Halkın Avukatı Günay Dağ’ın oturum hakkının gasp edilmesine karşı başlattığı süresiz açlık grevi direnişi, 69. gününde.
Açlık grevinin üçüncü ayına girmesiyle birlikte, bir çok demokratik kurum ve özellikle, hukukçuların, avukatların örgütleri, Günay Dağ ile dayanışmalarını ifade eden, Dağ’ın taleplerinin kabul edilmesini isteyen açıklamalar ve eylemler yapıyorlar.

LEGAL CENTER LESVOS(LCL):
“Mesleki Görevlerini Yerine Getirdikleri İçin Zulüm Gören Tüm ÇHD Avukatlarına Tam Dayanışmamızı İfade Ediyoruz”
Yunanistan’ın Midilli Adasında, göçmen ve mülteci hakları üzerine faaliyet yürüten Legal Center Lesvos isimli hukuk örgütü 17 Temmuz’da yayınladığı açıklama ile iltica hakkı için açlık grevindeki halkın avukatı Günay Dağ ile dayanışma içinde olduklarını vurguladı. Legal Centre Lesvos, insan haklarının ortak savunulması konusunda yıllardır Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ile yakın bir şekilde çalışmaktadır.
LCL Açıklamasında “Günay Dağ’a ve mesleki görevlerini yerine getirdikleri için zulümle karşılaşmaya devam eden tüm ÇHD avukatlarına tam dayanışmamızı ifade ediyoruz ve çağrıda bulunuyoruz” denilerek şu talepler dile getirildi:
- Günay Dağ’ın Yunanistan’daki koruma statüsü ve ikamet hakları derhal iade edilmeli;
- Türkiye’deki avukatlara yönelik siyasi davalar sona erdirilmeli;
- Türkiye, Avrupa Konseyi Avukatların Korunması Sözleşmesi’ni (12 Mart 2025’te kabul edildi) onaylamalı.”

HALK BİRLİĞİ-BOYUN EĞMEYEN SOL:
“Günay Dağ’ın tek “suçlayıcı” gerekçesi, onun komünist ideolojisi ve HHB üyesi olarak yürüttüğü faaliyetlerdir.”
Halk Birliği – Boyun Eğmeyen Sol, tarafından yapılan açıklamada da, “Mücadeleci Türkiyeli avukat Günay Dağ ile tam dayanışma içinde oldukları” belirtildi.
Halk Birliği’nin açıklamasında şöyle denildi:
“20/05/2025 tarihinde kendisine bildirilen bir kararla, “ulusal güvenlik” için “tehlike oluşturduğu” yönünde belirsiz ve asılsız bir iddiaya dayalı olarak sığınma hakkının geri alınması süreci başlatılmıştır. Bu iddia, kendisine bildirilmemiş olan şeffaf olmayan “gizli belgelere” dayandırılmaktadır.
Gerçekte, Günay Dağ’ın sığınma hakkının kaldırılmasına yönelik sürecin tek “suçlayıcı” gerekçesi, onun komünist ideolojisi ve Türkiye’de Halkın Hukuk Bürosu (HHB) ile Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi olarak yürüttüğü faaliyetlerdir.
🔴 Günay Dağ’ın koruma statüsünün keyfi şekilde geri alınması kararı geri çevrilmelidir.
🔴 Kendisine tam yasal oturma hakları tanınmalı ve ülkemizde hukuk devleti yeniden tesis edilmelidir.
ATİNA BAROSU:
“meslektaşımıza verilen uluslararası koruma statüsünün gecikmeden yeniden tesis edilmeli, Yunanistan’daki tüm kısıtlamaları kaldırılmalıdır!”
Atina Barosu tarafından yapılan açıklamada da, Günay Dağ’a karşı yapılan uygulamanın hukuksuzluğuna dikkat çekilerek,
“Türkiyeli avukat Günay Dağ için uluslararası koruma statüsünün devamı” talep edildi.
Atina Barosu tarafından Yunanistan makamlarına “meslektaşımıza verilen uluslararası koruma statüsünün gecikmeden yeniden tesis edilmesi, Yunanistan’daki serbest ikameti ve seyahat özgürlüğü üzerindeki tüm kısıtlamaların kaldırılması ve Türkiye’ye iadesinin engellenmesi” çağrısı yapıldı.