Anti Emperyalist Cephe; Emperyalist şirketlerin sömürüsü ve işbirlikçi oligarşi için son örnek İliç’tir.

Avrupa (GHA)

Anti-Emperyalist Cephe yaptığı yazılı açıklamada, Erzincan İliç’teki katliamla doğanın talan edildiği ve İliç’teki “toprak kayması” diye örtbas edilen “katliam”, emperyalizm ve yerli işbirlikçilik nedir sorusuna çok somut cevap veriyor.dedi.

Anti-Emperyalist Cephe’nin açıklamasının tam metni ise şöyle;

Emperyalist şirketlerin sömürüsü ve işbirlikçi oligarşi için son örnek.

Erzincan İliç’teki katliam ve doğanın talan edilmesi.

İliç’teki “toprak kayması” diye örtbas edilen “katliam”, emperyalizm ve yerli işbirlikçilik nedir sorusuna çok somut cevap veriyor. Okullarda ders kitaplarına alınabilecek bir nitelik taşıyor.

Erzincan’ın İliç ilçesindeki altın madeni sahasında 13 Şubat 2024 tarihinde, saat 14.30 sıralarında, toprak kayması meydana geldi ve milyonlarca metreküplük toprak geniş bir alanla yayıldı.

9 işçi hayatını kaybetti. Bu işçileri halen toprağın altından çıkartamadı devlet.

BİZ ACILI AİLELERE BAŞSAĞLIĞI DİLİYORUZ.

Emperyalizm ve yerli işbirlikçilik budur işte:

Türkiye’deki Erzincan şehrin İliç kentinde, ABD-Kanada ortaklığında ANAGOLD isimli çok uluslu bir şirket Türkiye’de doğayı katlederek, siyanür ile altın çıkartıyor.

Tabi bunun için “yerli işbirlikçilerine” de ihtiyaç var. Bu yerli “hainler”, halk düşmanların adı “Çalık Holding”.

Ama ortak diyorsak tabi ki asıl para emperyalistlere gidiyor.

ABD-Kanada ortaklığındaki Anagold gelirin 80%, Çalık ise 20% sini alıyor.

Çalık kim? Ahmet Çalığın sahibi olan, Erdoğan’ın damadı Berat Albayrak ‘ın CEO’su olduğu bir AKP’nin yandaş şirket.

Peki Anagold İliç’te ne yaptı?

Siyanür ile altın çıkardı. Bunun için tonlarca dinamit patlatıldı. Bundan dolayı toprak çözüldü, toprak gevşedi, her an kaymaya hazır hale geldi.

Suçlarına örtbas etmek için, “toprak kayması” deniliyor. Bu tam bir dezenformasyondur.

Ortada bir toprak kayması yok. Bu zehirli toprağın kaymasıdır.

Emperyalizm şu anda Anadolu’yu talan ediyor, yağmalıyor.

Türkiye’de yirmi binden fazla farklı maden, kömür, taş ve 400.000 altın arama ruhsatı verilmiş ve bunların büyük bölümü yabancı şirketlere.

VATAN HAİNİ AKP

Anagold’un İliç’te 24 Milyar Dolar kar yaptığı tahmin ediliyor. Bunun yüzde 20’si, yani 4 Milyar Dolar Çalık Holding’in cebine akıyor.

Karl Marks’ın da dediği gibi, onların “kar” için yapamayacakları şey, işleyemeyecekleri cinayet yoktur.

İşte Türkiye halklarına AKP iktidarının VATAN HAİNLİĞİNİN resmindir.

Ama vatana ihanet bununla sınırlı değil.

Anagold’a 24 milyar Dolar hibe ettikleri yetmemiş. Birde vergiden muaf tutmuşlar.

AKP’nin vatana ihanetini bununla sınırlı değil.

İliç’teki altın madeni bir DEPREM FAY hattının üstüne kurulmuş.

Ona rağmen ÇED (çevre etki değerlendirme) raporu alabilmiş.

ÇED raporunu veren çevre mühendisi de sonrasında Çalık Holding’in yönetim kuruluna alınmış.

Siyanür doğru depolanmamıştır.

Acil durumlara dair hazırlık yapılmamıştır.

Çevre bakanlığı tarafından gerekli denetimler yapılmamıştır.

İşçiler çatlak olduğunu ihbar etti, önlem alınmamış.

Kanada’da bir parkın ağacının dalını dahi kırsalar ceza alırlar. Kanada’da bir ağaç dahi çıkartamaz.

Ama Türkiye’de kocaman bir dağı çökertiyorlar.

Ama “beyaz adam” kendi ülkelerini tarihsel dokusunu, ekolojik dengesini, yeşilini, doğasını ne kadar korumaya çalışırsa, dünyada geride kalan kesimini de o kadar imha ediyor.

Bu güzel coğrafya Fırat nehrinin doğduğu bir yerde. Fırat nehri bütün Mezopotamya’nın, Basra körfezine kadar bütün Anadolu’ya ve Mezopotamya’ya hayat veren iki nehirden biridir. Diğeri de Dicle’dir. Kendine özgü bir ekolojik yapısı, dengesi, yeşildir.

Şu anda emperyalizm bu güzel doğayı katletti.

ANAGOLD 24 MİLYAR DOLAR ÇALMIŞ

Anagold 24 milyar Dolar kazanmış İliç’ten.

Biz altının bu şekilde çıkartılmasını, doğanın tahrip edilmesini asla tasvip etmiyoruz.

Ama çıkartılmışsa ve 24 milyar Dolar getirmişse de bu zenginlik Anadolu halklarının zenginliğidir.

Yani ABD-Kanada ortaklığındaki şirket Anadolu halklarının zenginliğini ÇALMIŞTIR.

Ortada tam bir yağma, talan ve gasp vardır.

9 İŞÇİ TOPRAĞIN ALTINDAN ÇIKARTILAMIYOR.

İşçiler topraktan çıkartılamıyor, çünkü 10 milyon ton artık söz konusu.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, “400.000 kamyonun sefer edilmesi gerektiğini” söylüyor. Ve bu aylarca sürebilir. Çünkü toksik atıktan söz ediyoruz. Normal toprak gibi değildir.

Özel ekipman kullanmak gerekir.

Ve atıkları doğal alana taşınmaması gerekir. Korunmalı alanlara koyması gerekir atıkları.

Bunlar hepsi para demektir.

400.000 kamyonu kim ödeyecek? Bu felakete sebep olan Çalık Holding ve Anagold mu?

Yoksa bunun parası da Türkiye halklarının cebinden mi çıkacak?

Peki 400.000 kamyonun benzin parasını kim ödeyecek?

Cevap belli:

Bunları da devlet gene ihale verip şirketlere yaptıracak. Bu maliyetlerde gene halkın cebinden çıkacak.

Buda ayrı bir vurgun.

Anagold Türkiye halklarının 24 milyar Dolar zenginliğini çaldığı yetmiyormuş gibi, birde yarattıkları enkazın maliyetini gene Türkiye halklarına ödetecekler.

Halk her hâlükârda zararlı çıkıyor.

İLİÇ’DEKİ KÖYLÜLER SUSTURULMUŞ.

Anagold şirketi İşçilerle bir “sus” sözleşmesi yapılması.

Köylüler yardıma gelmiyor, dayanışma görülmüyor. Aileler suskun bir şey söylemiyor.

Konuşmak isteyen köylülere ise jandarma İZİN VERMİYOR. İki tane telin arkasına hapsetmişler adeta.

Peki neden?

Çünkü 2016 yılında her köylü ile anlaşma yapılmış. 130 bin TL verilmiş.

Anlaşmada, konuştukları takdirdi yasal yaptırıma maruz kalacağını belirtiliyor.

Bölge halkından ömürleri boyunca Anagold’a dava açılmayacağı sözü alındı.

Erzincan spor futbol kulübüne 1 milyon, Erzincan üniversitesine 10 milyon bağışlandı.

Şu anda kanser hastalığı patladı.

İşçilerin konteynerleri, siyanürlü toprağın depolandığı alanın altına yerleştirildi.

Köylüler yıllarca “zehirleniyoruz, nefes alamadıklarından” şikayetçi.

Ama bunların hepsi vatan haini faşist AKP iktidarının umurunda değil.

Erdoğan çok konforlu bir şekilde 1000 odalı sarayında yaşıyor.

Oradaki siyanürün yeraltı sularına karışması, nehre ulaşması ya da yağan yağmurla toprak tarafından emilerek yeraltı sular kaynağı ile nehirlere ulaşması büyük bir çevre felaketini ve büyük bir sağlık riskini ortaya çıkartıyor.

Siyanür Fırat nehrine karışırsa, ki karışma riski var, büyük bir felaket olacak.

Depolama alanı dere yatağının tepesine kuruldu.

Yağmurla birlikte hem atmosfere hem de Fırat nehrine siyanür karışacak.

Bu yer yüzünde emperyalizm var oldukça, dünya halklarına rahat yoktur.

İster altın çıkartarak doğayı yok etsinler, ister Gazze’de olduğu gibi bombalarla, tanklarla, tüfeklerle.

Emperyalizm kar hırsıyla bütün gezegeni yok edecek.

Anagold İliç başta olmak üzere Türkiye ve dünyanın her yerinde (Arjantin’de olduğu gibi) faaliyetlerine derhal son vermeli.

Katlettikleri doğanın ve insanların hesaplarını vermeli.
Emperyalizm şirketleriyle, askeri üsleriyle Türkiye’yi derhal terk etmeli.

Yerli vatan hainleri, Erdoğan başta olmak üzere, halk mahkemesinde halka hesap vermeli.

Türkiye ve dünya halklarının tek kurtuluşu vardır:

İktidar derhal değişmeli.

Türkiye’ye halkın iktidarda olduğu, Demokratik Halk Cumhuriyeti gelmeli.

Anti-Emperyalist Cephe

Sosyal ağlarda paylaşın