmenlerin örgütlü olmasını istemiyordu avrupa devletleri. Anadolu Federasyonu davası bu açıdan onemli bir dava.

Avusturya Anadolu Federasyonu Davasında Karar Verildi:

Yasal, Demokratik Faaliyete 52 Ay Hapis Cezası

BURJUVA  DEMOKRASİSİ KENDİNİ İNKAR EDİYOR

Avusturya  Anadolu Federasyonu hakkında açılan davada, 12 Mart günü yapılan duruşmada karar açıklandı: Federasyon yönetici ve üyelerinden ikisine 16’şar ay, bir kişiye de 20 ay hapis cezası verildi.  

Anadolu Federasyonu üyelerinin gerçekleştirdiği konserler, dağıttığı dergiler, 1 Mayıs’ta giydikleri elbiseler gerekçe gösterilerek «yasadışı» ve «suçlu» gibi gösterilmeye çalışılan Avusturya Anadolu Federasyonu Davası’nda verilen karar, Avrupa’da haklar ve özgürlüklerin artık ne kadar rahatlıkla gasp edilebildiğini gösteriyor. 

Polis Şefi Diyor ki: Faaliyetlerde Yasadışı Birşey Yok

12 Mart’ta sabah 09:30´da başlayan duruşmada ilk olarak dernekler masası polis şefi tanık olarak dinlendi.

Mahkeme heyeti, polis şefine « 2015’de Anadolu Federasyonu faaliyetlerinde illegal ve yasadışı bir şey oldu mu? » sorusunu yöneltti.

Polis şefi ise, cevap olarak, « Kendilerine gelen tüm başvuruları, Grup Yorum izinlerini yasalara göre inceleyip izinleri ona göre verdiklerini ve federasyonun faaliyetlerinde hiçbir illegal ve yasadışı yan olmadığını » söyledi.

Duruşmadaki ikinci tanık ise, bir Grup Yorum üyesi idi.

Grup Yorum adına mahkeme heyetinin sorularına cevap veren Yorum üyesi; « Grup Yorum şarkılarının halka umut aşıladığını, halkı kavgaya çağırdığını » ifade ederek,

Grup Yorum’u yargılamanın da, yasaklamanın da temelsiz olduğunu, Grup Yorum`un dünyanın hiçbir yerinde yasak olmadığını, konserlerinin devam ettiğini ifade ederek, 17 Mart`taki İsviçre konserine çağrı yaptı.

Mahkeme heyeti, Grup Yorum üyesine, 2015 yılındaki Grup Yorum üyşkanelerini sordu. Mahkeme heyetinin bu sorunun cevabından nasıl bir suç unsuru çıkarmayı amaçladığı anlaşılmadı ; Grup Yorum üyesi, Yorum’un bir kaç kişiden oluşmadığını, grupta bugüne kadar 70`i aşkın üyenin yer aldığını anlattı.

Federasyon savunması : « Yaptığımız hiçbir şey suç değil ! Hepsini yapmaya devam edeceğiz »

Savcı Mütaalayı okumasından sonra son savunmalara geçildi.

Anadolu Federasyonu Başkanı, savunmasında Federasyon adına yaptıklarının yasal olduğunu, bunların suç teşkil etmediğini, yürüyüş dergisi okumanın da suç olmadığını belirterek, kendisinin ve yargılanan tüm federasyon üye ve yöneticilerinin beraatini istedi.
Ardından Federasyon Başkan Yardımcısı söz aldı. Başkan Yardımcısı bu mahkemede hukuksuzluğun devam ettiğini vurgulayarak şunları belirtti:

«Ben Anadolu Federasyonu yöneticisiyim, yaptıklarım suç değil… Grup Yorum konserlerini yapmaya devam edeceğim, Yürüyüş dergisini okumaya devam edeceğim, Halk Cephesi Kortejinde yürümeye devam edeceğim, Suçlu değil Devrimciyim, Anadolu Federasyonu yöneticisi olmaya devam edeceğim, bütün bu saydıklarımı yapmaya devam edeceğim”

Bu konuşmanın ardından Federasyonun diğer yöneticisi de şunları vurguladı:

“Bu mahkemede gördük ki Avusturya yasalarına göre değil başkalarının talimatı ile bize bir ceza veriliyor. Mahkeme heyeti bir kez daha düşünmeli bize ceza verirken.”

Karar : Hukukun değil, yıldırma politikasının sonucu

Savunmaların ardından mahkeme heyeti « suçları » sıralayarak, verilen cezaları açıkladı.
Bir kişi beraat ederken iki kişiye 16’şar ay, bir kişiye de 20 ay hapis cezası verildi.

Mahkeme heyetinin kararına, mahkeme kapısı önünde yapılan konuşma ve sloganlarla cevap verildi. Burada yapılan konuşmada, « mahkemenin hukusuzluğunu hep beraber izledik, verilen cezaların yıldırma politakası olduğu açıktır, hukuk mücadelemiz devam edecek, asla haklarımızdan vazgeçmeyeceğiz » denildi.

Burjuva hukukunun iflasından notlar :

  • Grup Yorum üyeleri için vize almak, mahkemede yöneltilen suçlamalardan biriydi
  • “1 Mayıs’da neden Halk Cephesi ile yürüdün ? ” gibi, düşünce özgürlüğünü yokeden sorular, mahkeme heyetine gayet doğal geliyordu.
  • Avusturya yargısı, dersini iyi çalışmayan savcı ve hakimlerin elinde anlaşılan ;  Hayatın her alanında faaliyet yürüten Halk Cephesi, Avusturya yargısı tarafından « DHKP-C’nin askeri kadro kaynağı » diye tanımlandı.
  • Hayal güçleri de genişti : örneğin mahkemede şöyle bir soru sorulabildi : “Türkiye’de yapılan savcı Selim Mehmet Kiraz eyleminde giyilen elbiseyle (Avusturya’daki) 1 Mayıs’da giydiğiniz elbise aynı. Ne düşünüyorsun bu konu hakkında?”
Dava mahkeme önünde yapılan açıklamayla protesto edildi
Sosyal ağlarda paylaşın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.